GazeteBilkent Kampüs Birimi olarak önümüzdeki hafta gerçekleşmesi planlanan öğrenci konseyi seçimlerine aday olan bazı öğrencilerle röportaj yaptık ve kendilerine aşağıda gördüğünüz beş soruyu yazılı bir şekilde ilettik. Röportaj teklifimizi kabul eden adaylar, yazılı bir şekilde cevaplarını bize gönderdiler.
SORU-1: Kendinizi 3 kelime ile tanıtabilir misiniz?
ASAF KAYA (Fizik): “Üç kelime yetmez.”
AYDIN KEREM MÜFTÜOĞLU (Hukuk): Azimli, Güvenilir, Mantıklı
AYKUT AKTUZ (Psikoloji): Hırslı, Yaratıcı, Sosyal
BEYZA ÇETİN (Kentsel Tasarım ve Peyzaj Mimarlığı): Açık fikirli, Yaratıcı
BÜNYAMİN AYDIN (Uluslararası İlişkiler): İnanç, Birliktelik ve Başarı
FAHRİ KARATAŞ (Hukuk): Barok, Canayakın, Enerjik
F. BETÜL GÖĞÜŞ (Amerikan Kültürü ve Edebiyatı): Güler yüzlü, Anlayışlı, Hevesli
İSMAİL HAKKI BAYER (Psikoloji): Tutkulu, Azimli, Güvenilir
MUHAMMEDAMİN BERENSİ (Economics): Honest, Supportive, Self-Confident
NİL DÖŞLÜOĞLU (Endüstri): Sakin, Düzenli, Kedi annesi
SEMA BALAMTEKİN (Hukuk): Çalışkan, Dürüst, İnatçı
SENEM SAFİ (İktisat): Planlı, Enerjik, Duygusal
UMUTCAN KAAN BOZAN (Moleküler Biyoloji ve Genetik): Uyumlu, Pratik, Rahat
SORU-2: Neden aday oldunuz?
ASAF KAYA (Fizik): Öğrencisi olduğum bölümün sorunlarını ve çözüm önerilerimizi yetkililere etkili bir biçimde anlatabileceğime inandığım için aday oldum.
AYDIN KEREM MÜFTÜOĞLU (Hukuk): Okulun sisteminin nasıl işlediğini, hukuk bölümü öğrencilerinin hangi noktalarda zorlandığını ya da yalnız hissettiklerini anlayan biri olarak sesleri, dostları olmak istedim.
AYKUT AKTUZ (Psikoloji): İnsanlarla aram küçüklüğümden beri iyi olmuştur ve iletişim becerilerimin temsilcikte, özellikle idare ve bölüm arkadaşlarım arasında, fark yaratacağını düşünüyorum. Buna ek olarak yakınlarım tarafından problemlerde ve kriz durumlarında soğukkanlı ve çözüm odaklı olduğum söylenir. Bundan dolayı bölüm arkadaşlarımın sıkıntılarında çözümcü ve pratik kararlar alabileceğimi düşünüyorum.
BEYZA ÇETİN (Kentsel Tasarım ve Peyzaj Mimarlığı): Bilkent’in en eski bölümlerinden birisi olan LAUD’a maddi ve manevi olarak gereken önemin gösterilmesi ve okul ile fakülte öğrencileri arasındaki bağın oluşması adına aday oldum.
BÜNYAMİN AYDIN (Uluslararası İlişkiler): Bilkent’in yetiştirdiği dimağlardan biri olarak, bu üniversitenin gelişmesi, ilerlemesi ve nitelikli bir gelecek vaat edebilmesi için hepimizin bir borcu olduğunu düşünüyorum. Dolayısıyla, bölümümü Konsey dahilinde etkin bir şekilde temsil ederek ve taleplerimizi üniversite yönetime iletme noktasında çaba sarf ederek bu amaca en doğru şekilde hizmet edebileceğime inanıyorum.
FAHRİ KARATAŞ (Hukuk): Kampüste hayat kalitemi düşüren, başka türlü uygulansa çok daha rahat yaşayabileceğim birçok uygulama var. Bunu elimden geldiğince değiştirmek istiyorum, önce kendim sonra sizin için.
