Şehrin kalabalığından sıkıldınız mı? Tarihi yerler gezmekten, yaşatılan eski kültürleri görmekten hoşlanır mısınız? Ufak bir taburede çayınızı yudumlarken bir yanınızda çocuklar neşe içinde koştursa, öbür yandan bir fayton geçse önünüzdeki dar yoldan, biraz ötenizdeki balkonda biber kuruları salınsa fena olmaz mı?
Sille. Tarihiyle, kültürüyle, sanatıyla yıllardır tam anlamıyla keşfedilmemiş bir hazine. Konya’nın Selçuklu ilçesine bağlı antik bir Rum beldesi. O kadar tarih dolu ki, 6000 yıl öncesinden haber veriyor bizlere.
Sille antik bir Rum beldesi dedik. Yıllarca da hristiyanlığın dini merkezi olmuş. Macar gezgin Bela Horvarth 1913 yılında Anadolu’ya yaptığı gezisinde tuttuğu notlarda o yıllarda Sille’de 60 adet kilisenin ayakta olduğunu yazmış. Bunlardan günümüze kadar gelebilen Aya Eleni Kilisesi görülmeye değer. Kilisenin içinde Hz İsa, Hz Meryem ve havarilerin değişik resimleri bulunmakta. Kilisenin dışında ise Ortodoks mezartaşları sergileniyor.
Belde, yüksek olmasa da etrafını saran dağlar arasında kurulmuş. Dağlarda da tarihi pek çok mağara var. Burada en çok ilgi çeken ise Sille’nin güneyindeki mağara kiliseler. Doğallığıyla insanda ilginç bir izlenim bırakıyorlar.
Gelelim Sille evlerine. Genelde iki katlı ve düz damlı evler var bu gizemli beldede. Çoğu taştan, bazısı da ahşaptan yapılmış şirin evler… Balkonları bile kültürel bir miras niteliğinde. Evleri sırtında taşıyor görünümü veren yokuşları var bir de. Yağışlı havalarda hiç çamur olmazmış yolları yokuşlu diye.
Yokuşlar sizi yordu mu? Soluklanıp sıcak bir şeyler içmek, hatta isterseniz konaklamak için harika bir yer var beldede. Sille Konak Butik Otel! Otel de Sille’nin otantik havasından nasibini almış. Odaları bile tarihle sıkı bir uyum içinde. Otelin önü de çayınızı yudumlarken yazının başında bahsettiğim eşsiz anları yaşayabileceğiniz en mükemmel yer.
Sille’ye gelip Yaşar Usta’ya uğramamak olmaz. Yaşar Usta, Sille’nin son çömlek ustası. Yıllarını bu işe vermiş ve hala aynı özveriyle işini yapmaya çalışıyor. Çok kuytu bir yerde atölyesi. Kendisiyle bizzat konuşma fırsatı bulduk ve sorduk: ”Var mıdır bu işin bir sihri?” Soru üzerine çömlek yapımının ne kadar zor ve sanat dolu bir iş olduğunu anlattı bize.
El sanatları yönüyle oldukça gelişmiş olan Sille’de halıcılık hala yapılan bir meslek. Meşhur Sille halıları, Frigya sanat ve kültürünün izlerini taşıyormuş. Boyası da yıllardan beri yöre halkının kendi üretimi, değerli bir boyaymış. Sille’ye gelince yapılacaklar listesine halı almak da eklenmeli o halde!
Son olarak karnınız acıktığında yemek yiyebileceğiniz hoş bir mekandan bahsetmek istiyorum. Sille Konak Restaurant&Cafe. Burası özellikle Konya’ya has yemekleri insanlarla buluşturuyor. İçlerinde bir Konyalı olarak tavsiye edebileceğim en lezzetli yemekler Bamya Çorbası, Ekmek Salması, Etli Sarma ve Höşmerim. Bunları yemeden beldeden ayrılmamanız şiddetle tavsiye edilir.