Tarihsel anın belirleyicilerinden biri olan, ülke ve dünya gündemine dair söyleyecek çok şeyi olanların, yani yurtsever, devrimci gençlerin bir araya gelerek kurmuş oldukları bir örgüttür Fikir Kulüpleri Federasyonu.
FKF’nin kuruluşu ve süreç içerisindeki faaliyetlerini anlamlandırmak, kuruluştan önce atılmış adımların da incelenmesiyle mümkündür. Bu anlamda Forum ve Dönüşüm dergilerinin, kuruluş sürecindeki yeri büyüktür. Forum Dergisi, Ankara Siyasal Bilgiler Fakültesi-Fikir Kulübü etrafındaki bir toplamın, Demokrat Parti iktidarına karşı çıkarmış olduğu bir dergidir. 1954-1970 yılları arasında yayın hayatını sürdüren dergi, ülke problemlerine objektif yaklaşmayı savunmuş, ideolojik bir çizgiden kendini uzak tutmuş, bu yüzden devrimci bir nitelik kazanamamıştır. 1960’lı yılların başında ise, dünya halklarının emperyalizme karşı verdiği mücadele ve 1961 yılında Türkiye İşçi Partisi’nin kurulması, derginin çizgisinin demokratlıktan sosyalist devrimciliğe geçmesinde büyük etkendir. Derginin sosyalist bir çizgide yayın hayatını sürdürmesinin yolunu açanlar, 22 Nisan 1965’te yeni bir dergi çıkarmaya başlamışlardır. Dönüşüm adını alan derginin yayın hayatı iki ayla sınırlı kalmış olsa da FKF’yi kuracak kulüplerin, ortak hareket etmelerinin önünü açmıştır. Forum ve Dönüşüm dergi deneyimlerinden sonra 12 Kasım 1965’te, SBF kantininde 11 üniversiteden 126 delegenin katılımıyla FKF’nin kurulması kararlaştırılmıştır. 1967 yılında ilk Genel Kurulunu toplayan FKF, İkinci Genel Kuruluna doğru; TİP’in Doğu mitinglerine destek vermiş, özel okulların devletleştirilmesi adına mitingler düzenlemiş, mücadele alanını sokaklara taşımaya başlamıştır. İkinci Genel Kurul’da ise, Türkiye solunun mücadele pratiklerini belirleyecek olan yeni bir tartışma doğmuştur. Doğrudan sosyalist devrimi savunan SD (Sosyalist Devrimciler) kanadıyla, sosyalist devrimden önce demokratikleşmenin gerekli olduğuna inanan MDD(Milli Demokratik Devrimciler) kanadı arasındaki çekişme FKF’nin işleyişini olumsuz yönde etkilemeye başlamıştır. İkinci Genel Kurul sonunda TİP’li Doğu Perinçek genel başkan seçilmiş, fakat kısa bir süre sonra Perinçek’in MDD saflarına geçmesi, SD-MDD gerilimini daha da tırmandırmış ve FKF’nin çözülüşünün adımlarından biri olmuştur. Tarihin sayfaları 1968’i gösterdiğinde ise üniversitede eğitim reformu için başlayan işgaller ve boykotlar FKF’nin belirleyiciliği altına girmiş ve mücadelenin örgütleyicisi anlamında FKF önem kazanmıştır. Üniversitelerdeki mücadeleyi birleştiren ve merkezileştiren FKF sayesinde eğitim sorunu, TİP tarafından çözüm istemiyle meclise taşınmıştır. Üniversitelerdeki boykotlar henüz bitmeden, 6. Filo protestoları ve Kanlı Pazar olarak bilinen 30.000 kişinin Amerikan emperyalizmine karşı yürümesinin örgütleyiciliğini de FKF yapmıştır. Yurtsever devrimci birikimin taşıyıcılığını yapan FKF ne yazık ki tamamen MDD’cilerin kontrolü altına girmiş, TİP’li ve aşamacı devrimi savunmayan öğrenciler örgütten uzaklaştırılmıştır. MDD’ciler tarafından tasfiye edilen FKF’nin yerine DEV-GENÇ kurulmuştur. Dört yıl gibi kısa bir sürede, dönemin öğrencilik hareketlerine rehberlik etmiş bir toplamın bugün için taşıdığı anlam, yeni bir mücadele alanı açtığı için büyüktür. Aradan geçen 48 yıldan sonra, aynı ideallerle yola çıkan gençler, 15 Mart 2013 tarihinde Üniversite Kongresi’nin çağrıcılığını yapmış, 200’e yakın üniversite öğrenci topluluğu ve 500’ü aşkın delege kongrede yerini almıştır. Kongre’nin oybirliği ile aldığı kararla Fikir Kulüpleri Federasyonu’nun kurulma kararı alınmıştır. Pek çok akademisyen ve gazetecinin destek verdiği oluşumda öğrencilerin tartıştığı konular Ülke ve Üniversiteler başlıkları altında yer almıştır. Ülke başlığı altında Bağımsızlık, Aydınlanma ve yeni Anayasa Çalışmaları; Üniversiteler başlığında ise YÖK, Üniversitelerde Bilim ve Sanat tartışılmış ve sonucunda üniversitelerdeki kulüplerin ortak üretim yapmaları kararı alınmıştır. 6 Mayıs 2013 günü, üç fidanın idam edilişlerinin 41.yılında kurulacak olan Fikir Kulüpleri Federasyonu, gelecek güzel günlerin taşıyıcılığını yapacaktır.