“İyi bir puro bir kadına benzer. Doğru şekilde belli aralıklarla “İlgi göstermezsen” söner ve senden gider.”
Cahit Sıtkı Tarancı
Bir ucu ateş ile yakılarak diğer ucundan çıkan dumanın içen kişinin ağzına çekilmesiyle kullanılan puro yalnızca bu salt tanımdan ibaret değildir. Kimileri için güç, başarı, takdir ve ince zevkler üzerine kurulmuş bir tutkuyu simgeleyen puro sıkıca sarılmış fermente edilmiş ve kurutulmuş tütüne verilen isimdir. Tütünü Amerika, Brezilya, Dominik Cumhuriyeti, Endonezya, Küba ve Meksika gibi ülkelerde oldukça yüksek miktarlarda üretilen puronun anavatanı olarak Küba gösterilir. Öyle ki; Küba’nın başkenti Havana’da yılda 120 milyon adet puro üretilmektedir. Ama bazı uzmanlar Honduras ve Nikaragua purolarının Küba purolarına rakip olduğunu iddia etmektedir. Bazı özellikleri itibari ile sigaradan ayrılan bu tütün mamulü tahmini olarak 2 saatte bitiyor ve uzmanlar Malt viski veya Cognac ile birlikte tüketilmesini öneriyor.
[box_light]Puronun Tarihi[/box_light]
İlk kimin, ne zaman ve nerede içtiği bilinmemekle birlikte 1492 yılında ünlü kaşif Cristopher Columbus’un yeni dünyayı keşfi sırasında puroyu keşfettiği belirtilmektedir. Colombus’un yardımcıları olan iki denizci Rodrigo de Jerez ve Luis de Torres Hispaniola adasında yerlilerin bilinen puronun ilkel bir şeklini içtiğini ve içilen nesnenin kendine özgü bir kokusu olduğunu rapor etmişlerdir. Bu karşılaşma yeni dünya kaşiflerinin tütün ile ilk karşılaşması olarak kabul görmektedir. Söz konusu ilkel puro kurutulmuş tütün yapraklarının palmiye yada muz ağacı yapraklarının sarılmış bir şekli olarak tanımlanmıştır. Coğrafi keşiflerin yapıldığı dönemde, özellikle Karayipler ve Küba’da tütün kullanımı oldukça yaygındır ve bu keşiflere katılan İspanyol ve Avrupalı denizciler sayesinde tütün kullanımı İspanya’ya ordan Portekize ve nihayet Fransa’ya ulaşmıştır. Fransa’yı tütün ile buluşturan kişinin nikotinin isim babası olarak bilinen ve Portekiz’de Fransız büyükelçiliğinde görevli olan Jean Nicot olduğu tahmin edilmektedir. Sonrasında İtalya’ya da ulaşan bu alışkanlık Sir Walter Raleigh Amerika kıtasına yolculuğunun ardından İngiltere’ye de sıçramıştır.
İngilizcede ‘Cigar’ olarak tabir edilen puro kelimesinin kökleri ise Maya-Kızıldereli dilinde tüttürmek anlamına gelen ‘Sikar’ kelimesine dayanmaktadır. Her dilde farklı versiyonları bulunmakla birlikte Puro kültürünün yaygınlaşması 18. yy sonları ve 19. yy başlarına rastlamaktadır. Türkiye’de ise puro kelimesi ilk kez 1955 yılında basılan TDK sözlüğunde rastlanmıştır. Sanayi devriminin etkisi ile birlikte yüksek kaliteli purolara olan talep de artmaya başlamıştır.
Günümüzde puro denildiğinde akla ilk gelen yer olan Küba’da puro üretimi 18.yy ortalarına rastlamaktadır. O dönemde İspanya’nın sömürgesi olan bu yerde üretilen purolar zamanla İspanyol purolarını kalite olarak geçti. Amerika Birleşik Devletleri’ni 07 Şubat 1962 yılında Küba için getirdiği ticari yaptırımlara karşın puro bugün hala Küba ihracatının en büyük kısmını oluşturuyor. Küba puroları insanlar için o kadar değerlidir ki; ambargoyu imzalan dönemin ABD başkanı ve puro severliği ile tanınan John F. Kennedy ambargoyu imzalamadan bir gün önce kendisine 1.200 adet Küba yapımı H. Upmann marka puro sipariş etmiştir. Günümüzde puro dendiğinde akla gelen ilk isimlerden biri olan devrimci lider Che Guevera sayesindede Küba purosu dünyada geniş bir hayran kitlesi edinmiştir.
Not :Puronun zararları sigaranın zararları ile benzerlik gösteriyor. Puro tütünün içinde bulunan ağır metaller yüzünden Akciğer Kanseri riskini 6-7 kat artırdığı tespit edilmiştir.
[box_dark]KAYNAKÇA[/box_dark]