“Bir Akım Üç Temsilci” yazı dizime “ekspresyonizm” akımı ile başlamış, alanlarında usta üç sanatçıyı ve eserlerini incelemiştim. Edebiyat, resim ve sinema alanlarında söz sahibi olan yetenekli isimleri incelemeye “fütürizm” akımıyla devam etmekteyim. Bu yazım boyunca Flippo Tomasso Marinetti, Dziga Vertov ve Umberto Boccioni‘yi önemli özellikleri, fütürizme katkıları ve eserleriyle ele almaya çalışacağım. Umarım sizler için okuması keyifli bir yazı olur.

Biz, şiirlerimizde tehlike tutkusunu, enerji ve ataklık alışkanlığını dile getirmek istiyoruz. Korkusuzluk, gözüpeklik, başkaldırı, şiirimizin başlıca ögeleri olacaktır. Edebiyat şimdiye dek dalgın hareketsizliği, kendinden geçişi ve uykuyu övdü. Biz, saldırgan dinamizmi, hummalı uykusuzluğu, koşuyu, ölüm perendesini ve yumruğu yücelteceğiz.

Fütürizm Bildirgesi, 1909

Fütürizm, diğer bir adıyla Gelecekçilik, İtalya’da başlayan ve Birinci Dünya Savaşı Avrupasını saran modern sanat ve toplumsal hareketleri kapsayan bir akımdır. Özünde 20. yüzyılın başındaki toplumsal çalkantılara direnen eskimiş duyarlılığa ve anlatım biçimlerine karşı bir tepkidir. Akım, geçmişten gelen tüm geleneklere ve estetik anlayışlarına karşı bir duruş sergilemektedir. Kitle olayları, sanayi kentleri, makineleşmenin gelişmesi, mekan ve zaman kavramlarını altüst eden hız dile getirilmiştir. Hız ve makineleşme kavramları eserlerde yüceltilmiştir. Fütürizm, şaşırtıcı ve çelişkili ilişkilerin yaratıcısı olan dinamik bir hayat görüşüne dayanır. Yazıma başlamayı tercih ettiğim fikir, Fütürizm Bildirgesi’nin ilk maddesi olma özelliğini taşımaktadır ve fütürizmin genel özellikleri, amaçları ve karşı durduğu düşünceleri özetlemiştir. 1909’da edebiyat alanında beliren fütürizm, kısa sürede diğer bütün sanat dallarında ve davranış biçimlerinde etkisini göstermeye başlamıştır. Mimarlık, resim, heykel, müzik, sinema, tiyatro ve siyaset alanlarında fütürizm ilkelerini içeren birçok bildiri yayımlanmıştır. Akımın edebiyat alanında ele aldığı konular; kültürel mirasın reddedilmesi, toplu güçlerin yüceltilmesi ve modern teknik ürünlerinin övülmesi üzerinde yoğunlaşmıştır. Fütürizmde uygulanacak bazı teknikler kesinleştirilmiştir:

  • Dilin kısıtlayıcılığını ve geleneksel yazım biçimlerini bırakarak “kelimelere özgürlüğünü vermek”
  • Noktalama işaretlerinin kullanımını kaldırmak.
  • Matbaa harfleriyle ilgili düzenlemeler ve yazıyı ideogramlara yaklaştırmak.
  • Metnin izlediği mantıksal yoldan çok, duygulara seslenen “görüntü”sünü harekete geçirmek.

 

Filippo Tommaso Marinetti (1876-1944)

“Savaş güzeldir,çünkü çiçekler açan bir çayırı mitralyözlerin ateşten orkideleriyle zenginleştirir.”

