Önceki gün ABD Merkez Bankası(FED) başkanı Ben Bernanke, ABD Merkez Bankası’nın, ekonominin iyileşmeye devam etmesi halinde bu sene sonlarına doğru tahvil alımı programını yavaşlatabileceğini ve gelecek sene de tamamen bitirebileceğini söyledi. Her ne kadar Ben Bernanke teşvik programının “ölçülü adımlar” şeklinde azaltılacağını vurgulasa da dünya genelinde piyasalar büyük yaralar aldı.

FED’in teşvik programını yavaş yavaş azaltmasının arkasında iki neden yatıyor: Gelecek yıl ABD’de işsizlik oranında beklenen azalma ve ABD’nin beklenen yüksek büyüme oranları. FED’in bu kararının da etki-tepki prensibinden dolayı bazı sonuçları olacak. Özellikle de gelişmekte olan ülkeler, FED’in yıllık 85 milyar dolarlık tahvil alımını çekmesinden dolayı kötü bir şekilde etkilenecek ve dışarıya sıcak para çıkarmak zorunda kalacaklar ayrıca çoğu ülkede –Türkiye de buna dahil- işsizlik oranı artacak gibi gözüküyor.

FED’in bu kararının hızla yayılması Türkiye’yi derinden etkiledi. Borsa İstanbul Gezi Parkı olaylarından dolayı 3 Haziran’da yüzde 10,4 düşüş ile son 10 yılın en büyük düşüşünü yaşamıştı. Daha sonra Gezi’yle ilgili açıklamalarla dalgalı bir seyir izleyen BIST100, son bir aydaki ikinci büyük çöküşünü ve dünya borsaları arasında en fazla kaybı önceki günlerde yapılan FED’in açıklamaları sonucu yüzde 6,82 kayıp ile yaşadı. Endeks iki gün önce de yüzde 0,49 düşüşle 73.101 puanla yılın en düşük seviyesine geriledi. Türk Lirası çok fazla değer kaybetti buna karşılık dolar da son yılların zirvesini gördü. Neyseki Merkez Bankası’nın müdahaleleriyle borsa biraz rahatladı. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, politika faizinden fonlama yaptığı miktar yöntemiyle repo ihalesi açmayarak art arda üç gün parasal sıkılaştırmaya devam etti. TCMB Başkanı Erdem Başçı yazılı açıklama yaparak şunları söyledi. ‘”Sakin seyrin devamı halinde önümüzdeki pazartesi günü politika faizinden fonlama yapmaya başlayabiliriz.”

FED açıklamalarıyla şekillenen borsanın hali böyleyken düşünmemiz gereken birkaç nokta var. Daha hiçbir şey kesin değilken hemen panik mi yapılmalı? Geçmişte FED böyle bir kriz yarattı mı? Bu kısıtlamalar gerçekleşirse nasıl etkileniriz? Şimdi bunları cevaplamaya çalışalım.

Öncelikle FED’in bu açıklamalarında bütün gelişmekte olan ülkeler etkilendi ve borsalarında düşüş yaşandı. Ama onlar da panik yaptı ve puan kaybettiler diye hemen rahatlamamalıyız. Sonuç olarak bu kısıtlamalardan Türkiye’de etkilenecektir.

Buna benzer bir müdahale FED tarafından 2004 yılının bahar aylarında yapılmıştı. Artan hızlı işsizlik oranlarından dolayı FED faiz indirimine gitti. Faiz yüzde 1’lere kadar indirildi. Bu uygulamadan sonra 2004 yılı içinde işsizliğin azalacağı anlaşılıyor. FED 2004 Temmuz’dan itibaren faizi artırmaya başlıyor ve yıl sonun faiz yüzde 3’lere çekiliyor. O yıllarda da FED’in işsizliğe müdahale edecek olması uluslararası piyasada hızla yayıldı ve FED daha müdahale etmeden bizim gibi ülkeler risk almaktan kaçtı ve Türkiye borsası hızla değer kaybetti ayrıca o yıllarda faiz oranı Türkiye’de yüzde 9 arttı. 2004’te Türkiye’nin durumu buydu.

2004 Türkiyesi bu hızlı faiz sıçramasını 2 ayda durudurdu ve sonra da yavaş yavaş gerginlik azaldı. Sonuç olarak da 6 ay sonra normale dönülmüştü. Bunda disiplinli maliye politikası ve güçlü bankacılık sistemi çok büyük ölçüde etkiliydi. Cari açık bugünkü kadar endişe verici bir durumda değildi. Ayrıca toplumca ve finansal olarak destek gören AB ilişkileri güzel bir durumdaydı.

Bugüne geldiğimizde Türkiye yine güçlü mali politikalar güdüyor ve bankacılık sektörü de istikrarlı ilerliyor. S&P VE Fitch kredi notumuzu artırdı. Fakat cari açık çok riskli bir seviyede seyrediyor. Ayrıca işleri yola sokan sağlam AB ilişkileri bugün yok. Aksine bugün toplumda bir kutuplaşma söz konusu. Yani bugün daha kötü etkilenebiliriz.

Sonuç olarak FED ve Gezi olayları Türk ekonomisinde büyük bir yara açtı. BIST endeksi 73.101 puanla yılın en düşük seviyesine geriledi. Gezi olayları ve FED’den gelen açıklamalarla şirketlerin piyasa değeri 107 milyar dolar düşerek 528 milyar TL’ye (275,6 milyar dolar) geriledi. FED açıklamalarının gerçekleşmesi durumunda zarar görmememiz için olası işsizlik artışı engellenmelidir. Siyasi karışıklıklar en aza indirilerek uluslararası alandaki belirsizliğimiz ortadan kaldırılmalıdır.

FED'in borsaya etkisi

FED’in borsaya etkisi

 

 

Leave a Reply