F. BETÜL GÖĞÜŞ (Amerikan Kültürü ve Edebiyatı): Bölümümü temsil edebilecek güçlü bir karaktere sahip olduğumu düşünüyorum. Ayrıca lisede bana ilham veren Edebiyat öğretmenimin bir gün üniversitede öğrenci temsilciliği yaptığıyla ilgili bir anısını dinlemiştim, o günden beri aklımda böyle bir şeyin hevesi kalmıştı.
İSMAİL HAKKI BAYER (Psikoloji): Bölümümün problemlerini analiz etmekte ve bu problemlere çözüm üretmek için öğrenci-okul iletişimini sağlamakta başarılı olacağıma inanıyorum. Günün sonunda herkesin memnun olduğu ve maksimum verimi aldığı bir bölüm atmosferi yaratmak istiyorum.
MUHAMMEDAMİN BERENSİ (Economics): I found out that our voice and requests regarding various issues are not followed up effectively, so I have decided to become the candidate to use my previous experiences to be the voice of students.
NİL DÖŞLÜOĞLU (Endüstri): Halihazırda okulumuzda aktif bir öğrenci konseyi olmadığından ötürü mevcut sorunlar, potansiyel sıkıntılar ve öğrencilerden gelen kıymetli çözüm önerileri dikkate alınacak bir platform bulmakta güçlük çekiyor. Bu sorunların ve önerilerin masaya yatırılmasında ve bir ses bulmasında katkımın bulunabileceğini düşündüğümden ötürü aday oldum.
SEMA BALAMTEKİN (Hukuk): Aday oldum çünkü fakültemiz öğrencilerinin geleceğini etkileyen “oldubitti” kararların daha demokratik alınması gerektiğini düşünüyorum.
SENEM SAFİ (İktisat): Bana kendimi ve hayattan ne istediğimi bulmamı kolaylaştıran bölümüm, benim gibi başka öğrencilerin de hayal ve hayat yolunu berraklaştırsın ve bulundukları yere her geçen gün daha da ait hissedebilmelerinde ufak da olsa desteğim, emeğim olsun diye aday oldum.
UMUTCAN KAAN BOZAN (Moleküler Biyoloji ve Genetik): Öğrenci konseyinin okulumuzda 2 senedir aktif olmamasını büyük bir eksiklik olarak görüyordum. Okulun ve bölümün sorunlarını daha rahat tartışıp çözebileceğimi düşündüğüm bir ortam olduğu için aday oldum.
SORU-3: Sizce bölümünüzün en büyük sorunu nedir ve bu sorunu çözmek için ne yapmayı planlıyorsunuz?
ASAF KAYA (Fizik): Uluslararası standartlarda eğitim veren bir üniversite lisans öğrencilerine bölümümüzde hâlen mevcut olandan daha fazla alanda giriş düzeyinde de olsa ders imkanı sunmalıdır, ve bu istikrarlı olmalıdır. Fizik Bölümünün en büyük sorununun lisans düzeyinde açılan derslerdeki çeşitliliğin yetersiz olması olduğunu düşünüyorum. Bu problemi çözmek için sorunu yetkililere açmayı hedefliyorum.
AYDIN KEREM MÜFTÜOĞLU (Hukuk): Ders seçilemeyen, alanla alakasız ve öğrencilerimizi yeterince geliştirmeyen ders sistemi bölümümüzdeki en büyük sorundur. Seçmeli ders sayısı ve çeşidi arttırılarak, mevcut zorunlu derslerden bazıları yerine daha fazla seçmeli ders konularak bu sorun rahatça aşılabilir ve öğrencilerimiz danışmanlarının da tavsiyeleri ile kariyerlerini daha da rahat planlayabilir ve parlak kariyerlerine rahatça adım atabilirler.
AYKUT AKTUZ (Psikoloji): Psikoloji çok alt dallara ayrılabilen bir bölüm ve bölümde okuyan herkesin ilgi alanları farklılık gösterebiliyor. Örneğin bilişsel ve nöropsikoloji okulumuzda çok önem kazansa da klinik psikoloji dersleri kısıtlı. Bölüm arkadaşlarımın da isteklerini dikkate alarak farklı klinik dersleri gibi seçmeli olarak derslerin çeşitlendirilmesi gerektiğini düşünüyorum.
