Hayatın ne zaman ve nasıl başladığı hepimiz için önemini kaybetmeyen büyük bir soru. Bu soruya önerilen yanıtlar arasında jeologlardan gelen cevapların sayısı günbegün artmakta. Geçtiğimiz günlerde Nature Geoscience’ta yayınlanan bir makalede 4,4 milyar yaşında bir zirkonyum kristalinin keşfedildiği açıklandı. Dünya ise 4,5 milyar yaşında. Heyecan verici, değil mi?
Bilim insanları tarafından – kesinliğinden şüphe edildiği için – iki farklı teste tabi tutulan zirkonyum kristalinin – görüş birliğiyle – 4,4 milyar yaşında olduğu sonucuna varıldı.
Batı Avustralya’daki bir çiftlikte bulunan bir taştan çıkarılan zirkonyum kristali 4,4 milyar yaşında. Keşfedilen kristal, yerkabuğunu oluşturduğu bilinen en eski materyal olma özelliğini önceki kristallerden alarak birinci dereceden önemli bir kristal haline büründü.
Her ne kadar minik bir kristal parçası da olsa bu madde Dünya’nın – keşfedilen – en eski parçası. 2001 yılında Batı Avustralya’nın Jack Hills bölgesinden çıkartılan kristal, önemine oranla oldukça küçük. 200 mikrona 400 mikron boyutundaki kristal, insan saçının sadece iki katı kalınlığında.
Nature Geoscience isimli bilimsel dergide yayınlanan çalışma, Batı Avustrulya’nın Jack Hills bölgesinde bulunan mikroskobik zirkonyum kristalinin 4,4 milyar yıl önce kristalleştiğini onaylıyor. 1990’lı yıllarda yine Batı Avustralya’da keşfedilen zirkonyum kristallerinin yaşları ise 4,2 ile 4,3 milyar yıl arasında değişmekteydi.
Wisconsin-Madison Üniversitesi’nde jeoloji profesörü olan John Valley – keşfin yardımıyla – yeni doğmuş Dünya’nın daha önceleri düşünüldüğü kadar sert koşullara sahip olmadığı görüşünde. Kristalin Dünya’nın nasıl soğuyup yaşanabilir hale geldiğine dair görüşlerini onayladığını da ekleyen Profesör Valley, zirkonyum kristalinin incelenmesinin Dünya’nın ilk oluşumu sırasında yerkabuğunun nasıl oluştuğuna dair sorularını cevapladığını – ve cevaplamaya devam edeceğini – belirtiyor. Ayrıca bu yolla başka yaşanabilir gezegenlerin nasıl oluşabileceğine dair de fikir sahibi olabileceklerini belirten Valley, araştırmaların çizgisinin genişleyeceği yönünde sinyaller veriyor.
Profesör Valley’e göre çalışma yeni doğmuş Dünya’nın düşünülenden daha soğuk olduğu teorisini güçlendirmekte. Çalışmaya göre, Dünya 4,3 milyar yıl önce hidrosfere(su küre) çoktan sahip olmuştu, kısa bir süre sonra da hayata gebe. Çalışmanın asıl amacının da bu yönde olduğunu belirten Valley, hayatın ne zaman başladığını daha dar bir tolerans aralığında kestirmeyi planladıklarını ifade ediyor. 4,4 milyar yıl önceye ait zirkonyum kristalinin yardımıyla mikrobik hayatın en azından 4,3 milyar yıl önce başlamış olabileceğini söylüyor. En eski fosil kaydı ise – şimdilik – 3,4 milyar yıllık bir bakteriye ait.
Sayıları daha anlamlı hale getirmek gerekirse:
- Dünya 4,5 milyar yıl önce eriyik taştan bir toptu; ardından yerkabuğu oluştu, yaklaşık 100 milyon yıl sonra.
- Güneş Sistemi yaklaşık 4,6 milyar yıl önce oluştu; bu kristalin yaşına baktığımızda Güneş Sistemi’nin oluşumundan yaklaşık 160 milyon yıl sonra Dünya’nın yerkabuğu oluşuyor, yani Dünya’nın oluşumu Güneş Sistemi’nin oluşumundan sonra yaklaşık 60 milyon yıl sürmüş.
Ve özetle:
- Batı Avustralya’da keşfedilen mikroskobik zirkonyum kristali Dünya’yı oluşturan materyaller arasında bilinen en eski materyal.
- Kristal, bilim insanlarına gezegenimizin patlamadan sonra nasıl soğuduğuna ve yaşanabilir hale geldiğine dair bilgiler sağlamakla kalmayıp gezegenimizde yaşamın ne zaman başladığını da gösterecek.
- Elde edilen bilgiler sonucu diğer gezegenlerin oluşumlarının da incelenerek bu gezegenlerde hayatın oluşma olasılığının – ya da halihazırda oluşmuş olduğu gerçeğinin – tartışılması gündemde. Yeni uzay yolculukları mı planlanmakta acaba?
Son yıllarda hayatımızı radyoyu yeni açanlar içinmiş tadında yaşamıyor muyuz zaten; bu keşif de programın öncesinde neler olduğunu anlayıp programdan zevk almamızı sağlayacak gibi gözüküyor.
[box_light]Kaynaklar[/box_light]
Amerikan Doğal Tarih Müzesi