22 Aralık 1876’da Mısır’da dünyaya gelen Marinetti, İtalyan şair, oyun ve roman yazarıdır. Öğrenimini Mısır, Fransa, İtalya ve İsviçre’de yaptıktan sonra ilk yazılarını Milano’da çıkan bir dergide yayımlamıştır. Birinci ve İkinci Dünya Savaşları’na katılan yazar, fütürizm akımının kurucusu olarak tanınmaktadır. Yazarlık hayatına geleneksel bir edebiyat adamı olarak başlayan Marinetti, sanatın modern olanı anlamakta yetersiz kaldığını düşünerek topluma köklü değişiklikler sunmak istemiştir. Akım öncesinde hayata geçirdiği ve biçimlerini özgürce yapılandırdığı şiirleriyle geleneksel kalıpları reddetiğinin ilk sinyallerini 1904 yılında vermiştir.  20 Şubat 1909 tarihinde La Figaro gazetesinde kendi imzasıyla Fransızca olarak yayımladığı Manifeste du Futurisme (Gelecekçiliğin Bildirgesi) fütürizm akımının genel özelliklerini ve amaçlarını içermektedir. Bildirge, saldırgan başkaldırı eylemlerini desteklemekle birlikte savaş ve yıkımı baz almaktadır. Marinetti’nin de savaşın güzelliği hakkında saplantılı düşünceleri bulunmaktadır. Yazara göre uyum ve dengeyi temel alan edebiyat yerini, makineleşmiş toplum içinde yaşayan insanların öfkesini içeren haykırışlara bırakmalıdır ve mekan ile zamanı sınırlandıran eski duvarlar yıkılıp yerine çok daha görkemli modern fikirler inşa edilmelidir. Marinetti, anlatım özgürlüğünün ulaşabileceği en uç noktaları araştırıp kuramlaştırmış ve teknik buluşlar konusunda oldukça yaratıcı davranmıştır. Belirli formüllerle hayata geçirilen fütürizm, “kabına sığmayan bir düşgücü”  özelliği taşımaktadır.

 

Dziga Vertov (1896- 1954)

Yaşadığı dönemlerde Rus İmparatorluğu sınırları içinde doğan Vertov, müzik ve psikonöroloji eğitimleri almıştır. Avant-garde ile fütürist gruplara katılması ve Moskova Film Komitesi’nde hem yazar hem de kurgucu olarak çalışmaya başlamasının ardından gerçek kimliğini bulmaya başlamıştır. Sinemada kurmacaya tamamen karşı olan Vertov, dramaya karşı bir duruş sergilemektedir. Soviet Montage döneminin en ünlü isimleri arasında yer alan Dziga Vertov, 1917 Sosyalist Devrimi’nden sonra SSCB’deki fütürizm akımından etkilenen sanatçılar arasında yer almaktadır. Soviet Montage döneminde gerçek hayat ögeleri, endüstriyel ve makineleşmiş toplumla harmanlanarak izleyiciye aktarılmaktadır. Bu dönemdeki montaj teknikleri; aynı anda birden fazla eylemi kadraja yerleştiren paralel kurgu, kadraja alınan nesnenin gerçek hızını artırmaya yönelik hızlanma kurgusu ve tez ve antitezi çarpıştırarak sentez elde eden çatışmacı kurgu şeklinde üç ana başlıkta toplanabilir. Bu teknikler, o dönemlerde sinema dünyasında önemli gelişmelerin yaşandığının kanıtı niteliğini taşımaktadır.  Sinemayı soyut değil toplumun içinde yaşayan dinamik bir sanat dalı olarak gören Vertov, sine-göz kuramının kurucularındandır ve bir başrole bağlı kurmaca filmler yerine, bağlantısız görüntüleri montajlamıştır. Vertov’un Sine-gözü; farklı hareketleri bir araya getirir onlardaki ayrıntıları her şekilde verir onların hareketlerinden daha yavaş veya daha hızlı değildir. Bütün hareketlerin hepsi onun için evrende bir anlam ifade etmektedir.

Man with a Movie Camera, Dziga Vertov, 1929

 

 Umberto Boccioni (1882- 1916)

“Empresyonistler belirli bir ânı vermek için resim yaparlar ve o âna en yakın sonucu elde etmek için tablonun yaşamını ikincil seviyeye indirgerler. Oysa biz her bir ânı (zamanı, yeri, şekli, renk tonunu) sentezleriz ve resim için resim yaparız.”

