Lebron James dünyadaki en iyi basketbolcu. Dünya üzerindeki en büyük Kevin Durant ya da Steph Curry hayranı bile sanırım bu cümleye karşı çıkamaz. 33 yaşındaki Lebron James ligin en iyi oyuncusu ünvanını neredeyse 10 senedir elinde tutuyor ve artık onun için sormamız gereken soru bunun bir tık ötesinde “Lebron James tarihin en iyi basketbolcusu mu?”

15 sene önce henüz lisede basketbol oynarken maçları ulusal televizyonda yayınlanan, Reebok’tan henüz 18 yaşındayken 10 milyon dolarlık sponsorluk anlaşması teklifi alan James’in çok özel bir basketbolcu olduğu konuşuluyordu. 1. sıradan doğduğu şehrin takımı Cleveland Cavaliers’a seçildikten itibaren bu beklentileri teker teker karşılayan James ligde şu an kariyerinin 15. senesini geçiriyor. Ligdeki 15 senesinde 14 kez All-star, 4 kez ligin en değerli oyuncusu, 13 kez ligin en iyi takımı, 6 kez ligin en iyi savunma takımına seçilen James’in tarihin en iyi basketbolcusu tartışmasının içinde olmadığını söylemek delilik olur. Nba tarihinde bir sürü efsane basketbolcu var fakat en iyisi hangisi? 11 yüzüklü Bill Russell mı? Playoff kariyer sayı ortalaması 33.4 olan Michael Jordan mı? Yoksa ligde oynadığı 20 sezonun 19’unda All-Star seçilen Kareem Abdul Jabbar mı? Bu tartışmayı net bir şekilde sonlandırmak mümkün olmasa bile üç farklı kriter kullanarak Lebron James’in NBA tarihindeki yerini sorguladım.

İstatistikler

Belki de NBA tarihinin en iyi istatiklerine sahip oyuncu Lebron James. Kariyerinde çaylak sezonu hariç hiç bir zaman 25 sayı ortalamasının altına düşmeyen James şu an kariyer sayı ortalaması 27.1 ile NBA tarihinin en iyi 4. ortalamasına sahip. Bu sezonun başında 30000 sayı barajını aşan en genç oyuncu ünvanını Kobe Bryant’tan devralan James aynı zamanda lig tarihinin en çok sayı atan 7. oyuncusu. Lebron James’in istatistiklerinin devamına baktığınızda onun sadece bir skorerden daha fazlası olduğunu anlıyorsunuz. 30000 sayı 8000 ribaunt 8000 asist barajını NBA tarihinde aşan tek oyuncu olan Lebron James’in bu numaraları 35000 10000 10000’e kadar çıkarabileceği konuşuluyor. Tarihin en çok asist yapan 8. oyuncusunda bulunan Lebron ilk 25 içerisinde yer alan tek Guard olmayan oyuncu. İşin savunma kısmında özellikle 30 yaşını aştığı bu dönemlerde kendini çok zorlamadığı için eleştirilse de kariyeri boyunca 0.8 blok ve 1.6 top çalma istatistiklerine sahip. Konsantrasyon problemleri yaşamadığı zamanlarda aynı zamanda ligin en iyi savunma yapan oyuncularından biri, ligin en iyi savunma takımlarına 6 kez seçilmesi de bunun kanıtı diyebiliriz. Lebron James belki de NBA tarihinin en ihtişamlı istatistiklerine sahip oyuncusu. İstatistik kağıdının her hanesine katkıda bulunması gelmiş geçmiş en “çok yönlü” oyuncu olduğunu kanıtlar nitelikte.

