YazarGünce Demirci

“Bir Düşün”: Lin Pesto ile Söyleştik

Kimin aklına gelirdi ki ayan olanları pinhan bir şekilde nişanını bırakarak kulaklara kazımak. Aslında çok da uzakta aramamak gerek. Karşınızda dillere pelesenk olmuş şarkıları kendi tarzında yorumlayarak yeniden gündeme getiren Lin Pesto… Daha dinlemediyseniz, arkadaşlarınıza “bakın ne buldum” diye böbürlenmekten çok uzaksınız demektir. Dikkat bağımlılık yapabilir! Keyifli okumalar.   Ankara’da yaşadığınızı varsayarak şehrin pusundan ara
Devamı

Elveda Son Demci

İstanbul, göz kamaştıran pullarıyla yüzgeçlerini çırparak meleyenlere derya-yi bigeran. Kalbi deniz gibi geniş olanlara kapılarını açan Çiçek Pasajı’nın dili olsa da konuşsa… Anason kokan sofralar, aslan ile kuzunun karşılaşmasına sahne olacak da acaba aslan, kuzuyu misafir edecek mi? Şişede durduğu gibi durmuyorsa eğer, kimler oltaya düşecek? Adabı vardır derler içkiyi içmenin, içeceği içmenin değil. Mesela
Devamı

Gabarala Mabarala

Üçüncü anons duyulur. Oyunumuz başlamak üzeredir. Lütfen cep telefonlarınızı oyun çıkışında açmayı unutmayın. Geriye dönüp baktığında… Meraklı gözlem. Ne yüksekte ne ileride her şey ortada. Çepeçevre sar etrafını, bir çember oluştur. Havada kahkahalar uçuşsun, tipler yansıtsın rolleri ancak o zaman bir daire. Metne ne hacet… Ezber bozan bir oyunun seyri doğacından kaynaklıysa başımızın üstünde yeri
Devamı

Filler Tepişir Çimen’ler Ezilir

Meydana gelecek olanı önceden hisset. Cezalandır Zeus’u. Bilgi’nin ateşini çal ve korkunç bir ceza al. Balçıktan yaratılmış insanlardan uzaklaştırılan ateşi, tanrılardan kaçır, insanlara ver. Başkaldırış. Dağa zincirlenip, kartallar tarafından ciğerin yendiğinde sonsuz bir işkenceye maruz kaldığını bile bile sakin kal. Prometheus değil misin sen? İnsanlar, koruyup büyütecektir bilgi ateşini (?) Adına yakışır bir şekilde hiss-i
Devamı

Bakırköy Emraz-ı Akliye ve Asabiye Hastanesi’nde ‘Saygı’

Ölüm, makûs talihi yener mi? Başlarına konmayan kuş, yaver de gitmemişti.  Şeytanın bacağını alçıya almışlar. Yek-i Dü. Şaşırtmadı, yine üç yapraklı yonca. Bir yaprak daha olsaydı… Aha, böcek. Uğursuz. yedTi  filden biri çıktı, kaç kaldı? Boncuğunu takmayı mı unutmuşlardı? Bakırköy Emraz-ı Akliye ve Asabiye Hastanesi’nden Kimsesizler Mezarlığı’na… Haydi Rast Gele! Paul Gaugin, Amedeo Modigliani, Paul
Devamı

Spak Üç Çay Çek Bize, Demli Olsun!

