Uluslararası Futbol Federasyonları Birliği(FİFA) futbolda elle oynama kuralına dair önemli değişikliğe karar verdi. FİFA’nın aldığı karar çerçevesinde elle oynama kuralında artık futbolcunun elinin havada olup olmaması esas alınacak. Futbolda küçük bir devrim niteliğinde olan yeni elle oynama kuralı 1 Haziran 2019 itibariyle uygulanacak.
Manchester United’ın Paris’te kazandığı penaltı, uluslararası futbol kamuoyunu karıştırmış durumda. Dalot’nun şutunda Kimpembe’nin sırtı dönükken koluna çarpan top, kamuoyunun büyük bölümüne göre penaltı gerektirmiyordu. Ancak yeni sezonda yürürlüğe girecek yeni kurallar, bu tarz pozisyonları şüphe bırakmadan cezalandıracak. Çünkü Kimpembe’nin vücudu ‘doğal insan silüeti’nin dışına çıkmış, kendine avantaj sağlayacak şekilde genişlemiş. Elle oynama kuralına eklenen bu ‘doğal silüet’ kavramı, bence bir küçük devrim. Manchester United, kulüp tarihinin, belki İngiliz futbolunun, belki de kupa tarihinin en büyük geri dönüşlerinden birine imza attı Paris’te. Bu geri dönüşün tartışmalı bir penaltı yoluyla olması İngilizler dahil herkesin kafasını karıştırdı.
İngiliz medyasının önemli bir kısmı dahi penaltı kararının ağır olduğunu söylüyor. Fransız medyasına göre de Dalot vurduğunda Kimpembe bloklama maksadıyla sıçrıyor; mevcut elle oynama kriterlerinin üçünü de ihlal etmiyor: Top kola geliyor, karar verebilecek mesafesi yok ve vücudun konumu doğal. Bu tarz pozisyonlarda top oynamak isteyenin ayrımını yapıp ona göre karar vermek futbol ruhuna daha uygun olur. Hakemlerin savunmacılara müsamaha göstermesi futbolun özüne son derece aykırı bir durumdu. Neyse ki IFAB da artık rahatsız bu adaletsizlikten: 1 Haziran itibariyle elle oynama kuralına ‘doğal silüet’ kavramı ekleniyor. Kimpembe’nin pozisyonu gibi, savunmacıların ‘doğal insan silüeti’nin dışına çıkıp genişlediği pozisyonlarda (temas kazara olsa dahi) cezalandırılacağı bir dönem geliyor artık. Bu yeni kural ‘futbol oynamak isteyen taraf’ lehine atılmış önemli bir adım. Ama bu doğal silüet kavramı genişletilmeli, en önemlisi de boşluk bırakılmayacak şekilde tanımlanmalı. Tamamen top bloklamak için kendini yere atan ve kurnazca alanını genişleten sporcunun eli-kolu da doğal silüetin dışında sayılmalı. IFAB, o zaman gerçekten bu küçük devrimi tamamlamış olur işte.
FIFA, elle oynama cezasında ”niyet” sözünü kullanmak istemiyor bunun yerine ”doğal hareket” kavramının karar verici olacağını duyurdu. Pozisyonda elin hareketiyle bulunduğu yerin durumuna göre ceza verileceği belirtildi. Bu kurala göre saat kadranı şeklinde yapılan grafiğe göre 9, 10, 11, 12, 1, 2 ve 3 arasındaki bölgelerde eller havaya kalkık şekilde topa müdahale edilirse hakem tartışmasız şekilde “elle oynama” kararı verecek; fakat futbolcunun elleri saat 4 ila 8 aralığında olursa kural ihlali sayılmayacak. 3-4 ile 9-8 numaraları arasında kalan sarı bölgeler ise hakemin takdir yetkisine bırakılmış durumda.