öğretmenBaşlık biraz ilginç. Ancak yandaki resmi incelediğiniz de anlayacaksınız. Şanlıurfa’nın Harran ilçesindeki okullarda sınıf öğretmeni açığı bulunmaktadır. Milli Eğitim Bakanlığı da gerekli atamaları yapar. Yapar yapmasına da ortada bir sorun vardır. Atananlardan hiç biri sınıf öğretmenliği mezunu değildir. İşletme, iktisat, kamu yönetimi, sosyoloji, inşaat, tarih, pazarlama, büro yönetimi, ilahiyat gibi bölümlerin mezunları atanmış. Ancak en ilginçleri seracılık, tarım alet ve makineleri, pamuk tekstilciliği, tarımsal laboratuvar, tarla bitkileri, ziraat mühendisliği ve hayvan yetiştiriciliği bölümlerinden mezun olanların da sınıf öğretmeni olarak atanması. Evet başlığın nereden geldiğini anlamışsınızdır.

1-) Tarla bitkileri veya hayvan yetiştiriciliği bölümlerinden mezun biri nasıl sınıf öğretmenliği yapar?

 

 

2-) Eğitimde temel çok önemlidir. Sınıf öğretmeni hayvan yetiştiriciliği üzerine eğitim almış biri öğrenci nasıl bir temel alır?

3-) Liselere girebilmek için öğrenciler SBS’ye girmektedir. Şanlıurfa, Diyarbakır, Kars, Hakkari, Van, Bitlis, Şırnak, Ağrı, Mardin ve Muş ile birlikte il başarı sıralamasında Türkiye’de son 10’da. Acaba Tarla bitkileri üzerine eğitim almış öğretmenin kalifiyesizliğinden olabilir mi?

4-) Öğretmen dediğin çocuğun psikolojisinden anlamalı. Evet, hayvan yetiştiriciliği okuyan insan belki hayvanlardan anlar. Peki insan psikolojisinden? Yoksa onlara da hayvan gibi mi muamele mi eder?

5-) Geçenlerde STV bile isyankar bir haber verdi. Bir ilde bir sınıfta 133 öğrenci vardı. Her sıraya 5 kişi oturuyorlardı. Hangi il mi? Evet, yine Şanlıurfa. Şanlıurfa İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün kendi sitesi Şanlıurfa’da sınıf başına 48 öğrenci düştüğünü yazıyor. Harran’da bu sayı 56. Bir sınıfta 56 öğrenci. Başlarında da bir hayvan yetiştiricisi. Hayır, bir film değil bu.

6-) Atamaların karşısında neden olarak “ihtiyaç” yazıyor. Yani ihtiyaçtan atanmış bu insanlar. İyi de bunca sınıf öğretmenliği mezunu yıllardır atama istiyoruz diye bağırırken neden bu farklı bölüm mezunları atanıyor? Onların oyunu “kendine sakla” denmeyecek kadar özel kılan ne?

7-) Bu ülkede sınıf öğretmeni olmanın ön şartı neden sınıf öğretmenliği mezunu olmak değil?

8-) Sen öğrencilerin eline tablet vererek eğitim kalitesinin artırıldığını mı sanıyorsun? Bunlar tamamen gösteriş. O tabletler ne o öğretmeni kaliteli yapar ne de öğrenciye sağlam bir alt yapı verir.

9-) Tarla bitkileri mezunu bir “öğretmenin”  bitki gibi sorgulamayan öğrenciler yetiştirmesi şaşırtıcı mıdır?

10-) Öğretmenler için zamanında “Bunlar çalışmıyorlar bile” diyen bir Milli Eğitim Bakanımız var. Acaba bu atamalarla öğretmenlik basit iş, hayvan yetiştiricisi bile yapar yaa mesajı mı verilmiş oluyor?

Görüyorsunuz ki tarla bitkileri ve hayvan yetiştiricisi öğretmenler o kadar ironik ki diğer bölüm mezunu öğretmenlere değinemedik bile. Bu atamaların kaç atama döneminde yapıldığı bilinmiyor ancak AKP Dönemi’nde olduklarını iktidara yakın Mehmet Baransu bile söylüyor. Eğitim sisteminde AKP de başarısız oldu. Yerli yerine oturan bir sistem mevcut değil. Bu sistemin yarın değişmeyeceğinin garantisi yok. Bir sınıfta 56 öğrenci, hayvan yetiştiricisi bir öğretmen ve herkesin elinde bir tablet. Çizgi film olabilirdi, ne yazık ki Türkiye’de gerçek oldu..

Leave a Reply