9. UNESCO Gençlik Forumunda Türkiye’yi Temsil Eden Bilkentli: İhsan Tolga Korucu

UNESCO Gençlik Forumları 1999’dan beri UNESCO Gençlik Programının ayrılmaz bir parçası. Her iki yılda bir gerçekleştirilen forum Dünyanın bambaşka yerlerinden gelen gençleri buluşturuyor ve yenilikçi fikirler üretmelerine imkan sunuyor. Forumun amacı, gençlerin hem UNESCO’nun birçok konuya karşı tutumunu şekillendirmesine hem de geleceğe dair fikirleri ve endişelerini Birleşmiş Milletler’e üye ülkelere sunmasına olanak sağlamak.

9. UNESCO Gençlik Forumu 26-28 Ekim 2015’te Paris’te gerçekleştirildi. “Sürdürülebilir Kalkınma” ve “İklim Değişikliği” konularının ele alındığı foruma 500’ü aşkın genç katıldı. Bu gençlerden biri de Bilkent Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi öğrencilerinden İhsan Tolga Korucu.

  • Merhaba Tolga. GazeteBilkent okuyucularına kendini tanıtabilir misin?

YouthForumPhoto5Merhaba, ben İhsan Tolga KORUCU. 1994 Ankara doğumluyum. 2012 girişli olduğum Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi bölümünde son sınıf öğrencisiyim. Cinsiyet çalışmaları ve Türk dış siyaseti konularıyla yakından ilgileniyorum. Okul hayatım boyunca yaz aylarını da değerlendirerek Türkiye Büyük Millet Meclisi, Dışişleri Bakanlığı, UNESCO Türkiye Milli Komisyonu, Sermaye Piyasası Kurulu ve Savunma Sanayii Müsteşarlığı gibi kurumlarda stajlar yaptım. Geçtiğimiz dönemi (2014-2015 Bahar) Finlandiya’daki Lapland Üniversitesi’nde değişim öğrencisi olarak geçirdim. Şu an ise okulu bir dönem erken bitirme durumunda, mezuniyet dönemimdeyim. Lisanslı olarak 8 sene futbol, 4 sene basketbol oynadım, şimdi ise fitness ile ilgileniyorum. Mezuniyet sonrası ağırlıklı olarak kamuda çalışmak istiyorum.

  • Bu etkinliğe katılmak nereden aklına geldi?

Açıkçası yoğun bir şekilde stajlarla geçirdiğim bu yaz döneminde Gençlik Forumu’na katılmak konusunda bir ilerleme kaydetmek benim aklımda yoktu ancak UNESCO Türkiye Milli Komisyonu’nun, etkinliğe katılmam ve Türkiye’yi temsil etmem konusunda benimle irtibata geçmesi ile etkinliğe katılım sağladım.

  • Başvuru süreci nasıl gerçekleşiyor?

UNESCO Dünya Gençlik Forumu’na üç şekilde katılım oluyor. Bireysel olarak, bir YouthForumPhoto2gençlik örgütünün temsilci lideri olarak veya üye ülkedeki milli komisyonun görevlendirdiği temsilci olarak katılım sağlanıyor. Benim katılım durumum üçüncü şekilde gerçekleşti. Dışişleri Bakanlığı’nda staj yaptığım dönemde UNESCO Türkiye Milli Komisyonu’nun da bir yaz staj programı başlattığını görünce oraya da başvurumu yaptım. Staj başvurularının değerlendirilmesi süresince öz geçmişimi inceleyen UNESCO Türkiye Milli Komisyonu görevlileri, Gençlik Forumu’nda ülkemizi temsil edecek bir genç katılımcı arayışında olmaları dolayısıyla benimle iletişime geçtiler. Gençlik Forumu’nda Türkiye’yi temsil etmeye beni layık gördüler ve staj mülakatı için Milli Komisyon binasında bulunduğum gün Gençlik Forumu’na katılacağımın kesinleştiğini öğrendim. 20 günlük yaz stajım boyunca Milli Komisyon’un genel işleyişini ve çalışmalarını yakından takip etmekle beraber, Gençlik Forumu’nun içeriğine dair çalışmalar da yaptım.

  • Forumun içeriği ve programı hakkında detaylı bilgi verebilir misin?

UNESCO Gençlik Forumu 1999 senesinden beri her iki senede bir düzenleniyor ve dünyanın farklı yerlerinden birçok genci bir araya getirerek seslerinin duyulmasını sağlıyor. Bu sene düzenlenen 9. Gençlik Forumu’nda “İklim Değişikliği” ve “Sürdürebilir Kalkınma” konularında 3 günlük bir etkinlik düzenlenmiş bulunuyor. İki farklı tema altında üçer alt grubun oluşturulduğu Forumda gençler 6 ila 8 kişilik küçük çalışma gruplarına ayrılarak ilgili konularda kökten değişimlerin hedeflendiği öncelikle yerel, devamında ise küresel eylem planları yapıyor. UNESCO görevlileri tarafından değerlendirilen bu çalışmalar arasından en beğenilenler Forum’un son gününde herkese bildiriliyor ve UNESCO Genel Konferansı’nda sunulmak üzere resmi bir belge haline getiriliyor. Tabii etkinliğin bu resmi yapısının yanı sıra kültürler arası diyaloğun da gelişmesi için gençlerin birbirleriyle etkileşim halinde olduğu Seine nehrinde tekne turu, gün sonunda verilen konserler gibi eğlenceli etkinlikler de Forum’da yer alıyor.

