Kar taneleri donmuş su damlaları değildir. Saf kar, en az iki kar kristalinin birleşip oluşturduğu kar tanelerinden meydana gelir. Bu küçük kar kristalleri ise havada rüzgârla taşınan toz zerreciklerinin etrafında kristalleşen sudur.
Peki, kar kristallerinin büyüdüklerini ve ağırlaştıkları için yeryüzüne düştüklerini biliyor muydunuz? Bütün kar kristalleri bu zarif uzantıları ve anlaşılması güç modelleri oluşturmadan önce basit, altıgen buz kristalleriydi. Kar kristallerinin farklı sıcaklıklarda farklı modeller oluşturduğu da yıllardır biliniyordu. Yapılan gözlemlere göre, sıcaklık yaklaşık -20C iken ince ve küçük kristaller, -50C olduğunda ince sütunlar ve iğneler, -150C yakınlarında ince, büyük ve dallı kristaller, -300C’nin altına düştüğündeyse yine sütun şeklinde kristaller oluşuyor.
Kaliforniya Teknoloji Enstitüsü’nde fizik bölüm başkanlığı yapan Prof. Kenneth G. Libbrecht’in araştırma konularından biri de kar kristalleri. Kar kristallerinin neden ve nasıl bu modelleri oluşturduğunu araştıran Prof. Libbrecht kar kristallerinin büyümesinde “bileme etkisi” yaratan kararsızlık durumlarının bulunduğunu ortaya çıkardı.
-150C’de büyüyen bir kar kristalinde, kristalin kenarlarında küçük sırtlar oluşur ve bu sırtlar, nemli havaya doğru bıçak ağzı şeklinde keskince büyür. Bir altıgenin köşeleri de merkezden uzağa doğru çıkıntı yaptığı için, çıkıntılar daha iyi nem toplar ve daha hızlı uzar.
Prof. Libbrecht, bu olayı şöyle açıklıyor: “Çıkıntılar keskinleştikçe daha hızlı büyür ve daha hızlı büyüdükçe daha da keskinleşir.”
Kar kristallerinde keşifler devam ediyor; ancak doğanın bu geometrik sanat eserlerinin sırlarını henüz çözebilmiş değiliz. Kar kristalleri hakkında daha fazlasını merak edenler, Prof. Libbrecht’in sitesine de bir göz atabilir. Eğer kendi kar kristallerinizi tasarlamak isterseniz de bu siteye bir bakmanızı öneririm.