“Aman Canım Vuruyorsun Gidiyor İşte” Denilen Spor: Masa Tenisi

Hani teneffüse çıkmışsınızdır ve teneffüsün zevki arkadaşlarla toplu bir aktivite yaparak çıktığı için farklı farklı oyunlar oynarsınız ya. Masa tenisi de ulaşılması kolay olmasından ve hava şartlarına bağlı olmadan oynanması sebebiyle çoğu zaman tercihiniz olmuştur. Sınıftaki bu yerinde duramayan ekibin masa tenisini teneffüsü değerlendirme aracı olarak seçtikleri zamanlarda, masa tenisi masasına heyecanla koşarak sıraya dizilerek ‘krallık’ oynarsınız. Öyle zevklidir ki o anlar, kısacık süre içerisinde dahi o kadar kişi  eğlenirsiniz. İşte masa tenisi orada oynadığınızdan çok daha kapsamlı bir oyundur, sizin bu ufak çaplı aktiviteleriniz de sadece masa tenisine başlangıç sayılabilir.  Masa tenisinin bu kadar sığ bir biçimde oynanması bile çok zevkli geliyor olsa da, çoğusu için orada kalmış olan, geliştirmeye fırsatı olmadığı ve gerçekten bu oyunun nasıl oynandığına dair bir fikri olmadığı bu spor dalı hiç de göründüğü kadar basit bir spor değildir. Burada rahatsız edici bir şey var ki birçok kişi cidden spor seçiyor ve bazı sporları küçümseme veya laf atma hakkını kendilerinde buluyorlar. Masa tenisi özelinde ise birçok kişi masa tenisi hakkında uzman rolüne bürünüp yorum yapmaktan geri kalmıyor ve bu tarz ön yargılı yaklaşımlar da bu spora olan ilginin aşağılara çekilmesine ve sporun gereken saygıyı görmemesine yol açıyor. Ben de bir nevi masa tenisine bu şekilde yaklaşanlara cevap niteliğinde olarak ve biraz da bu oyunun bana kattıklarını da harmanlayarak birkaç yazılık bir seri ile masa tenisini 13 yıllık deneyimime dayanarak kendi görebildiğim kadarıyla anlatmaya çalışacağım ve bu sırada beraber öğrenmeye çalışacağız.

Özellikle Çin’de çok sayıda sporcu yetiştirilmektedir.

Oyunda kullanılan 3 gram plastik -yakın zamana kadar seluloid kullanılıyordu- bileşenlerinden üretilen topun alabileceği falsoların haddi hesabı yok. Öyle ki bunu profesyonel oyuncuların büyük şampiyonalarda nasıl oynadıklarına bakarak anlayabiliriz. Top öyle hızlı gidip gelir, o kadar çabuk yön değiştirir ki fark edemeyiz bile ancak ağır çekimde gösterildiğinde topun şekilden şekle girmelerini görebiliriz. Bakkaldan aldığımız plastik futbol topunun falsolarının ne kadar şaşırtıcı olabildiğini düşününce masa tenisinin ne kadar zorlukta oynanabileceğine dair bir ipucu elde edebiliriz.

Masa tenisi üst seviyelere çıktıkça bambaşka bir hal alıyor ve oyun kontrolü de zorlaşıyor. Dolayısıyla çok büyük bir profesyonellik istemektedir masa tenisi. İşte bu noktada, oyuncuların oyunun akışında toplara saliseler içerisinde refleks göstermeleri gerekiyor, topun rakibin raketine değme anı, daha sonrasında rakip topun neresine, nasıl vurdu, topu nereye yönlendirdi, ne hızla vurdu, ne kadar kuvvetli vurdu, vs. bir sürü bilgiyi çok kısa bir sürede algılamak gerekiyor. Peki, oyuncular bunu idare etmeyi nasıl beceriyor, bir sürü bileşeni nasıl takip edebiliyorlar, nasıl oyunu yönlendirebiliyorlar? Profesyonel oyuncular deyim yerindeyse ellerinde raketleri yapışık yaşıyorlar. Sürekli olarak çalışmalar yapıyorlar. Çalışmalar refleksleri güçlendirmeye, hareketleri düzgün ve istikrarlı bir şekilde yapabilmeye yönelik oluyor. Birçok hareketi çokça tekrar ediyorlar, çeşitli oyunlara çalışıp bunları rakiplerine karşı kullanıyorlar, çeşitli oyun tarzlarına karşı nasıl oynanması gerekiyorsa bunlar üzerinde yoğunlaşıp çeşitli kombinler üzerine çalışıyorlar. Tabii ki bu çalışmalar el ve bilekle sınırlı değil, vücudun her kısmını içeriyor.

Sadece elle oynanan bir oyun değildir masa tenisi hatta profesyonele doğru gittikçe ayaklar, belki de ellerden daha çok önem kazanıyor bile denebilir. Ayrıca ön kol, bilek, bacak ve bel kısımlarının çabuk refleks verebilmeleri gerekir çünkü topa vurduğumuz zaman bir sonraki topu beklemek, tekrar temel pozisyonu koruyabilmek çok önemlidir. Yoksa vuruşlarınız düzenden uzak bir hal alır, çok basit sayı kaybedersiniz. 40-50 vuruşa kadar uzanabilen sayılar ve çekişmeli geçen, karar setine giden maçları da düşünürsek masa tenisi oyuncuları bunlara göre kondisyon çalışmaları da yaparlar. Orta seviye bir masa tenisçi haftada en az 3-4 gün normal masa tenisi antrenmanı yapıp yine 1-2 gün de fiziksel çalışmalar yapmaktadır ve birçok branştan daha ağır bir spor hayatına sahiptir. Aksi takdirde oyun içerisinde hareket edemezler, bacakları çalışmaz, refleks gösteremezler.

Bu yazımda masa tenisinin profesyonel seviyede oynanmasının neleri gerektirdiğine ve bu seviyede nelere dikkat edildiğine değinerek masa tenisine dair bazı ön yargıların yanlış olduğunu ve masa tenisinin çok efor isteyen bir branş olduğuna değinmiş oldum. Serinin sonraki yazılarında da sizlere farklı yönleriyle masa tenisini anlatmaya devam edeceğim. Bu konuda daha detaylı bilgi edinmek isterseniz de ITTF’nin (Uluslararası Masa Tenisi Federasyonu) sitesi bakmanız gereken ilk kaynaklardandır, kurallar orada düzenlenmiştir.