BEYZA ÇETİN (Kentsel Tasarım ve Peyzaj Mimarlığı): Bölümümüz de dahil olmak üzere Güzel Sanatlar, Tasarım ve Mimarlık fakültesinde genel olarak en büyük ihtiyaçlardan birisi fakülte içerisinde uygun yerlere kişisel olarak kullanılabilecek kilitli dolaplar konulmasıdır. Bu fakültenin öğrencileri olarak yanımızda sürekli olarak ders materyali (maket, kâğıt, cetvel, mukavva, boya vs.) taşımak özellikle servis kullanan öğrenciler için oldukça zorlayıcı bir süreç haline gelmektedir. Bir 3. Sınıf öğrencisi olarak yıllardır kendim de deneyimlediğim ve çevremde de gördüğüm en çok bahsi geçen problemlerden birisi budur.
BÜNYAMİN AYDIN (Uluslararası İlişkiler): Uluslararası İlişkiler bölümü, son yıllarda sosyal ve akademik anlamda geri kalmış, öğrenci-akademisyen bağlarının zayıflamış olduğu negatif bir iklimin odağında. Bu doğrultuda, İİBF Kulüpler Birliği Uluslararası İlişkiler Komitesi Genel Sekreteri olarak, ulusal çapta, Ankara Gençlik Zirvesi, Uluslararası İlişkiler Zirveleri gibi verimli etkinlikler planlayarak bu bağların güçlenmesini ve bölümümüzün hak ettiği prestije ulaşmasını hedefliyorum.
FAHRİ KARATAŞ (Hukuk): Not Bareminin abartılı yüksek tutulması diyebilirim. Dürüst olmak gerekirse, fakülte temsilcisi kim olursa olsun yapabileceği en etkili şey bu sorunun çok fazla kişiyi etkilediğini rapor edip o rapor doğrultusunda bu barem değişene kadar fakülte yönetiminin “başının etini yemek” olacaktır.
F. BETÜL GÖĞÜŞ (Amerikan Kültürü ve Edebiyatı): Erasmus programı kapsamında yapılan anlaşmaların yetersizliği en büyük sorunlardan bir tanesi. Çok fazla seçeneğimiz yok ve bize sunulan okullar da bölümümüz bağlamında zayıf kalıyor. Okul yönetimine bunu ilettiğimiz ve yeterince ısrarcı olduğumuz sürece kolaylıkla çözüleceğini düşünüyorum.
İSMAİL HAKKI BAYER (Psikoloji): Psikoloji bölümünün en büyük sorunu müfredattaki aksamalar ve yetersizlikler. İlk iş olarak Bilkent öğrencilerinde yerleşmiş “uğraşsak da olmaz” algısını kırmaya çalışıp öğrencilerin şikayetleri ve istekleri üstüne dilekçeler döndüreceğim. Bu şikayetleri ve istekleri sözel ve yazılı olarak bölüm asistanlığına iletip bazı derslerin içeriklerinde, kitap tercihlerinde, öğretmen ve asistan sayısında değişiklikler yapılmasını teşvik ederken farklı psikoloji alanlarından (özellikle klinik) dersler açılmasını sağlayacağım.
MUHAMMEDAMİN BERENSİ (Economics): The biggest issue in Economics department is regarding curriculum and internships. Department should be more flexibel in terms of internships and also support students in terms of finding relevante vacancis. Moreover, there should be more practical courses for those who are not intrested in academia.
NİL DÖŞLÜOĞLU (Endüstri): Sadece bölümümün değil, aslında tüm üniversitemizin bence en büyük sorunu istediğimiz gibi sosyalleşmemizin önünde çok fazla engel olması. Konseyle birlikte bu engelleri kaldırabileceğimize inanıyorum.
SEMA BALAMTEKİN (Hukuk): Bölümümüzdeki en büyük sorun yukarıda bahsettiğim gibi birtakım kararların aniden alınması ve öğrencilerin adapte olmakta zorlanması örneğin geçen sene alınan not baremi kararı. Bu sorunu çözmek için ilk atacağım adım bölüm temsilcisi olarak öğrencileri idarenin aktivitelerine dahil etmek. Bu bir oylama, anket vs. düzenlemek olur veyahut konuşarak olabildiğince çok kişinin fikrini almak olabilir.
