Tıpkı bu yıl olduğu gibi, karlı bir Şubat ayında ilk sayısı basılan “Kedici”; kedi ve kültür dergisi, bu Şubat 4.yılını kutluyor. Kimilerinizin gözüne raflarda yanında duran bir sürü magazin dergileri yüzünden çarpmamış olabilir; ancak “Kedici”, kedisi olan ya da olmayan, kedileri çok seven insanların tam dört yıldır takip ettiği bir dergi.
Editörlüğünü Yeşim Özcan yapıyor. İki ayda bir yayımlanan dergi, Cat Hospital yani kedi hastanesi ile ortak çıkartılıyor. İçerisinde bu dört patili dostlarımız hakkında bilgiler, onların sağlığı hakkında yapabileceklerimiz ve bunların yanında mama önermeleri de mevcut. Henüz bir dört patili dostunuz yoksa ve eğer istiyorsanız mutlaka bu dergiye bir göz atmalısınız; çünkü bazı hemcinsleri çok sevilir, beslenirken, kimileri sokakta tek başına ve Kedici okurları onların çoğundan sizi haberdar ediyor. Onlardan birine evinizi açarsanız eminim o ufak patileri evinizde olmaktan çok mutlu olacaklardır.
Kendimce en önemli konuya değindikten sonra şimdi size benim en çok hoşuma giden iki ayrı bölümden bahsetmek istiyorum. Bunlardan ilki; “kedici mekânlar” bölümü. Her sayıda kedilerin işin içinde olduğu mekânlar paylaşılıyor. Kapalı mekânlar evcil hayvanlar için çok uygun görülmüyor, bu yüzden ben bu bölüme ayrı bir ilgi gösteriyorum. Bir diğeri ise “gezgin kedi”. Her sayıda ayrı bir şehir, ayrı sokaklar ve apayrı hikâyeler anlatılıyor ve tabi ki şehrin kedileri tarafından anlatılan hikâyeler. Evet, kediler konuşamaz ama aramızda ufak bir sır olarak kalsın olur mu? Onları üzmek istemeyiz.
Bütün dergiyi anlatmayacağım elbette sizlere ama umuyorum ki içinizde biraz merak uyandırmışımdır. Mesela ben bu yazıda bazı kedilerin laktoz intoleransı olduğunu öğrendim. Hâlbuki herkes kedi-süt ikilemesinin hep ardı ardına geldiğini düşünür. Meğer, sütü suyla karıştırırsak onlara daha iyi geliyormuş, siz biliyor muydunuz? Peki ya sadece kedi resimleri yapan ressamlar olduğunu? Ben de bilmiyordum; ancak Kedici sayesinde öğrendim.
Dergi, Kedici okurlarının yazılarını, kendi dostlarıyla nasıl tanıştıklarının hikâyelerini barındırıyor. Ayrıca kediniz hakkında sizinle kendi yöntemleriyle konuşmaya çalışmasının tercümesini de öğrenebilirsiniz. En son sayfada bulacağınız “kedipedia” mutlaka ilginizi çekecektir. Her sayıda kelimenin içinde “Cat” içeren her türlü varlığın sözlüğü. Her sayıda elbette sadece bir tane bulunuyor ama bana sorarsanız hepsi çok ilgi çekici.
Editör Özcan’a ve bütün “Kedici” okurlarına daha nice dört yıl diliyorum! Ayrıca evinizde dört patili bir dostunuz olmayabilir ama iki ayda bir minik patilerin dergisine bir göz atın, kim bilir belki bir gün sizinde dört patili bir dostunuz olur. Bütün bilgilere sahip olmalısınız. İyi okumalar!