Fütürizm akımının yenilikçi estetiğine şekil veren öncü İtalyan ressam ve helkeytıraş Boccioni, formun dinamizmine ve kütlenin yapıbozumuna yaklaşımlarıyla birçok sanatçıyı etkilemiştir. İlgi alanları başkaldırı ve yaşam deneyimleri olan Boccioni’nin bu dönemde yazdığı metinler, hayatı boyunca karakterinin bir parçası olan öfke ve ironiyi barındırmaktadır. Eleştirel ve başkaldırmacı doğası ile entelektüel kabiliyeti fütürizm alanındaki gelişmelere yön vermiştir. Yapıtlarında çeşitli malzemeler kullanan sanatçı, bildirilerinde şiddet, hız ve güç kavramlarını geleceğin dinamikleri olarak vurgulayıp işlemiştir. Heykellerinde cam, ahşap, çimento, kumaş, elektrik lambaları gibi değişik malzemeler kullanmıştır. Boccioni, fütürizmin temel teorisyeni olarak bilinmektedir. Fütürizmin doğduğu yıllar kübizmin yaygınlaşmaya başladığı yıllarla paralellik gösterdiği için fütürizm, kübizmden kısmen etkilenmiştir. Boccioni’nin “Elastiklik” tablosu kübizm etkileri görülen yapıtlara örnek olarak verilebilir. Çoğunlukla hareketli konular seçilmiş; dansözler, karnaval sahneleri, fabrika, motor, son hızla giden otomobil, uçak, mekanik araçlar gibi boşluk içinde yer değiştiren, değişen temalar işlenmiştir.  

 

Elasticity, 1912

Fütürizm akımı üzerinden sanatın üç farklı dalında kendi alanlarında dünya çapında ün sahibi olan değerli sanatçıları yazım boyunca incelemeye çalıştım. Her bir sanatçının en ünlü ya da popüler eseri hakkında da küçük bir değerlendirme yapmak istedim. Türkiye’de de fütürizm ile ilgili Nazım Hikmet‘in “Makinalaşmak İstiyorum” şiiri örnek olarak gösterilebilir.

trrrrum,
trrrrum,
trrrrum!
trak tiki tak!
makinalaşmak istiyorum!

Fütürizm, geleceği ve gelecek hakkındaki teorileri içinde barındıran bir akım olduğu için daimi olarak varlığını sürdürmektedir. Akımın güncel temsilcilerinin gelecek hakkında birçok önerisi ve tahmini bulunmaktadır. Dünya üzerindeki varlığımız devam ettiği sürece gelecek bizi beklemektedir ve daima gelecek hakkında fikirler üretilecektir. Sanatın sürrealistik perspektifinde buluşmak dileklerimle…

 

Kaynakça

Thema Larousse, Tematik Ansiklopedi, Gelecekçilik/ Sovyet Gerçekçiliği

http://filozof.net/Turkce/edebi-sahsiyetler-kisilikler-biyografileri/19577-filippo-tommaso-marinetti-kimdir-hayati-eserleri-hakkinda-bilgi.html

https://pl.wikiquote.org/wiki/Filippo_Tommaso_Marinetti

https://tr.wikipedia.org/index.php?q=aHR0cHM6Ly90ci53aWtpcGVkaWEub3JnL3dpa2kvRHppZ2FfVmVydG9

Sovyet Sinemasının Devrimi: Montaj – Onur Keşaplı

https://tr.0wikipedia.org/index.php?q=aHR0cHM6Ly90ci53aWtpcGVkaWEub3JnL3dpa2kvS2lub2dsYXpfTWFuaWZlc3Rvc3U

Vertov, Dziga

https://tr.wikipedia.org/index.php?q=aHR0cHM6Ly90ci53aWtpcGVkaWEub3JnL3dpa2kvVW1iZXJ0b19Cb2NjaW9uaQ

Umberto Boccioni hayatı ve eserleri (1882 – 1916)

http://aslhanhn146.blogspot.com.tr/2011/05/futurizm.html

https://tr.pinterest.com/pin/561613016009173557/?lp=truet

https://alchetron.com/Umberto-Boccioni-1256471-W

Leave a Reply