SENEM SAFİ (İktisat): Ders programımızın sadece akademik kariyer isteyenlere değil, özel sektör ve kamuda çalışmak isteyenlere de göre tekrardan bir değişime gitmesi için çabalayacağım. Örneğin İşletme bölümünden bazı dersleri (Finans ve Muhasebe vb.) kotaları kısıtlı olduğu için alamayabiliyoruz, İktisat öğrencilerine özel kota açtırmak için çalışacağım. Ayrıca zorunlu stajı uzaktan yapamama durumu bizi bu sene bir hayli zorladı. Çok iyi firmalardan kabul almamıza rağmen bölüm; hibrit veya uzaktan staj yapmaya izin vermediği için bazı önde gelen firmalara, özellikle bankalara “hayır” demek durumunda kaldık. Zorunlu staj işlerinin daha sürtünmesiz ilerlemesi için bölüm öğrencilerinin isteklerini ve şikayetlerini yönetime aktarıp yaşadığımız sorunu çözüme kavuşturmak istiyorum.
UMUTCAN KAAN BOZAN (Moleküler Biyoloji ve Genetik): Derslerin genel işleyişi aslında. Seçmeli derslerin yetersizliği, işlenen derslerin müfredatının uyumsuzluğu gibi genel bir sorun var. Çözümüm ise öğrencilerin fikirlerini alıp bölümün yönetimiyle bunları tartışmak olacak.
SORU-4: Sizce okulumuzun en büyük sorunu nedir ve bu sorunu nasıl çözmeyi düşünüyorsunuz?
ASAF KAYA (Fizik): Sosyal imkânlarımızın yetersiz olduğu kanaatindeyim. Diğer öğrenciler ile istişare edip edindiğim genel fikirleri diğer temsilcilere ve üniversite yönetimine ileterek farkındalık oluşturmayı düşünüyorum.
AYDIN KEREM MÜFTÜOĞLU (Hukuk): Sigara alanları demek isterdim ancak okulumuz bu konuda geri adım atacak gibi değil kaç kere rektörlükle görüştüm. Bu yüzden şu an en çok çözülmesi gereken konu toplu taşıma meselesidir. Sayısı az, saat aralıkları çok olan ve gitmemiz gereken yerlere bizleri götüremeyen ring sistemi, Ulaşım Ofisi ile koordinasyonlu olarak yapacağım çalışma ile rahatça çözülecektir.
AYKUT AKTUZ (Psikoloji): Okulumuzun en büyük sorunu öğrencilerin belli konularda çokça kısıtlanmasıdır bana kalırsa. Bilkent akademik takvimi ve iş yükü göz önüne alındığında diğer üniversitelere kıyasla zor bir okul olduğu için sosyal ve kişisel tercihlerine kadar giden birtakım kısıtlamalar öğrencilerin okul hayatını daha da zorlaştırıyor. Bu yüzden idareyle, bu tarz konularda öğrencilerin sınırlandırılmaması ve akademik zorluğu dengeleyebilecek yaptırımların uygulanması için konuşmayı planlıyorum.
BEYZA ÇETİN (Kentsel Tasarım ve Peyzaj Mimarlığı): Tasarımsal olarak aldığımız eğitim sürecinin de etkisiyle Bilkent Üniversitesi’nde fark etmiş olduğum en büyük sorunlardan birisi, potansiyel olmasına rağmen fakülte içleri ve dışlarında öğrencilerin oturabileceği, vakit geçirebileceği, yemek yiyebileceği yeterli alan tahsis edilmemiş olmasıdır. Elbette kampüs sınırları içerisinde birçok kafe, restoran gibi seçenek mevcut; fakat özellikle kış aylarında açık alanda geçirilen vaktin kısıtlanmasından dolayı iç mekanlarda geçirilecek ders arası, ders sonrası vakitlerin daha kaliteli hale gelebileceğine inanıyorum.