  “İyi insan olmanın da, hoş görünün de, sevmenin de sermayesi bedava. Sevin lan birbirinizi!”   Sıcak bu, daha soğumamış. Bir şey yapmalı! Para koy üstüne, çabuk soğur. Ee, deve var, deve murattır, kısmettir, iç hatta, şifadır. Aman dikkat et kem gözlü biri var. Patlatıyorum. Gözü olanın gözü çıksın. Bak, bak görüyor musun? Haneye ay doğmuş.
Devamı

Asaf Hatıratı

Bakmak ve görmek. Gözünden düşenler, düşüşler ve düşler. Gerçekler, gereklilikler, istekler ve tutku. Yaşananlar, yaşatılanlar ve biz dünyalılar. Gösterilenler ve görülenler. Gözüm acıyor anne, üf’leyebilir misin? Çay bahçelerinde masalara kazınmış, sokak duvarlarına boyanmış, birinin gönlünü kazanmak için atılmış, sosyal medyada paylaşılmış, eskimeyen eskitilmeyen, etkileyen etkilenilen, insanı barındıran, etken ve edilgenliğiyle iz bırakan ifadeler, tek bir
Devamı

Nefes-i Muhyiddin Abdal

İmdat! Kurtarın bizi. Soluk al soluk ver. Teneffüs. Ve böyle başladı yolculuk. Bir kıvılcım… Yolun sonu “ve yanan mum biter soğur cehennem bile”. 15. yüzyılın sonu 16. yüzyılın başları, Muhyiddin Abdal nefes olacaktır insan nedir bilmek isteyenlere. Bir solukta anlatacaktır özelliklerini. Yıl 2013; İlk Şarkılar Albümü, İnsan İnsan bestesi ile Fazıl Say, şiir Muhyiddin Abdal,
Devamı

Muhayyer Kürdî Makamı, Sofyan Usûlü Kokoreççi Meyhaneleri

Yıl 1890… Asteri, Rum bir kaptandır. Rivayete göre İstanbul’da yaşayan bir kadına âşık oluverir ve onunla evlenmek için şartını kabul eder. Artık kaptanlık yapmayacak, karaya demir atacaktır. Yelkenler fora, istikamet Balat. Asteri, meyhanede dümen tutacaktır artık. Adını da Agora koyacaktır. Kemal Sunal, Şaban rolüyle buraya uğrayıp şarap içecek; Sadri Alışık, “Agora Meyhanesi” adlı filmde oynayacak;
Devamı

Ölübaş Pervane

Tatlı rüyalar. Siyahlara bürünmek gerek bazen. Biri için siyah giymek, gecenin zifiri karanlığını ve soğukluğunu üstünde taşımak. Simsiyah olmak, matemin duygusunu yaşatabilmek için. Hüznü dışarıya yansıtmak amacıyla belki de. Siyah giyerek geride kalanlara güneş toplamak isteyenler de olabilir. Gayesini bilmeyerek giydiğimiz siyahlar, herkesin o gün o anda büründüğü siyahlar. Cenaze siyahını taşıyan yüreğin toprak karanlığına
Devamı

Ruhun Su Hali

Haydi Abbas vakit tamam! Tek mi duble mi? Buz gibi şişeden çevrilerek uzun, ince, pürüzsüz ve saydam kadehlere dökülür. İsteğe göre ardından su ve buz koyulur. Dudak payı da bırakıldıktan sonra kadehler tokuşturulur. Yudum yudum içilir dostların eşliğinde. Tamamlayıcıları ve anımsatıcıları vardır. Zeki Müren’dir başı çeken, kavun, balık, mezeler… İşte karşınızda çilingir sofrasının vazgeçilmezi, damaklarda
Devamı

Bir Ses için Beş Çeşitleme

Karanlığın oluşturduğu resme kilitlenip umarsızlaşmıştı. Kesin olamazdı rüyaların kurduğu umut. Kurgu olmasına rağmen kafası uğuldamıştı. Kargalar ona rüzgârla kıyıdan uçuşuyordu. Ki o rastladığı kaygıyı unutmamıştı. Bir şey, birçok şekilde ifade edilebilir. Müzikle, resimle, yazıyla… Hepsini içeren bir metinle karşılaşmak ise hayret uyandırıcı olsa gerek.  Okunduğunda, duyulduğunda ya da görüldüğünde anlamlandırmak için bambaşka çözüm yollarına başvurulacak
Devamı

