Sosyal medya birçok insan için artık hayatın vazgeçilmezleri arasına girmiş bulunmakta. Gece yatmadan önce ve sabah olduğunda insanlar ilk iş olarak akıllı telefonlarına gelen bildirimleri kontrol ediyor. Günümüzde anlık gelişmeleri ve haberleri takip etmek için ise yine sosyal medya en çok kullanılan platform durumunda. Kullanıcılar sosyal medya platformlarını kullanırken dikkatli olmak zorundalar, doğru kullanmadıkları zaman tehlike içinde olduklarını bilmeliler.
Birçok sosyal medya platformu kendi içerisinde, ulaşılması zor güvenlik sistemleri barındırıyor, bu da insanlara bir nebze olsun güven hissi veriyor. Fakat, bu bilgilerin bu şirketler tarafından kullanılıp kullanılmayacağı ise tam bir muamma. Çünkü sosyal medyanın en büyük avantajlarından birisi ise, anlık olarak milyonlarca kullanıcıdan veri depolanmasıdır. Bu bilgilerin veri madenciliği ile işlenmesinden sonra kullanıcıları deşifre edebilecek bilgiler ortaya çıkarılabilmektedir. Ve bu bilgiler insanların özel hayatları için bir tehlike oluşturmaktadır. Sosyal medya platformları kullanıcılarına ciddi altyapı ve servis isteyen hizmetleri ücretsiz olarak vermektedir. Bu masrafların nasıl karşılandığı kullanıcılar açısından çok fazla düşünülmemektedir.Günümüzde insanlar resmi evrakları olsun, uçuş biletlerini veya kimlik kartlarını sosyal medya da paylaşmaktadır ve bu paylaşımlar kötü niyetli kişiler tarafından kullanılabilir.
Gelişen teknoloji ile birlikte istihbarat servislerinin, en önemli bilgi kaynağı internet haline gelmiştir. En başta Facebook olmak üzere, açık kimlik ile doğrudan yapılan paylaşımlar ile şahıslar hakkında doğrudan bilgi sağlamaktadır. Facebook bölge yöneticilerinden Richard Allan 2012 yılında TBMM İnternet Araştırma Komisyonunda bir sunum yaptı. Sunum sırasında Allan:”Özel durumlarda gizli servisler ile bilgi paylaşıyoruz. Bu konua ABD’nin kanunları geçerli çünkü merkezimiz orada bulunuyor.” Terör, çocuk kaçırma ve benzeri durumlarda bilgi paylaşımı gerçekten faydalı fakat, Apple ve FBI arasında ki davada olduğu gibi tek seferlik paylaşımların gelecekte insanların kişisel bilgilerini tehdit etmeyeceğinin garantisi yok.
Teknoloji şirketleri Facebook, Google ve Snapchat, FBI ile Apple arasındaki kavganın ardından kişisel güvenlik seviyelerini artırmak için harekete geçti. Facebook’un sahip olduğu WhatsApp, birkaç hafta içerisinde bir milyar kullanıcısına şifreli mesajlaşma seçeneği sunacak.
Sosyal medyada milyonlarca insan, milyarlarca bilgi paylaşıyor. Yani muazzam büyüklükte bir big data mevcut. Bu datalar, raw halinde disklerde çürüyor mu ? Tabii ki “hayır”, daha öncede söylediğim gibi veri madenciliği ile işlenerek kullanıma hazır hale getiriliyor. Dünyanın en büyük telekom şirketlerinden biri olan AT&T’nin NSA ile çalıştığı bilinen bir gerçek olduğuna göre, bu verilerin istihbarat analistlerince kullanılmadığını düşünmek saflık olur.
Kaynaklar
http://www.informationweek.com/big-data/big-data-analytics/5-big-data-use-cases-to-watch/d/d-id/1251031
http://www.informit.com/blogs/blog.aspx?uk=Security-Issues-of-Social-Network-Sites&WT.rss_f=AuthorBlog&WT.rss_a=Security-Issues-of-Social-Network-Sites&WT.rss_ev=a
http://www.milliyet.com.tr/sosyal-medyada-veri-guvenligi/dunya/detay/2209719/default.htm