  • Programda bir çok ilham verici konuşmacı da yer almış. Bir kısmı da fikirlerini somut projelerle hayata geçiren ve dünyayı daha yaşanılır kılmak yolunda adımlar atan genç konuşmacılar. Seni en çok etkileyen konuşmacı veya hikaye neydi?

YouthForumPhoto1İçerisinde bulunduğumuz ve fazlasıyla etkinlendiğimiz Suriyeli mülteci akımına dair bir konuşma yapan Filistin asıllı Suriyeli insan hakları aktivisti Salim Salamah’ın yaptığı konuşma beni en çok etkileyen hikaye oldu. Kendisinin bir mülteci kampında doğarak yaşam mücadelesi verdiği Suriye ve devamında bir siyasi mülteci olarak hayatına devam ettiği İsveç ülkelerinin farklı yapılarından bahseden Salamah’ın, bu kadar farklı özelliklere sahip iki ülkenin ortak bir acıda nasıl beraber hareket ettiğini bizlere anlatarak yaptığı konuşması sadece benim değil, bütün Forum katılımcılarının ilgisini fazlasıyla çekmiş oldu ki Salamah’ın konuşması sonrası katılımcılar olarak kendi aramızda da bu konu üzerinde yoğun tartışmalar yaptık.

  •  6-8 kişilik ekipleri halinde çalıştığınızı söyledin. Grup çalışmaları birçok öğrenci için zorludur. Dünyanın dört bir yanından gelen ve hiç tanışık olmadığın gençlerle beraber çalışmak, somut fikirler üretmek nasıl bir deneyimdi? Zor yahut eğlenceli gelen yanları nelerdi?

3Daha önceden Finlandiya’da bulunduğum değişim öğrenciliği dönemimde de yer aldığım projelerde, dünyanın birçok farklı yerinden gelen öğrencilerle beraber grup çalışmaları yapmıştım. Bunlar ve Bilkent’teki değişim öğrencileriyle beraber yaptığımız sunum, ödev gibi çalışmaların da beni UNESCO Gençlik Forumu’ndaki uluslararası küçük gruplarla bir şeyler üretmek konusunda rahatlattığını söyleyebilirim. Yani kısacası pek bir zorluk yaşamadım. Hatta tersine, bizim grubumuzun gerek bazı katılımcılarının ulaşımda yaşadığı sıkıntılar, bazılarının ise son anda Forum’a gelmekten vazgeçmesiyle benim çalıştığım grup sadece 4 kişiden oluştu; ki bu da daha fazla fikrin, daha yoğun değerlendirmelerden geçtiği, daha iyi bir grup organizasyonuna öncülük etti. Daha az kişiden oluşan grubumuzun üzerinde çokça düşünerek ortaya çıkardığı “Dünyanın farklı bölgelerindeki aynı kuşak gençler arasında köprüler oluşturmak amacıyla eğitim ve kültür konularında başlangıç ve gelişim merkezleri oluşturulması (Avrupa-Afrika Üniversiteleri, uluslar arası dil eğitim bölgeleri gibi)” başlıklı küresel eylem taslağının UNESCO çalışanlarınca fazlasıyla beğenilerek UNESCO Genel Konferansı’nda sunulacak olan çalışmalar arasına eklenmesi bizler için büyük bir gurur kaynağı oldu.

  • Çalışma gruplarının odaklandığı farklı konu başlıkları neydi? Senin de içinde bulunduğun grup hangi konuda çalıştı? Konu başlıkları grupların işleyişlerinde temel farklılıklara neden oldu mu?

Sürdürülebilir Kalkınma teması altında “Haklar, Özgürlükler, Sorumluluklar”, “Farklılık ve Kimlik” ve “Öğrenme, Kişisel Gelişim ve Sürdürülebilirlik” alt başlıkları; İklim Değişikliği teması altında ise “Bilgi, Farkındalık ve Medya”, “Yerel Uygulamalar, Biyolojik Çeşitlilik, Afetler” ve “Gençliğin Enerjisini Yakalama” alt başlıklarına göre gruplandırma yapıldı. Ben iklim değişikliğinin “Bilgi, Farkındalık ve Medya” alt başlığında çalıştım. İtalya, İsveç ve Fransa’dan birer katılımcıyla beraber yürüttüğümüz çalışmalarda, konu başlıklarına göre temel bir farklılık yaşamadık. Aksine, özel konulara dair gruplara ayrılsak da, geleceğe dair birçok farklı konuda istediğimiz gibi çalışmalar yaptık. İklim başlığında olan Sürdürülebilir Kalkınma konusunda fikirler üretmesi veya bunun tam tersi bir durumun olması kesinlikle engellenmedi, hatta teşvik edildi.

