Merhabalar. Öncelikle bize biraz kendinizden bahseder misiniz?
Merhabalar, ben Yiğit Çok. Bilkent Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü, 4. sınıf öğrencisiyim. Şu anda maalesef son dönemime girmiş bulunuyorum. TED Ankara Koleji Lisesi’nden mezunum.
Değişim Programı ile hangi ülkeye gittiniz? Bu ülkeyi tercih etmenizin özel bir sebebi var mıydı?
Geçen sene, Değişim Programı ile Danimarka’ya gittim. Hem Danimarka’nın ikinci büyük şehri olan hem de bir öğrenci kenti olarak nitelendirilen Aarhus şehrinde bulundum. Danimarka’yı tercih etmemin bir sebebi yoktu. İşin doğrusu, neresi olursa olsun gideyim yeter mantığıyla yola çıktım. Başka bir yer olsaydı yine memnun kalırdım sanırım. İlk başta Finlandiya çıktı. Hava koşulları nedeniyle inebileceğim kadar güneye inmek istedim. Kısmet az inmekmiş
Seçtiğiniz bu ülkenin beklentilerinizi karşıladığını söyleyebilir miyiz?
Danimarka kesinlikle bütün beklentilerimi fazlasıyla karşıladı. Hem akademik, hem sosyal, hem bireysel yaşam, hem de coğrafi açıdan kesinlikle çok çok iyi bir yere gitmişim. Şansım varmış, gidilebilecek en iyi yerlerden birisi Danimarka.
Gittiğiniz ülkede herhangi bir uyum sorunu yaşadınız mı?
Bir yere kolay uyum sağlayıp sağlayamamanın, bulunduğunuz yerle pek ilgisi olduğunu düşünmüyorum. Uyum konusu daha çok sizin karakteriniz, kişisel özellikleriniz ve daha önce yurt dışında bulunup bulunmamanıza göre değişkenlik gösterebiliyor. Sorunuza cevap olarak ise, hem geçmişteki yurt dışı deneyimlerim nedeniyle, hem de Danimarka’nın bana sunduğu bireysel ve kaliteli yaşam ile hiçbir uyum sorunu yaşamadığımı söyleyebilirim. Aynı şekilde, Türkiye’ye geri dönüşümde de buraya tekrar bir adaptasyon sorunum olmadı. Dediğim gibi, uyum konusu biraz kendinizi içinde bulunduğunuz koşula adapte edebilmekle ilgili bir konu esasında.
Program süresince ne gibi zorluklarla karşılaştınız?
Program süresince, sorun olarak nitelendirebileceğim hiçbir zorlukla karşılaştığımı söyleyemem. Ailesiyle yaşayan bir erkek olarak, kendi başımın çaresine bakabilmeyi öğrenmem biraz zaman aldı. Örneğin, yemek ve temizlik konularında başta zorluk çektim. Bunun da programa değil, daha önce bireysel yaşamla ilgili bir deneyimimin olmamasına bağlıyorum.
Bu süreç içinde yaşadığınız en ilginç anı neydi?
Anlatmaya başlasam saatler sürer aslında. O kadar çok eğlenceli ve ilginç anım oldu ki. İlginç olanlardan bir tanesini seçmem gerekirse, yüksek fiyatlarından dolayı her öğrencinin yaptığı gibi para vermeyerek kaçak bindiğim bir gece otobüsü seferinde, yılda 1-2 defa yapılan bilet kontrolünün bana denk geldiği günü seçebilirim. Görevli kişi tam bana ceza kesecekken, kimliğimi görüp “Siz Türk müsünüz?” dedi ve bana ceza kesmedi. Türkler gerçekten her yerde.
Gittiğiniz ülkedeki eğitimi Türkiye’deki eğitim ile karşılaştıracak olursanız, neler söyleyebilirsiniz?