BÜNYAMİN AYDIN (Uluslararası İlişkiler): Mücadele edilmesi gereken yasakları akılda tutarak, okulumuzda düzenlenen Kariyer Fuarlarının deyim yerindeyse hiçbir işlevi olmadığına inananlardanım. Öğrenci topluluklarının yer almadığı bir Kariyer Fuarı, geçtiğimiz sene yaşandığı üzere, katılımın çok düşük olduğu ve iş imkanları anlamında somut bir katkısının olmadığı bir atmosfere bürünüyor. Bölüm temsilcisi olarak, Bilkent Üniversitesi’nin en aktif topluluklarının bünyesinde barındığı bir Organizasyon Komisyonu oluşturarak öğrencilerin paydaşı olduğu bir Kariyer Fuarı süreci yaratmanın, kariyer hedeflerimize ulaşmamız noktasında çok önemli bir rol oynadığını düşünüyorum.
FAHRİ KARATAŞ (Hukuk): En büyük sorunumuz kampüs hayatının gitgide sönükleşmesi. Ortaçağ Katolik Üniversitelerinde bile insanların toplanıp bir şeyler yapabileceği daha çok alan vardır. Sigara yasakları da pastanın üstündeki çilek oldu tabi.
F. BETÜL GÖĞÜŞ (Amerikan Kültürü ve Edebiyatı): Okulumuzun en büyük sorunu yetersiz kalan ring sayıları. Bu sorunun çözümü ise okul yönetimiyle sağlıklı iletişimden geçiyor.
İSMAİL HAKKI BAYER (Psikoloji): Okulumuzun şu an yurtlar krizinden tutun yemekhane kapasitesine kadar acilen çözülmesi gereken birden fazla sorunu var. Bu sorunların temelinde ise son üç yıldır Bilkent Üniversite Senatosu’nda öğrencilerin sesinin duyulmaması yatmakta. Bu sorunları çözmek için bana düşense öğrencilerin sesini gür bir şekilde duyurmak ve aynı şekilde öğrencilerin sorunlar karşısında ne şekilde hareket etmesi gerektiğini onlara bildirmek olacak.
MUHAMMEDAMİN BERENSİ (Economics): Although Bilkent is really perfect in terms of education, however it is also essential to make out student community stronger. By better supporting student clubs, organising larger events and festivals, and also better connection with other universites’ clubs both inside and outside of Turkey, this issue can be partially solved.
NİL DÖŞLÜOĞLU (Endüstri): Bir üst soruda da belirttiğim gibi kampüs yaşamımız büyük ölçüde kısıtlanıyor ve Bilkent’te hayallerimizdeki gibi cıvıl cıvıl bir kampüs bulamıyoruz. Önümüzdeki yeni dönemde öğrenci konseyini olabildiğince aktif tutarak ve sorunlarla birlikte taleplerin de masaya yatırılmasını sağlayarak kampüsü tekrar bir buluşma noktası haline getirebileceğimize eminim.
SEMA BALAMTEKİN (Hukuk): Okulumuzun en büyük sorunu bence yemekhane ve kafelerdeki yemek fiyatları, yurt imkanları. Aslında bakarsanız en büyük sorunu seçemiyorum çünkü gerçekten okulumuzda çözülmesi gereken büyük sorunlar çok fazla. Bu sorunları çözmek için ilgili idari birimlerle gereken görüşmeleri yapacağım, öğrencilerin düşüncelerini ısrarla ileteceğim.
SENEM SAFİ (İktisat): Üniversitemizin bence en büyük sorunu öğrencilerin mental sağlığına gerekli önemi vermemesi, diyebilirim. Bu durumun en başında devamsızlık politikasının bu kadar katı olması geliyor, öğrencilerin ayağı kırıkken veya halsizlikten ölüyorken derslere gelmeye çabalamasına hepimiz şahit oluyoruzdur. Dersten kalma korkusuyla öğrenciler, hem fiziksel hem mental sağlıklarını tehlikeye atma durumunda kalıyorlar. Bununla beraber devamsızlıktan dolayı bazı şirketlerde dönem içinde staj yapamamak da cabası. Bunun için devamsızlık politikasının biraz daha yumuşatılması teklifiyle yönetime giderek bu durumu çözüme kavuşturmak istiyorum.
UMUTCAN KAAN BOZAN (Moleküler Biyoloji ve Genetik): Okulun en büyük sorunu kesinlikle öğrenci/yönetim bağının olmaması. Öğrenci konseyinin kurulması zaten bunu çözmek için büyük bir adım, ben de öğrencileri mümkün olan en iyi şekilde temsil ederek bu sorunu çözebileceğime inanıyorum.