  • Forumda üretilen fikirler somut projelere dönüşüyor mu? Mesela 8. UNESCO Gençlik Forumu’nda katılan gençlerin yazdığı eylem planı projelerinden bugün uygulananlar var mı?

4Forumda üretilen fikirlerin pratik olarak uygulanmaması zaten bu etkinliğin bütün amacını ortadan kaldırmış olurdu. Gençlik Forumu’nun ikinci gününde UNESCO 8. Gençlik Forumu etiketiyle projelere imza atan bir önceki Gençlik Forumu’nun katılımcıları- şimdinin UNESCO ortakları çalışmalarını bizlerle paylaştı. Vanuatu, Fransa, Bahreyn, Uganda, Yunanistan, Meksika, Mauritius ve Filistin’de uygulanan bu çalışmaların geçtikleri teknik süreç ve içerikleri hakkında çalışma liderleri tarafından bizlere bilgi verilen bu sunumda, etkinliğin teorik bir organizasyon olmadığı ve buradaki fikirlerin UNESCO’nun yardımlarıyla bölgesel ve küresel uygulamalara dönüştüğünü gördük.

  • Üretilen birçok fikirden hangilerinin uygulamaya konacağına nasıl karar veriliyor?

Açıkçası harika bir organizasyona ev sahipliği yapan UNESCO’nun tek olumsuz yönü bu karar aşamasında ortaya çıkıyor. Alt gruplar tarafından ortaya konan yüzlerce farklı düşünce katılımcıların pek söz hakkına sahip olmadığı ve sadece UNESCO çalışanlarının etkinlik konularına göre değerlendirmelerde bulunduğu kısa bir süreçten geçiyor ve pratiğe dökülmesi uygun görülen bu çalışmalar etkinliğin devamında bir şekilde UNESCO ile ortak bir çalışmaya dönüşüyor. UNESCO Genel Konferansı’nda sunulacak olan eylem taslaklarında bile farklı katılımcılarının düşüncelerinin, yorumlarının alınmaması Gençlik Forumu’nun tek olumsuz yönü olarak karşımıza çıkıyor.

  • Foruma ilişkin gün gün detaylı bir rapor kaleme almışsın. Özetle forumu olumlu ve olumsuz açılardan değerlendirmeni istesek, okuyucularımıza neler söylersin?

7Ülkemizi Gençlik Forumu’nda temsil etmeye beni layık gören UNESCO Türkiye Milli Komisyonu’na, üç günlük etkinliğe dair bir rapor hazırladım. Bu raporda ilgili konular, çalışma grupları, etkinliğin kültürel yapısı ve sonuca yönelik uygulamalar dahilinde detaylı bilgi vermeye çalıştım. Forumu genel olarak değerlendirmem gerekirse genç katılımcıların verimli çalışması ve üretmesi amacıyla hazırlanan üç günlük çalışma programı gerçekten etkileyiciydi. Grup çalışmaları, ilham verici konuşmalar ve uygulama seanslarının yanı sıra öğlen yemeklerinde herkesin kendi hikayesini anlattığı “15 Dakikalık Şöhret” bölümü, katılımın yoğun olduğu kültürel müzik ve dans gösterileri ile etkinlik gerçek anlamda uluslararası bir organizasyon gerçekleşti. Coğrafi dağılıma ve cinsiyet eşitliğine dikkat edilerek ayarlanan çalışma grupları da bizler için büyük bir şans oldu. Bu olumlu olayların yanı sıra karar alma sürecinde genç katılımcıların geri planda kalması tek olumsuz durum olarak karşımıza çıktı. Forumun genel yapısı hariç kendi özelimde bir şeyler söylemek gerekirse, böylesine uluslararası bir platformda Türkiye’yi temsil etmek benim için bir mutluluk, büyük bir gururdu. Etkinliğin çalışma alanları dahilinde ve haricinde ülkemizi dünyanın farklı yerlerinden gelen gençlere anlatmak büyük bir keyifti yine benim için. Ayrıca UNESCO Paris Türkiye Daimi Temsilcisi Büyükelçimiz Sayın Hüseyin Avni Botsalı’nın Forum’un ikinci gününde beni makamına davet etmesi, devamında ise Foruma ve benim Türkiye’yi temsil etmeme dair bir sohbet gerçekleştirmemiz hayatımda yaşadığım en gurur verici an oldu.

Son olarak, bu yazıyı okuyan herkese UNESCO’nun internet sayfasından Gençlik Forumu kısmını ve UNESCO Türkiye Milli Komisyonumuzu da yine internet adresinden incelemelerini tavsiye ediyorum.


Forum hakkında bilgi edinmek isteyenler için ilgili linkler:

http://en.unesco.org/9th-unesco-youth-forum

http://www.unesco.org.tr/

Leave a Reply