Devamlılık

NBA en üst seviyede devamlı olarak kalmanın en zor olduğu liglerden biri. Normal sezonun 82 maç gibi uzun bir süreç olması oyuncuların vücutlarının erken yıpranmasına neden oluyor. Bu yüzden kimi oyuncular erken yaşta gerileme dönemine giriyor, kimi oyuncuların vücutları belli bir yaştan sonra pes ediyor ve sakatlık problemlerinden dolayı kariyerine devam edemiyor. Ama Lebron James tabiİ ki bu konuda da sıradan bir oyuncudan çok farklı. Şu sıralarda ligdeki 15. sezonunu geçiriyor ve şu ana kadar ki kariyerinde 44015 dakika sahada kaldı! Vücuduna 44bin dakikalık yük binen James hala adeta bir tank gibi. Bu sezon ligde henüz hiç maç kaçırmayan James 82 maçın tamamını kariyerinde ilk defa 33 yaşında oynamak üzere. James’in hala ligin en atletik ve en güçlü oyuncularından biri olmasını sadece genetik piyangoyla açıklayamayız. James’in yakın arkadaşı Maverick Carter’ın birkaç gün önce yaptığı açıklamaya göre Lebron yılda vücudunu sağlıklı tutmak için ortalama 1.5 milyon dolar harcıyor. Basketbolun sadece sahada oynanmadığının en büyük kanıtlarından birisi bu. 15 yıl içinde bir basketbolcunun kazanabileceği her şeyi kazanmış, sayılamayacak kadar rekor kırmış olmasına rağmen en ufak bir doygunluk belirtisi göstermiyor. Kendi vücudunu bu kadar özverili korumaya çalışan Lebron’u izlerken bazen sonsuza kadar bu seviyede oynayacakmış gibi hissediyorsunuz. Seviyesinden bahsetmişken istatistiklerini anmazsam olmaz; bu sezon oynadığı 74 maçta 27.4 sayı, 8.6 ribaunt, 9.1 asist ortalamalarını tutturan James aynı zamanda saha içinden %54le şut atıyor. Devamlılık dendiğinde adı ilk anılan isim her zaman Kareem olmuştur fakat Kareem bile ligde 15. sezonunu geçirirken ligin en iyi oyuncusu olarak anılmıyordu. Lebron ne zaman bu unvanı başkasına kaptıracak bilinmez ama maçlarını izlediğinizde bu unvanı kaptırmaya hiç niyeti olmadığını görüyorsunuz.

Yüzük sayısı

Elbette şampiyonluk tek başına bir oyuncunun kazanabileceği bir başarı değil. Yine de eğer tarihin en iyi oyuncusu olarak anılmak istiyorsanız şampiyonluk yaşamış olmanız gerektiği bir gerçek. Kral Malone, Charles Barkley gibi çok özel oyuncuların kariyerlerinde şampiyonluk yaşamamış olmaları büyük bir negatif olarak görülüyor. Michael Jordan’ın oynadığı altı finalin altısını da kazanmış olması tarihin en iyi oyuncusu unvanını kazanmasının başlıca sebeplerinden biri. Buna karşılık Lebron James oynadığı 8 NBA finalinin sadece 3 tanesini kazanabildi. 3-5 olan finaller rekoru onun bu yarıştaki belki de en zayıf noktası. Lebron James’in tarihin en iyi oyuncusu olarak anılması için kimileri 3 şampiyonluk sayısını yeterli buluyor. Kimileri ise onu bu konu ve kaybettiği finaller üzerinden eleştiriyor. 7 sezondur NBA finallerinde boy gösteren Lebron James’in kariyerini kaç yüzükle noktalayacağı büyük merak konusu.  James bu konudaki övgüleri ya da eleştirileri pek umursamadığını ve tek amacının olabildiğince şampiyonluk kazanmak olduğunu birçok kez belirtti. Kariyerinin artık son aşamalarına doğru yol alan Lebron James tüm azmiyle şampiyonluk ya da şampiyonluklar kovalamaya devam edecek.

Konu basketbol olunca net kararlar vermek net konuşmalar yapmak pek mümkün değil. O yüzden tarihin en iyi basketbolcusunun kim olduğu konusunda tartışmalar bu spor oynandığı müddetçe devam edecek. Fakat Lebron James’in tarihin en özel ve en önemli oyuncularından biri olduğu konusunda artık herkes hemfikir. Akron’da 16 yaşında yalnız yaşayan bir kadının çocuğu olarak dünyaya gelen, zorlu bir çocukluk dönemi geçiren James’in hayat hikayesine bakınca ona sempati beslememek çok zor. İçine doğduğu zorlu koşullara yenik düşmeyen, kendi emekleriyle tarihin en iyi basketbolcularından birine dönüşen James’in hikayesi herkese ilham vermeye devam edecek.

Leave a Reply