“Koltan” Bu kelimeyi belki birçoğunuz ilk defa duydu ancak farkında olmadan her gün öncelikli kullanım yeri enerji depolayıcı veya kapasitör olarak telefondan bilgisayara kadar binlerce elektronik aletin yapısında bulunan tantalın tek kaynağı olan bu madenden yararlanıyoruz. Koltan ismi onu oluşturan iki elementten, kolumbit-tantalit(columbite-tantalite), gelmektedir. Ne yazık ki bu maden, başlıktan da anlayacağınız üzere, birçok Afrikalının özellikle de Kongolunun canını yakmakta ve kanını dökmektedir.

Bu madenin rezervlerinin %80’ine yakını Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nde bulunduğu düşünülmektedir. Ülkedeki koltan madenlerinin çoğu yasadışı ve kayıt dışı olduğu için kesin konuşmak imkansız. Sadece koltana değil altın ve elmas gibi birçok değerli madene sahip olan bu ülke, sahip olduğu madenlerin yıllardır sefasını sürmek yerine cefasını çekiyor.

Bölgedeki asıl kanlı sömürgecilik faaliyetleri ilk olarak 19. yüzyılda Belçika Kralı II.Leopold’un himaye etmesi ve ardından o yüzyılda milyonlarca yerlinin katledilmesiyle başlıyor. 1960’larda ise Kongolular bir bağımsızlık mücadelesi veriyorlar ancak ülke yerel güçler tarafından dağılmaktan son anda Joseph Mobutu sayesinde kurtuluyorlar. Kongoluların dertleri maalesef ki bitmiyor. Rejim Diktatör Mobutu rejimine dönüyor. Ülkenin adı bu dönemde Zaire oluyor. Bu süreçte madenler hala çıkarılıp batı dünyasının hizmetine sunulmaya devam ederken ülke içindeki farklı etnik gruplar birbirlerine düşüyor yani kan dökülmeye devam ediyorlar.

90’lara gelindiğinde Mobutu devrildi ancak oluşan otorite boşluğunu yeraltı ve diğer zenginliklerine aç gözlülükle bakan Ruandalı ve Ugandalı silahlı çeteler ülkedeki bazı bölgeleri işgal etmekle kalmaz köyleri basıp yağmalar hatta toplu tecavüzlere başlarlar. Tecavüze uğrayan kadınlar toplumdan dışlandıkları için yine kendilerine tecavüz eden çetelerin eline düşüp madenlere inerler. Ayrıca bu madenlerde çalışanların birçoğu çocuktur. Bu sırada Batılı şirketler Kongo Hükûmetini aradan çıkartarak silahlı çeteler ile masaya otururlar. Bu sayede çeteler zenginleşir ve silahlanmaya devam ederler. Günümüzde bu şirketlerden çoğu koltanı ve diğer madenleri başka kaynaklardan edindiklerini yani haklarında yapılan haberlerin aksini söylemektedirler.

Bütün bu olanlar sadece insanları etkilememiş, oradaki doğal hayatın da katledilmesine sebep olmuş. Rezervler üzerindeki ormanlar kesiliyor ve orada yaşayan dağ gorilleri de avlanıyor. Daha 10 sene önceye kadar sayısı 8-10 bin olan dağ gorillerinin sayısı şimdi ise 500’den az olduğu düşünülüyor.

Bugünlerde farkındalık birazcık da olsa artmış durumda ancak hala bu sömürge sisteminin önüne geçip Kongoluları kaostan kurtarmaya yeterli değildir. Herkes Mars’a gönderilen arabalardan ve diğer tüm teknolojilerden konuşurken, neredeyse kimse o araçtaki ve diğer teknolojik aletlerdeki bu değerli madenin kaynaklarının çıktığı Kongo’nun ve tüm Afrika’nın çığlıklarını duymuyor. Madenler kıtası, taşı toprağı altı Afrika gün be gün politik istikrarsızlık sonrası çıkan isyanlar, çete savaşları ve korsanların pençesinde yeniden şekilleniyor. Bu gidişata bir dur demek ise ne yazık ki yalnızca yardım kuruluşları tarafından destekle değil, yerli halk tarafından kurulacak bir düzenle ancak mümkün olabilecektir. Bunun içinse sırtlarındaki sırma kırbacın yok olması gerekir.

 

Kaynaklar:

http://www.asirigurultulu.com/eskiz/koltan-nedir/

https://i2.wp.com/www.asirigurultulu.com/wp-content/uploads/2017/04/Koltan-ve-Cep-Telefonu.jpg

http://www.netgazetesi.net/koltan-madeninin-demokratik-kongoya-verdi%C4%9Fi-hasar.html

http://www.pressmedya.com/resim/250×190/2012/11/16/democratic-republic-of-congo1.jpg

https://i2.wp.com/www.asirigurultulu.com/wp-content/uploads/2017/04/Kongo-%C4%B0%C3%A7-sava%C5%9F-ve-Koltan.jpg

https://i0.wp.com/www.asirigurultulu.com/wp-content/uploads/2017/04/Koltan-Madeni.jpg

https://www.evrensel.net/upload/dosya/cache/730×487/58600.jpghttps://www.topragizbiz.com/resim/images/ferrocolum.jpg

https://pbs.twimg.com/media/C6EBWZmWUAAwgIE.jpg:large

Leave a Reply