Hani günümüz Türk sporunda artık oturmuş bir kalıp var; “3 Temmuz’dan beri yaşanan süreçte…” diye, işte Lance Armstrong için de bisiklet dünyasında “24 Ağustos’tan beri yaşanan süreçte…” diye bir kalıp kullanılabilir. Çünkü o günün akşamında Amerika Birleşik Devletleri Anti-Doping Ajansı (USADA) Lance Armstrong’un doping yaptığını resmen açıkladı ve Armstrong’un 7 Fransa Bisiklet Turu zaferini elinden alıp bisikletten ömür boyu men cezası verdi. İşte o 24 Ağustos, fırtına öncesi sessizliğin bitişiydi. Şimdi demeç verme savaşları başlıyordu.
Bu savaşta iki cephe vardı: İlki, Lance Armstrong’un kuralları çiğnediğini iddia eden Amerika Birleşik Devletleri Anti-Doping Ajansı (USADA) ve ona destek veren Dünya Anti Doping Ajansı (WADA) cephesi; ikincisi de Lance Armstrong cephesinin geçerli tek merci saydığı Uluslararası Bisiklet Birliği (UCI) ve ona destek veren Amerika Bisiklet Federasyonu (USA Cycling) cephesi. Yazı dizisinin bu bölümünde adım adım bu savaşı takip edeceğiz.
24 Ağustos 2012
Kariyeri boyunca doping iddialarına sert bir şekilde karşı çıkan Lance Armstrong, son zamanlarda giderek artan suçlamalardan yorulduğunu açıklamış, 2009’da kariyerini ikinci kez noktalamıştı. 24 Ağustos 2012 sabahı Armstrong artık doping suçlamalarıyla mücadele etmeyeceğini açıkladı. Hakkındaki soruşturmayı hakem heyetine götürme seçeneği bulunan Armstrong’un avukatları Robert Luskin ve Tim Herman, soruşturma sürecinde USADA’nın Lance’e karşı olan adaletsiz tutumundan söz etti. Ceza verme konusunda tek yetkilinin Uluslararası Bisiklet Birliği (UCI) olduğuna dikat çeken Armstrong, mücadeleyi bıraktığını şöyle dile getirdi: “Herkesin hayatında böyle bir an vardır. Benim için artık yeter 1999’dan beri kazandığım yedi zaferimi hile ve haksız yollarla elde ettiğim iddia ediliyor. Ben artık bununla uğraşmak istemiyorum.”
Aynı günün akşamı USADA, Lance Armstrong’un doping yaptığını resmen açıkladı. 7 kez kazandığı Fransa Bisiklet Turu zaferi elinden alındığı gibi bisikletten ömür boyu men edilen Armstrong’un 1 Ağustos 1998’den itibaren katıldığı tüm yarışlar geçersiz sayılıyordu. USADA’nın bu hükme varması için kural ihlâli gerekiyordu ve Armstrong’un çiğnediği anti-doping kuralları şöyleydi:
– EPO, kan transfüzyonu, testesteron, kortikosteroid ve bunların testlerde görünmesini önleyici maddeler kullanmak ve/veya kullanmaya teşebbüs etmek.
– Elinde yasak transfüzyonlar, bunlara ait taşıma aletlerini ve diğer transfüzyon cihazları (iğne, kan torbaları, kan ölçüm cihazları vb.) ile testesteron, kortkikosteroidler ve bunların testlerde görünmesini önleyici maddeler bulundurmak.
– EPO, kan transfüzyonu, testesteron, kortikosteroid ve yukardaki maddelerde belirtilen cihazların ticareti/yayılması.
– Başkalarına EPO, testesteron ve kortizon sağlamak ve/veya sağlamaya teşebbüs etmek.
– Bir veya birden fazla anti-doping kuralını ihlâl ve/veya ihlâle destek, teşvi, yardım, yardakçılık, örtbas ile teşebbüs etmek.
