YazarAyşenur Ateş

THE WITCHER 2.SEZON

Uzun bir aradan sonra tam diziyi unutmuşken yeni sezonu gelenlerde bu ay The Witcher vardı. Dizinin ilk sezonunu pek hatırlamamakla birlikte beğendiysem de bu sezon karakterlerin geçmişlerini ve gelişimlerini görebildiğimiz için daha çok hoşuma gitti. Geralt’ın kışı geçirmek ve Ciri’nin güçlerini anlayabilmek için onu çocukken yaşayıp eğitim gördüğü yere götürmesiyle kitapları okumamış olan izleyiciler (ben)
Devamı

LITTLE WOMEN: SEVMEK YA DA SEVİLMEK

2019 yapımı Little Women hem oyuncuları hem de çoğu filmde ve romanda görmeye pek alışık olmadığımız gerçeklikleri göz önüne sermesiyle sevdiğim filmler arasında çoktan yerini almıştı. Ben de filmin atmosferine çok yakışan bir kış yaşanırken Little Women’ı geçenlerde tekrar izledim ve ilk izlenimlerimle şu anki izlenimlerim arasında kimi farklar oluşmuşsa da bir kez daha karakterlere
Devamı

SPENCER, LOCKE & KEY, HÜRRİYET GÖSTERİ

Benim için Kasım ayı battaniyemi ve sıcak çikolatamı alıp güzel bir film veya dizi eşliğinde sakin geçirdiğim akşamlar demektir. En azından bu seneye kadar böyleydi, bu sene 1.sınıf olarak Kasım ayına baktığımda görebildiğim tek şey midtermlere çalıştığım hafta içleri ve midtermlerden oluşan haftasonları oldu. Ayın başında hiçbir şey okumadan veya izlemeden tam bir telaş içinde
Devamı

DUNE: FİLM vs KİTAP

Ekim ayında vizyona giren filmler arasında duyuruluşundan beri sabırsızlıkla beklediğim “Dune” da vardı. Çok sevdiğim bu uzun soluklu serinin sinemaya nasıl uyarlanacağı benim için ayrı bir merak konusuydu. Bunun sebebiyse Frank Herbert’in sadece bir bilimkurgu veya distopya yazmış olması değil; felsefi, dini ve politik ögeler ve alt metinlerle yoğrulmuş bir evren çizmiş olmasıydı. Özellikle kurumlar ve kuruluşların tüm detayları ve gerçeklikleriyle sunulmuş olması ve her bir karakterin kişiliklerinin sebep-sonuç ilişkileriyle doğal seyrinde anlatılması Dune evrenini gerçeklik zeminine oturtan unsurlardandı.
Devamı

MUSTAFA ÖZEL: ROMAN DİLİYLE İKTİSAT

“Bilim soneki düşünceye itibar kazandırıyorsa ve Marx, Weber ve Durkheim’ın eserlerine toplumbilim diyorsak; Balzac, Dickens ve Tanpınar’ın yazdıklarına da romanbilim demeliyiz. İki grup da birey ve toplumu anlamaya çalışıyor, üstelik ikincilerin bir de ruhu var!” Mustafa Özel Roman okumayı hep çok sevmişimdir. Dünyayı değiştirmiş, kimi zaman yerinden oynatmış fikirleri soğuk terimler ve kanıtlarla örülü eserlerden
Devamı

AHMET MURAT İLE SEVİNÇ ÇOKUM SÖYLEŞİSİ’NDEN NOTLAR

Geçenlerde TRT2’de Ahmet Murat İle Edebiyat Söyleşileri programında Sevinç Çokum’un ağırlandığı bölümü izleme şansım olmuştu. Sevinç Çokum’un okuduğum ilk romanı olan Hilal Görününce yazarla tanışmama vesile olup da o destansı akışıyla hayranlık yarattığı kadar, kimi yazarların dedikleri üzere edebiyatımızın gerektiği kadar üzerinde çalışılmamış bir coğrafyasına karşı da büyük bir ilgi uyandırdı içimde. Kırım ve Tatar
Devamı

KUĞU BOYNU VE BİRKAÇ ŞEY DAHA

Üç ana bölümü var öykümüzün: Başlangıç, Dönüş, Başlangıç. Akrebin mi tam turu yoksa yelkovanın mı? Sanırım her ikisi de ikinci derece öneme sahipti. Asıl hikaye mekanizmadaydı, saatin atan kalbinde; insanın en derin hislerinde, yaşamın kaotik düzeninde ve Kuğu Boynu’nda.
Devamı