Dijital inovasyonda kendini ispatlamış bir ülke: Estonya
Avrupa’da dijitalleşme ve buna ilişkin inovasyonlarla en çok haşır neşir olan ülke Estonya. Örneğin kendi vatandaşı olmayanlara e-ikametgâh (e-residency), bir diğer deyişle dijital bir kimlik veren ilk ülke Estonya oldu. Bu girişimle birlikte dijital kimliği olan kişiler, Estonya vatandaşı olmadan ve Estonya’ya hiç ayak basmadan ülkede şirket kurup yönetebiliyor ve hükümetten aldıkları dijital güvenlik sertifikasıyla vergi ödemeleri, elektronik imza ve bankacılık işlemlerini online yapabiliyorlar. Avrupa Birliği Komisyonu’nun önceki yazılarımıza konu ettiğimiz Dijital Tek Pazar stratejisinde de yine Estonya başı çekiyor.
Estonya dijital teknolojilerdeki becerilerini konuşturma konusunda hiç şüphesiz en büyük adımı bu yıl attı. Bu yılın ikinci yarısında AB Konseyi’nde başkanlığı Estonya devraldı. Bu dijital Kuzey Avrupa ülkesi Konsey’e başkan olur olmaz, geçtiğimiz Eylül ayında AB liderlerinin bir araya geldiği Tallinn Dijital Zirvesi’ni gerçekleştirdi. Bu program kapsamında devlet yetkilileri ve teknoloji şirketleri temsilcilerinin katıldığı ve yapay zeka, robotik, Nesnelerin İnterneti gibi çok sayıda konunun tartışıldığı paneller düzenlendi. Estonya, başkanlığı süresince daha birçok dijital gelişmeye imza atmaya hazırlanıyor. Böylece dijitalleşme konusunda kendisine Estonya’nın sahip olduğu ilgi ve beceriyi lokomotif yapan Avrupa bu konuda büyük ilerlemeler kaydedecek.
Öyle ki, Estonya devlet başkanı yaptığı bir açıklamada kendisinin “gerçek anlamda dijital olan ve bir devlete sahip tek topluluğun” temsilcisi olduğunu söylemişti. Estonya’nın dijital çağı ne derece içselleştirdiğini daha iyi anlayabilmek için şu bilgileri verelim:
- Estonya vatandaşlarının %98’inin dijital ID kartları var. Vatandaşlar ID-kart, mobil-ID, akıllı-ID gibi isimler alan bu kimlikler sayesinde (sağlık sigortası ve bankacılık işlemleri gibi) birçok e-hizmeti güvenle gerçekleştirebiliyor.
- Vatandaşların %88’i düzenli internet kullanıcısı.
- Vatandaşlar AB içinde seyahat ederken e-kimliklerini kullanıyorlar.
- i-Voting üzerinden e-kimliklerle seçimlerde oy kullanıyorlar.
İlk milli dijital para birimi: Estcoin projesi
Estonya’nın dijitalleşme merakı yakın tarihte para kavramına da etki etti. Her şey dijitalleşirken paranın sona bırakılması zaten düşünülemezdi! Böylece geçtiğimiz aylarda, Estonya’nın resmi kripto para birimi hazırlıklarına başladığı haberleri yayıldı. Estcoin olarak adlandırılan bu dijital para, tarihteki ilk hükümet destekli kripto para halka arzı (Initial Coin Offering-ICO) aracılığıyla gerçeğe dönüşebilir. Bitcoin ve Ethereum gibi devletsiz (resmi olmayan) para birimlerinin dünya çapında kazandıkları popülariteye bakılacak olursa bu çok da uzak bir ihtimal değil. Estcoin’in değerinin belirlenmesi için de çalışmalar başlamış durumda.
Geçen ay, Çin merkez bankası dijital paralar aracılığıyla halktan para toplamayı (yani ICO yöntemini) yasaklamıştı. Bu hamle tomurcuklanmaya başlamış olan özellikle Bitcoin gibi para piyasalarında şok etkisi yaratmıştı. Estcoin gibi merkezi dijital paralarda bu tür dış etkilerin daha az olacağı söyleniyor.
Rusya ve Çin merkez bankalarının da milli kripto para birimleri hazırlığında olduğu biliniyor. Fakat Estonya’nın e-ikametgâh programı direktörü Kaspar Korjus’un da belirttiği gibi, Estonya diğer ülkeler karşısında büyük bir avantaja sahip. Çünkü ülkede zaten bir dijital teknoloji becerisi ve tecrübesi var ve tüm bu tecrübeler gelecek projeler için sağlam birer kaynak oluşturuyor. Ayrıca hukuki altyapı konusunda da Estonya çok yol almış halde.