Bir Müzayede Bahsi: La Migliore Offerta

Şaşaalı bir anlatımın ve genelde çok geçmiş dönemlere ait şaheserlerin ve şahıs eserlerinin getirilmesinin ardından teklifler başlar. (Bu kısım biraz baş döndürücü olabilir zira Bruce Lee’nin hareketleri kadar hızlı, Muhteşem Süleyman’ın lakabına uygun olacak derecede ihtişamlı okunmalıdır.) Arkadaki hanımefendi… Bayım sizi gördüm. Telefondaki beyden yeni bir teklif… Mavi kürklü kadın elini kaldırdı. Yok mu başka
Devamı

Bir Psikoloğun Sanat Terapisi

Merhaba… Buyurun, şuraya oturabilirsiniz. Rahatlayın öyle başlayalım. Sorununuz nedir? Çocukluğunuza dönelim. Saf gerçeği mi bulmaya çalışsak? Ya da bunun  üstündeki bir gerçeği mi? Fiziksel dünyanın kurallarını rahatsız etmekle başlayabiliriz. Yıkın efendim. Yıkın yerçekimini. Alışıldık renkleri değiştirin. Tepenin kulakları ve gözleri olsun. Şemsiyeyle denize açılabilelim. Şamdandan kanatlarımızı takıp uçalım. Uyanabilirsin. Ve şimdi çok farklı bir dünyadasın.
Devamı

Afrika’nın Zılgıtı

Fısıltı, sükût ve sessizlik… Dünyayı duyamıyorum. Yüzünü avuçlarının arasına almış. Gök, kan kırmızısı… Arkada iki kişi var. Gözleri yuvalarından fırlayacakmış gibi bakan biri. Ağzı hafifçe aralanmış sanki karşısında ürkütücü bir şey görmüş gibi. Aaaaaaaaaah! Edvard Munch’ın meşhur tablosu Çığlık namı diğer Boğuntu… Namık Kemal’in şiiri Vaveyla’da vatan uğruna boğulmak… Haykırtı, feryat figan ve çığlık… Duyulmayan
Devamı

Yarım Kadın Oyunları: Medea

Tohumların toprakla buluştuğu ılıman bir havada yapraklar filizlenirken çiçekler de kendini göstermeye başlar. Sonbahara doğru meyveler olgunlaşır.  Zıplayıp elini uzattığında ağaçtan bir elma koparıp ikiye bölüp diğerini de arkadaşınla paylaşırsan buna yarım elma denir. Ayın evreleri gözlemlenirse benzer bir durumla karşılaşılır. Yeni Ay’dan sonra ay hilal şeklini alır. Bir sonraki evrede artık ayın sadece yarısı
Devamı

Acılı Lahmacun Tragedyası

Sayın bayan dursanıza gözünüze kuş kaçmış Tarif edilemez bir acı var mıdır? Mesela bir dert lahmacunun acısına eşdeğer midir? Paprika kadar veya isotun o ağız yakan tadı kadar acıtır mı insanı kederleri? E bir deneyelim. Öncelikle hamuru için bir kaba un haricindeki malzemeleri boşaltalım. Yavaş yavaş karıştıralım. İnsanın içine akıttıklarının yavaş yavaş kafasını karıştırması gibi
Devamı

Geri İleri

Çimlere uzanmıştım. Başımı kaldırdım. Ne görüyordum?  Pembe bir bizon muydu o? Hayır, hayır sanırım elindeki pamuk şekeri birbirine fırlatan ağaçlar. Vazgeçtim, balon şişiren ejderhalar. Ya da… Çocukluğumuzda neler yaşadığımızı kaçımız hatırlayabiliyoruz? Ya da kaçımız durduğumuz yerin gerisine dönüp bakıyoruz? Richard Linklater’in Çocukluk adlı filmi, küçüklük anılarımın tekrardan canlanmasını sağladı. Dışarı çıkıp oyun oynamak belki de
Devamı