SORU-5: Seçimi kazandıktan sonra konseyde bölümünüzün sıkıntılarını etkili bir şekilde dile getirip, bu konuların takipçisi olmayı sürdüreceğinize bölümünüz öğrencileri neden güvenmeli?
ASAF KAYA (Fizik): Ülkemizin gözde Fizik bölümlerinden birinin şartlarını iyileştirmeyi elbette istemem bir yana, henüz ikinci sınıf öğrencisiyim. Bu da demek oluyor ki güncel problemlerimizden ve bunların sonuçlarından daha üç uzun yıl boyunca doğrudan etkileneceğim. Herkesin iyiliğini düşünmem bir yana, kendim çekeceğim dertleri de minimuma indirmek için problemlerimizin peşini bırakmamam gerekiyor, ve bırakmayacağım.
AYDIN KEREM MÜFTÜOĞLU (Hukuk): Bana arkadaşlarımın güvenmesi için pek çok neden sayabilirim ancak bence en önemlisi kampanya haftasında denk geldiğim her hukuk öğrencisine okulumuzda ve bölümümüzde en çok değiştirmek istedikleri şeyleri sordum ve her dedikleri şeyi de yanımda taşıdığım defterime kelimesi kelimesine not ettim. Bu azimli çalışmam ve okulun sisteminin nasıl işlediği ile ilgili bilgilerim arkadaşlarımın rahatça seçimlerde beni destekleyebilmesini sağlayacaktır.
AYKUT AKTUZ (Psikoloji): Temsilci olmamın en büyük sebebi bahsettiğim sorunlar konusunda ilk adımı atabilmek. Bölüm arkadaşlarımın farklı düşüncelerini dinlediğim ve ortak noktada toplayabildiğim bazı sorunları fark ettiğim için sorunları çözeceğine inandığım somut veriler var elimde. Bu veriler doğrultusunda da bölüm olarak aslında belli alanlarda değişim gerçekleştirebileceğimizi düşünüyorum çünkü belirttiğim gibi ben sadece birçok farklı sesin somut bir göstergesiyim ve her frekansta sesi elimden geldiğince temsil etmeye çalışacağım. Dolayısıyla sorunları ve istekleri aslında hep beraber ele alıp fark yaratacağız.
BEYZA ÇETİN (Kentsel Tasarım ve Peyzaj Mimarlığı): Birilerine iyi gelecek bir iş yapmak, ilerlemenin önünde duran bir engeli kaldırmak kişisel olarak beni memnun eden eylemler. Buna ek olarak, anlaşılır, kendini ifade etme ve ikna kabiliyeti yüksek bir kişiliğe sahip olduğum için konseyde oldukça etkili olacağıma inanıyorum. Başladığım işi sonlandırmak amacıyla sizlerin de iş birliği ile üzerine konuşulan her bir sorunun şartlar elverdiğince en iyi şekilde çözüme ulaşması adına gereken eforu sarf edeceğim.
BÜNYAMİN AYDIN (Uluslararası İlişkiler): Eski bir GazeteBilkent Politika Birimi yazarı olarak, her daim, çevremdeki sorunlara karşı hassasiyet gösteren, bilginin ve düşüncenin özgürce dile getirilebilmesini bir hedef olarak benimseyen ve fikir paylaşımını ön plana koyan bir insan oldum. Bölümüm ve üniversitem için mücadele ediyor olmak ve bu amaç çerçevesinde, periyodik toplantılarla, fikrini paylaşmak isteyen herkesi dinleyerek onların Konsey’deki sesi olmak benim için tarif edilemez bir gurur olacak. Bilkent’in ihtiyacı olan çoksesli ve çok kimlikli kültürün oluşması için, her ne olursa olsun, tüm benliğimle bir irade ortaya koyacağım. Sizin de desteğinizle, üniversitemizdeki problemlerin göz ardı edilmesi kültürüne her zaman karşı çıkacağım konusunda tüm Bilkent Üniversitesi öğrencilerini temin eder, birlikteliğimizin ve başarıya olan inancımızın kazanacağı bir 17 Ekim günü dilerim.
