90’ların Yabancı Alternatif Rock Dünyasına Bir Bakış

Bu on yıllık dilim aslında tek bir kavram üzerine kurulu: Alternatif. Kendinden önce gelenlere birçok anlamda alternatif sundu 90’lar. 70’ler ve 80’lerden bağımsız olarak ortaya çıkan ağır ve ani gelişen gitar distorsiyonları buna bir örnektir.  Zaten ani ve sürekli değişimi ifade etti alternatif.  Sadece enstrümanlara bu değişim uygulanmadı. İnsan sesinin de birçok hâl aldığını gözlemledik. Kurt Cobain gibi solistler ses tellerini sınırsızca kullandı ve notalarda sert çıkışlar yaptı. Bazen ise teknoloji kullanıldı stüdyolarda ve seslere efekt uygulandı.  Ön planda olan enstrüman elektro gitar olsa da baterinin de büyük bir rolü oldu. Soloları arttı ve tempo düşmedi.

https://www.youtube.com/watch?v=n6P0SitRwy8

Alternatif, aynı zamanda ticari anlayışa karşı gelmek anlamına geliyordu. Yeraltına değinmekti. Yaygınlaşmama üzerinde durmaktı. Ancak tabii bu akım temsilcilerinin tanınan müzik şirketleriyle olan anlaşmalarından sonra modern dünyada saklı kalamadı ve popülaritesi hızlanarak arttı.

R.E.M,Losing My Religion,1991

80’lerde yeni yeni kurulan gruplar kendilerini bu akımda buldular. R.E.M 80’lerde kurulmuştu ancak büyük kitlelere ulaşması 90’ları buldu. “Everybody Hurts” ve “Losing My Religion” adlı parçalarla alternatif rock türünü vurgulayarak yansıttılar.  Sözleri modernizmin getirileri olan yabancılaşma, yabancılaşmanın yol açabildiği depresyon, hâyâl ve gerçeği sorgulamayı anlattı.

https://www.youtube.com/watch?v=xwtdhWltSIg

1991’de kurulan Oasis grubu ise 1995’te çıkardıkları “(What’s the Story) Morning Glory?” albümleri ile zirveye oturmuş oldu.

Oasis,Wonderwall,1995

Belki de en çok dinlenilmiş parçaları olan “Wonderwall” alternatif rock denildiğinde akla gelen bazı teknileri oluşturmuş oldu.  Sadece yarım günde çıkarılan şarkıda “brickwalling” adı verilen sesleri yoğunlaştıran bir teknik kullanıldı. Özellikle son saniyelerde gitgide şiddeti artan sesler duyulmaktadır.

https://www.youtube.com/watch?v=bx1Bh8ZvH84

2000’lerde de faaliyet göstermiş olan Radiohead grubu ise çıkışını 1992 yılında “Creep” ile yaptı. Melankolik bir durumu yansıtan sözlerine ani gitar distorsiyonlarının eşlik etmesi temposu yüksek bir şarkı haline getirdi Creep’i. Tema olarak yine yabancılaşma ve aidiyetsizlik seçilmişti. Şarkıdaki kişi her konuda dayatılmış güzellik anlayışına karşı kendisini güvensiz hissetmektedir. Hatta paranoyaya kadar ilerlemiştir durumu.

Radiohead,Ok Computer,1997

90’ların sonuna doğru çıkardıkları “OK, Computer” ile oturmuş bir grup olarak nitelendirilmişlerdir.  Yavaşça elektronik müziğe doğru geçiş yaptıkları bu albüm Muse gibi 2000’lerin rock grupları için bir örnek olarak sayılmıştır.

https://www.youtube.com/watch?v=XFkzRNyygfk

Leave a Reply