Bu kararlar sonrası Armstrong sponsorlarını da kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya kaldı. 1999’dan beri Lance’e destek veren Trek, hemen karar vermeyip durumu analiz edeceklerini açıklayarak temkinli adım atacaklarını belli etmişti. Amerikalı bisikletçiye asıl destek kişisel sponsoru Nike’tan geldi: “Lance suçsuzluğunu tereddütsüz şekilde beyan etti. Nike’da Lance Armstrong’a ve Livestrong Vakfı’na desteğine devam edecek.”
21 Eylül 2012
Lance Armstrong aktif spor yaşantısı boyunca hiçbir doping testi pozitif çıkmamış bir sporcuydu fakat Amerikalı bisikletçinin doping testi pozitif sonucunu gizlediği iddia edildi. Bu iddia UCI başkanı Pat McQuaid tarafından kesin bir dille yalanlandı. McQuaid ayrıca USADA tarafından UCI’ya gönderilen raporda Armstrong’un ömür boyu bisikletten men edilmesini ve zaferlerinin geri alınmasını gerektirecek herhangi bir kanıt olmadığını da belirtti. Eğer daha detaylı açıklanacak raporda bu cezaları gerektirecek bulgulara rastlanırsa o zaman Lance’e uygun yaptırımların uygulanacağını ve USADA’nın kararının temyize götürülmeyeceğini söyledi.
10 Ekim 2012
Başta UCI olmak üzere tüm spor camiasının merakla beklediği gerekçeli karar USADA tarafından 10 Ekim’de açıklandı. 11’i Lance Armstrong’un eski takım arkadaşı olmak üzere 15’i bisikletçi, toplam 26 kişinin tanıklığına başvurulan rapor yaklaşık 200 sayfadan oluşuyor.
Gerekçeli kararda* Armstrong’un 2004’ten sonra ilişkisini kestiğini söylediği Dr. Michele Ferrari’ye iki yıl daha toplamda 210.000$ ödeme yaptığı belirtildi. Doping planının akıl hocası olduğu ileri sürülen İtalyan doktor da, Lance gibi USADA tarafından ömür boyu men cezası aldı.
Ayrıca USADA Yönetim Kurulu Başkanı Travis Tygart, yaptığı açıklamada: “Kanıtlar, US Postal Service Pro Cycling takımının, herhangi bir şüpheye yer bırakmayacak şekilde spor tarihinin ‘en sofistike, en profesyonel ve en başarılı’ doping programını uyguladığını göstermektedir.” diyerek son darbeyi vurdu.
Gerekçeli kararın girişinde, daha önce artık mücadele etmeyeceğini söyleyen Lance Armstrong’un bu tutumunun kararı kabullendiği yönündeki kanaati teyit ettiği vurgulandı. Amerikalı bisikletçinin avukatı Tim Herman ise raporu “Tek taraflı, ağır ve haksız” olarak değerlendirdi.
22 Ekim 2012
Ve her şeyin resmileştiği tarih… UCI, USADA’nın Lance Armstrong ile ilgili kendisine gönderdği dosyayı inceleyip nihai karara vardı ve
USADA’nın verdği kararı onaylayarak, cezayı resmileştirdi. Başkan Pat McQuaid yaptığı açıklamada: “Lance Armstrong’un bisiklette yeri yok. Bisiklet sporu ilk defa zorlu yollardan geçmiyor, yeniden başlayabiliriz.”diyerek artık her şeyin bittiğini ilan etti. Amerikalı bisiklet efsanesi Lance Armstrong doping kullanmış, kazandığı 7 Fransa Bisiklet Turu zaferi elinden alınmış ve ömür boyu bisikletten men cezası almıştı.
Pat McQuaid en can yakıcı cümlesini ise sona saklamıştı: “Lacne Armstrong unutulmayı hak ediyor.”
* Gerekçeli kararın çok uzun olması sebebiyle sadece önemli noktalara değinebildik. Kararın tamamı için: http://d3epuodzu3wuis.cloudfront.net/ReasonedDecision.pdf
kaynak: www.uci.ch, www.europsort.com, www.cyclingtr.com, www.mtbtr.com, www.cyclingweekly.co.uk, www.usantidoping.org