Danimarka’daki eğitim, Türkiye’yedeki eğitime göre çok farklı. Liseden bahsedersek, lise son sınıftaki bir öğrencinin kesinlikle bir sınav kaygısı yok. Devlet, isteyen her öğrencinin iyi bir eğitim almasını sağlıyor ve onu herhangi bir sınava tabii tutmuyor. Üniversite eğitiminde ise, kesinlikle ezberci bir eğitim sistemi benimsenmemiş. Dersler daha çok seminer veya münazara havasında geçiyor. Akademisyenler, öğrencilerin derse hazır geldiklerini var sayıyor ve her öğrenci günün konusu hakkında düşüncelerini paylaşıyor. Ezberci sistem yerine bolca tartışma ve fikir alışverişi mevcut. Aynı zamanda final sınavı yok, onun yerine dönem sonlarında bir konudan uzunca bir kompozisyon yazıp geçiyorsunuz derslerden. Türkiye’ye nazaran bir öğrenci için hem geçmesi hem de yüksek not alması çok daha kolay olduğu halde, oradaki dersleri zevkle takip etmek istiyorsunuz; çünkü herkes herkese bir şeyler katıyor. Bu süreçte kendinizi istemeden de olsa, bir şeyi araştırırken ve öğrenirken buluyorsunuz. Maalesef Türkiye’deki sistem sadece sınavları geçmeye endekslenmiş durumda.
Yaşadığınız bu tecrübe hayatınıza ne kattı?
Bu tecrübe hayatımı her anlamda değiştirdi ve geliştirdi. Hayat görüşüm, beklentilerim büyük oranda değişti. Bireysel anlamda kendi başıma yaşamayı ve kendi kendimin patronu olmayı öğrendim. Evlensem bir ev geçindirebilecek her türlü beceriye sahip olduğuma inanıyorum artık. Akademik olarak, dilim çok gelişti ve farklı sistemde bir eğitim almış olmanın keyfi içerisindeyim. En önemli tecrübe ise sosyal hayatımda oldu. Dünyanın her yerinden arkadaş edindim. Her ülkenin yemeklerinin tadına baktım, insanlarının eğlenme şeklini gördüm. Ortaklık kurdum, hiç unutulmayacak dostluklar edindim. Bugün kendimi hem Danimarkalı, hem İtalyan, hem Koreli, hem İspanyol, hem Hollandalı, hem Brezilyalı, hem Alman, hem Amerikalı hem de Japon hissedebiliyorum. Dünyanın birçok yerinde bir evimin olduğunu bilmek öyle güzel bir duygu ki. Beş aylık bir sürede tam on bir ülke gezmek de bana dünyayı tanımak açısından çok şey kattı.
Eğer tekrar bu programa katılacak olsaydınız, yine aynı ülkeyi tercih eder miydiniz?
Birçok açıdan baktığımda Danimarka’yı seçmemek için hiçbir sebebim yok. Refah düzeyi çok yüksek olan bu ülkede, sokaklarda tek bir çöp bulamazsınız. Danimarkalılar çok eğitimli ve kibarlar. Aynı zamanda insanlar bireysel yaşama çok büyük bir saygı gösteriyor. Bütün bu sağlıklı ve bireysel hayatın yanı sıra, öğrencilere ve gençlere sunduğu imkânlarla inanılmaz kaynaşma ve eğlenme olanağı sunuyor Danimarka. Bu nedenlerden ötürü, tekrar böyle bir şansım olsa tekrar Danimarka’ya veya sadece diğer İskandinav ülkelerinden birine gitmek isterdim.
Son olarak, gittiğiniz ülkeyi tercih etmeyi düşünenlere ne gibi tavsiyelerde bulunabilirsiniz?
Doğrusunu söylemek gerekirse, Danimarka gerçekten pahalı bir ülke. Bu yüzden gidecek arkadaşlarımızın kesinlikle hibe alıyor olmalarını öneririm. Olmuyorsa da ailelerinden yeterince destek almalılar. Bireysel yaşama hazırlıklı olsunlar. Kalacakları evler ve yurtlar hep tek kişilik olacak. Aynı zamanda bolca eğlenceye de hazır olsun arkadaşlarımız. Kendilerini uluslararası bir ortam bekliyor. Özellikle balık ve bira sevenler için adeta bir cennet Danimarka. Kış dönemi gidecek arkadaşlarımız iyi giyinmeli; çünkü haziran ayında bile yorgan örttüğümü hatırlıyorum ben. Danimarka çok stratejik bir nokta; çünkü hem bir Avrupa hem de bir İskandinavya ülkesi. Bu özelliğinden ötürü, etraftaki ülkelerin de rahatlıkla seyahat edebileceği bir yer. Tren veya uçak biletleri hep ceplerinde olsun. Hepsinin kaliteli bir eğitim alacaklarından ve inanılmaz eğleneceklerinden eminim. Kesinlikle öneriyorum. Öncelikle Erasmus Programı’na, daha sonra da Danimarka’ya kesinlikle başvursunlar derim.