Küçük kız, “Köpek balıkları insan olsaydı küçük balıklara daha iyi davranırlar mıydı?’’diye sordu. Adam,’’Evet’’ dedi. “Köpek balıkları insan olsaydı, denizin dibinde küçük balıklar için sağlam sandıklar yaptırır; sandıkların içine her çeşit yiyecek koyarlardı.
Küçük balıkların üzülmemesi için ara sıra büyük su eğlenceleri düzenlerlerdi çünkü neşeli balıkların eti, üzüntülü balıkların etine göre daha tatlı olur. Büyük sandıkların içinde okullar da bulunurdu elbet. Küçük balıklar, bu okullarda, köpek balıklarının boğazından nasıl geçileceğini öğrenirlerdi.
Küçük balıklar bütün alçakça, materyalist, egoist ve Marksist eğilimlerden sakınılır, aralarından birisi böyle eğilimlere kapılırsa onun köpek balıklarına derhal ihbar edilmesi gerekirdi.
Köpek balıkları insan olsaydı, yabancıların balık sandıklarını ve yabancı balıkları fethetmek için onlar arasında savaşlar olurdu elbet. Bu savaşları da herkesin kendi küçük balığı yapardı. Savaşta düşman tarafından olan ve başka dilde susan birkaç küçük balık öldüren her küçük balığa, deniz yosunundan küçük bir nişan takılır; kahraman ünvanı verilirdi.
Köpek balıkları insan olsaydı, onların dini de olurdu. Bu din, köpek balıklarının karnında gerçek hayata kavuşacaklarını, küçük balıklara öğretirdi.
Küçük balıkların bazılarına yüksek memuriyetler verilir ve bunlar öteki küçük balıkların üsleri olurdu çünkü böylece daha iri lokmalar bulabilirlerdi. Biraz büyükçe olan, bazı makamlar elde eden küçük balıklar, ötekiler arasında düzeni sağlar; öğretmen, subay, sandık yapım mühendisi vb. olurlardı. Kısacası köpek balıkları insan olsaydı, denizin içinde bir kültür meydana gelirdi…”
Ankaralılar Genco Erkal’ın sesinden dinlediler bu hikayeyi hafta sonu. Pazar akşamı “Ben Bertol Brecht” oyunuyla ODTÜ KKM’de sahnedeydi yılların sanatçısı, tiyatro duayeni Genco Erkal ve izleyenlere unutamayacakları, uzun süre akıllarında yer edecek bir performans sergiledi.
Alman düşünür, şair, oyun yazarı Bertol Brecht’in metin ve şiirlerinden, Gence Erkal tarafından derlenen kabarede, Genco Erkal’a başarılı oyuncu Tülay Günal eşlik ediyor. Tülay Günal’ın harika performansı ile daha da zenginleşen kabarede, Marksist bir bakış açısı ile ahlak; aşk, savaş, sermaye, düzen ve denge kavramları üzerinde durulup; bu kavramlar yeri geldiğinde sokak diliyle, yeri geldiğinde imalı bir yüceltmeyle seyircinin eleştirisine sunuluyor. Kavramlar arasında yapılan yumuşak geçişler ise seyirciyi kabarenin bir parçası haline getirmeyi başarıyor.
Derin bir ideolojiyi bu kadar samimi, keyif verici ve düşündürücü bir şekilde vermesi, kabarenin başarısının arkasında ki sır olmalı.
“Ben Bertol Brecht” sezon boyunca farklı illerde, farklı tarihlerde oynanmaya devam edecek. Ankara’da tekrar sahnelenecek oyunun henüz sahne tarihi belli değil.
Benden size tavsiye oyun takvimini iyi takip edin ve biletinizi erken alın; bu kabareyi kaçırmak istemezsiniz.