Ankara Devlet Tiyatrosunun, son 3 sezondur kapalı gişe oynayan müzikali Fosforlu Cevriye. Bilet bulmak o kadar zor ki, biletlerin satışa sunulması ile beraber 15 dakikada bütün biletler tükenmekte… Suat Derviş’in eserinden uyarlanarak, Gülriz Sururi tarafından sahneye koyulan, İstanbul’da yaşayanların “neden İstanbul’da sahne almıyor” diye, Ankara’da yaşayanların ise bilet yok diye sitem ettiği bir oyun Fosforlu Cevriye. Sanırım Türkiye’de “fosforlu” adını duymayan kimse kalmamıştır. Bugüne kadar çekilmiş 4 tane Fosforlu Cevriye filmi vardır. 1959’da Neriman Köksal, 1969’da Türkan Şoray, 1989’da Sevtap Parman ve 2000’de de Yeşim Salkım oynamıştır Cevriye rolünü. Sururi’nin yönetmenliğini yaptığı oyunda ise Cevriye’yi Feray Darıcı canlandırırken diğer rollerde Uğur Çavuşoğlu, Nermin Uğur Bakır, Engin Özsayın, Deniz Baytaş, Zeynep Aytek Tekin, İclal Karaduman, Kader İlhan, Pınar Berkmen, İsmail Volkan Duru gibi isimler yer almakta. Oyunun müzikleri ise Atilla Özdemiroğlu’na ait. Oyun, “Kâh güldürüp kâh hüzünlendirerek, karakolda, mahkemede, hapishanede, Barba’nın meyhanesinde, eski kantocu yeni randevucu Sümbül Dudu’nun evinde, geçen olayları müzikal formatında” anlatıyor. Hayata sonsuz derecede bağlı olan Fosforlu Cevriye yıldızını, kaymasın diye gökyüzüne çakmak isterken, hayat, ona sürprizler hazırlıyor. Galata’nın en namlı hayat kadını Fosforlu Cevriye’nin gönlüne neyin nesi olduğunu, ne iş yaptığını bilmediği bir adamın karasevdası düşüyor. Ama öyle bir seviyor ki Cevriye… “Tanımadığı için sevemediği anasının, hayali kalbinde ölmemiş olan babasının, dünyaya gelmemiş olan, geldiyse kendisinin tanımadığı kardeşlerinin, hiçbir zaman bir genç kız olmadığı için karşısına çıkmamış olan nişanlısının, kendisine hiç de kısmet olmayacak kocasının yerine seviyor. Onu hepsi için ve hepsi kadar seviyor.” Sokakta yaşamasına rağmen hâlâ gülebilmeyi başarmasına, âşık olduğunda, kendini nasıl yeniden doğurduğuna, çocuksu ama aynı zamanda kadınsı tarafına bayılıyorsunuz. Namus, örf, adet, değer yargıları konularını ince ince işleyip, gözyaşlarını gözünüzün ucuna getirip kahkahalarla geri gönderen ve çoğu izleyeninin tadını damağında bırakan bir oyun Fosforlu Cevriye. Gelelim oyuna bilet bulamama mevzusuna. Görevliye “ben yaklaşık 2 haftadır bu oyuna bilet bulmak adına uğraşıyorum fakat çabalarımdan bir sonuç alamıyorum. Buraya kadar geldim, boş yer bulursam izlemek istiyorum.” diyen birkaç kişiyle karşılaştım ve hepsi ışıklar kapandıktan sonra boş olan yerlere oturdular, hatta ve hatta yanımdaki 4-5 kişinin diyalogundan da anladığım kadarıyla onlarda biletsizdi, yani onların koltukları da boştu. Denemekte fayda var derim. Diğer bir konu ise, eskiden Akün Sahnesinde sergilenen oyun, bu günlerde Çayyolu Tiyatrosu Cüneyt Gökçer Sahnesi’nde sergilendiği ve oyunun bitiş saatinde Çayyolu’nda toplu taşıma aracı olmadığı için dönüş yolu sıkıntı yaratabilir. Özel bir araçla gidilmesi ya da başka bir formül bulunması sıkıntıyı hafifletecektir. Seyircisi ve alkışı bol olsun.