Kripto para Ethereum’un kurucusu Vitalik Buterin de estcoin projesine tam destek veriyor ve Estonya hükümetine bu konuda danışmanlık ediyor. E-ikametgâh sistemi ile estcoin’i birleştirmenin ve bu sistem üzerinden ülke dışındaki e-ikametçilere estcoin sağlamanın ülke ekonomisi için faydalarına değinen Buterin çok önemli bir noktaya dikkat çekiyor:
E-ikamet ekosistemi için yapılacak bir ICO ile proje katılımcıları ve ülke arasındaki işbirliği artacaktır. Ekonomik bakış açısından da öte, e-ikametçiler, birlikte yapabilecekleri şeylerin sayısı artacağından ötürü topluluk ruhunu benimseyecektir.
1994 doğumlu Rus bilgisayar programcısı olan Vitalik arkadaşımızın bu vizyoner fikrine katılmamak elde değil. Gerçekten de, hiç olmazsa orta vadede, estcoin’in en azından e-ikametgâh sistemi üzerinden sistem kullanıcısı girişimcilere ihracı, e-ikametgâh sisteminin geleceğini daha parlak hale getirecektir. Sistemde halihazırda 138 ülkeden 20 binin üzerinde e-ikametçinin bulunduğu göz önüne alındığında, Bitcoin gibi merkezi olmayan sanal paralarla popülarite rekabetinde de başarı sağlanabilir. Bunun ülke ekonomisine ve iş dünyasına katkıları ise şüphesiz çok büyük.
Estcoin önündeki engeller: Euro bölgesinde estcoin mümkün mü?
Tüm bu gelişmelere rağmen Avrupa Birliği’nde resmi bir dijital para birimine sıcak bakmayanlar da yok değil. Geçtiğimiz ay, Avrupa Merkez Bankası başkanı Mario Draghi gazetecilerin sorusu üzerine, estcoin’e darbe sayılabilecek bir açıklama yaptı. Draghi, Euro bölgesinin bir üyesi olan Estonya’nın kendi resmi kripto parasını çıkarması fikrine açıkça karşı çıktı ve şöyle devam etti: “AB içinde hiçbir üye devlet kendi para birimini uygulamaya koyamaz, euro bölgesinin para birimi euro’dur.” Bu sert ve çok açık açıklama Estonya’nın euro bölgesi içinde olduğu gerçeğini hatırlatması bakımından önemli.
Gerçekten de, AB iç pazarının ekonomik, politik ve diğer tüm açılardan bütünleştirilmesi için AB düzeyinde harcanan bunca emeğe bakılınca estcoin euro karşısında çok da iyi karşılanmayabilir. Ayrıca Estonya, AB bütünleşmesi konusunda bugüne kadar özellikle dijitalleşme noktasında çok önemli katkılarda bulunmuş bir ülke. Şimdi ise dijital bile olsa kendi para birimini çıkarmaya kalkışması bu katkılarla bir çelişki oluşturabilir. Dolayısıyla önümüzdeki aylarda bu sorunun çözümü için uğraşılması gerekecek. Bunun için AB seviyesinde resmi kripto paralara ilişkin hukuki düzenlemeler yapılması mümkün.
Ancak gözden kaçırılmaması gereken bir gerçek daha var: Euro özellikle Amerikan doları karşısında son zamanlarda çok başarılı. Euro bu yıl USD karşısında %15 değer kazandı. Resmi olmayan bir kripto para olan Bitcoin ise aynı süre içinde USD’ye karşı %400’ün üzerinde değer kazandı. Aradaki fark aşikar olmakla birlikte kripto paraları uzun vadedeki etkilerine göre değerlendirmek gerekiyor. Nitekim Bitcoin gibi paraların bir “balon” oluşturduklarını söyleyen iktisatçılar da var. Nobel ödüllü Robert Shiller bunlardan biri. Yine de, merkezi olma ve hükümet desteği estcoin’i farklı kılıyor olabilir.
Son olarak, estcoin hakkındaki gelişmeleri birinci el kaynağından buradan takip edebilirsiniz. Ayrıca aynı adresten, e-ikametgâh sistemine ilişkin daha detaylı bilgi alabilir, sisteme başvuruda bulunabilir, AB merkezli bir şirket kurabilirsiniz!
Bir sonraki yazımızda tekrar görüşmek dileğiyle…