FAHRİ KARATAŞ (Hukuk): En önemli nokta, ben halihazırda bu işle ilgileniyorum zaten. Son 3 haftadır ringlerin düzeltilmesi ile ilgili imza toplayanlardan biri bendim, sonrasında o şikayetleri ring koordinatörüne de ben ilettim. Hiçbir arkadaşımın şüphesi olmasın, ortada bir mağduriyet varsa er ya da geç bunu gidermek için elimden geleni yapacağım.
F. BETÜL GÖĞÜŞ (Amerikan Kültürü ve Edebiyatı): Sorumluluk sahibi bir birey olduğumu düşünüyorum. Sağlıklı iletişim kurmak her zaman en büyük önceliğim oldu ve ulaşılabilir bir insanım.
İSMAİL HAKKI BAYER (Psikoloji): Seçimin sonucu ne olursa olsun bölümümün ve okulumun gidişatı her zaman beni yakinen ilgilendirir. Günün sonunda mutlu ve verimli bir ortamda eğitim almak ve sosyal olarak var olmak isterim. Bu verimli ortamı sağlamak içinse psikoloji öğrencilerinin sıkıntılarını dinlemek ve bu konuların takipçisi olmak elzemdir. Bu sebeple temsilci olduğumda okul ve öğrenci iletişimde aktif rol oynayacağım sözü sadece bölümdaşlarıma değil, aynı zamanda kendime verdiğim bir sözdür. Halihazırda bölüm içi meselelerde aktif rol oynamam ve çevremde bir güven algısı yaratmış olmam da bu sözü şu an elimden geldiğince tuttuğumun bir kanıtıdır.
MUHAMMEDAMİN BERENSİ (Economics): In previous semesters, I have shown that I can be an active student in different activities and the same time put my effort effectively for my courses, which shows that they will not contradit each other. Moreover, I have several years of experience in student councils that taught me how to follow up students’ needs and requests. Moreover, based on the result of any responsibilities that I had in the bast, It can be proven that I tried to do my best to achieve the best results.
NİL DÖŞLÜOĞLU (Endüstri): Sosyal hayatımda gerek okul içi gerek ise toplumsal sorunları çözme odaklı birçok kuruluşun aktif üyesiyim. Üyesi bulunduğum kuruluşlarla birlikte belki de sayamayacağım kadar küçük-büyük ölçekte sorunun çözümünde etkim oldu. Kampüs yaşamımız da bu sorunlardan biri, kendime bu konuda oldukça güveniyorum.
SEMA BALAMTEKİN (Hukuk): Bölümümdeki öğrenciler bana bu konuda güvenmeliler çünkü ben dürüst ve çalışkan biriyim. Bununla beraber alabileceğim her tür eleştiriyi kendimi geliştirecek şekilde yaptığım işe uyarlarım. Günlük hayatta da üzerime düşen görevleri pür ciddiyetle elimden gelen en iyi biçimde yerine getiren bir insanım. Bir şikayetini benimle paylaşan insanın sorununu çözmeden asla pes etmem.
SENEM SAFİ (İktisat): Kendime başka birinin perspektifinden baksam “Bu kız her yaştan insanla iletişim kurmayı ve bu iletişimi etkili bir hale getirmeyi biliyor!” derdim. Bölümce geliştirmemiz gereken konuların farkındayım ve bunu yönetime aktarırken çözüme kavuşturmak için elimden geleni yapacağımı, bölümdeki herkesin kendini yaptığı işe ve olduğu yere ait hissetmesini sağlamaya çalışacağımı belirtmek istiyorum. Önerilere, isteklere ve yaşanılan problemlere çözüm aramaya her zaman açığım. Bölümüm için her türlü gelişmenin takipçisi olacağım!
UMUTCAN KAAN BOZAN (Moleküler Biyoloji ve Genetik): Bölümümdeki hemen herkes beni en azından ismen bilir. Düşündüğüm şeyleri tartışmaktan, konuşmaktan asla çekinmem ve her zaman akılcı düşünmeye çalışırım. Bunları sağladığınız zaman zaten güven kendiliğinden gelir, ben de arkadaşlarımın bana bu sebeple güvenebileceğini düşünüyorum.
GazeteBilkent Kampüs Birimi olarak ulaşabildiğimiz kadar öğrenci konseyi adayına ulaştık ve sorularımızı yönelttik. Adaylarımıza sorularımıza cevap verdikleri için teşekkür ediyoruz ve seçimde hepsine başarılar diliyoruz!
