İspanya’nın özerk Katalonya bölgesinin başkenti ve ülkenin ikinci kalabalık şehri olan Barcelona, Fenikeliler ve Kartacalılar tarafından kurulmuş ve Barcino olarak adlandırılmış. Daha sonra M.Ö. 1. yüzyılda Romalıların bölgeye gelip M.S. 3. yüzyılda da Barcelona’yı bölgenin başkenti yapmaları şehrin tarihini derinden etkilemiş. Günümüzde şehrin gotik bölgesi bu Roma kolonisinin bir mirasıdır.
5. yüzyılda Vizigotların eline geçmesiyle şehrin adı Barcinona’ya çevrilmiş. Ardından da 8. Yüzyılda Mağribilerin hakimiyetine girmiş ve 100 yıl boyunca onların kontrolü altında kalmış. Bu durum Frenklerin bölgeyi Mağribilerin elinden alması ve bölgenin kontluklara bölünmesiyle son bulmuş. Bunlar arasında da Barcelona Kontluğu ön plana çıkıp önemini ve gücünü arttırarak Katalonya bölgesini oluşturmuş.
Aragon ve Kastilya Krallıkların birleşmesinden sonra onlara bağlanan Katalonya, bağımsızlığını elde etmek için büyük mücadeleler vermiş. Fakat İspanya ile birleşimin ardından Barcelona önemini giderek kaybetmiş ve Madrid ile ciddi çatışmalar yaşamış.
Sanayi devriminden sonra tekrar önemini kazanan şehir, gücünü arttırmış. Franco döneminde yaşanan sıkıntılara rağmen Franco’dan sonra özerkliğini kazanmış. Bugün İspanya’nın en önemli ve ünlü şehirlerinden bir tanesi olan Barcelona ayrıca 1992 Olimpiyat Oyunları ve 2004 Evrensel Kültür Forumuna ev sahipliği yapmış.
Barcelona’da Kültür, sanat ve mimari açısından sayısız ürünü bulunur. Bir sürü ressamın eserlerinin sergilendiği müzeleri, ünlü mimarların şehre izini bırakan yapıları, tiyatroları, festivalleri, eğlenceleri, geniş bir yemek kültürünü barındırır.
Sagrada Familia
Dünyaca ünlü İspanyol-Katalan mimar Antoni Gaudi’nin şaheseri olan devasa kilise Barcelona’nın belki de en önemli sembolüdür. 1882 yılında bir başka mimar tarafından projesi başlatılan Sagrada Familia daha sonra Gaudi’nin eline teslim edilince, onun dehası ve yaratıcılığı sayesinde şekillenmiş. Gaudi, Art Nouveau ve Gotik tarzlarını karıştırarak bir mimari ve mühendislik harikası olarak yarattığı Sagrada Familia’ya ömrünü adamış fakat buna rağmen bitirememiş. Gaudi 12 Havari, 4 Evanjelist, Bakire Meryem ve Hz. İsa’yı temsil eden 18 kule inşasını planlamış ama gerçekleştirememiş. Sonrasında da, bu planlanan kulelerin bugüne kadar ancak en dıştaki on ikisi inşa edilebilmiş. Geri kalan 6 kulenin ( en ortadaki merkez kule Hz. İsa’yı temsil edecek ve çevresi 4 Evanjelist ve Hz. Meryem ‘e ithaf edilen kulelerle çevrelenecek şekilde) 2026’da bitirilmesi planlandığı için Sagrada Familia bitmeyen kilise olarak da adlandırılmakta. Zengin, canlı ve kapsamlı bir iç tasarıma da sahip olan kilise tam bir görsel harika. Bu sebepten Barcelona’ya gidenler için en önemli durak Sagrada Familia olmalı.
Casa Mila, La Pedrera
UNESCO tarafından Dünya Kültür Mirasları listesine Gaudi’nin eserleri de alınmıştır. Bu eserler arasında yer alan Casa Mila ya da popüler adıyla la Pedrera Pere Mila ve Roser Segimon çifti için Gaudi tarafından yapılmıştır. Kendini dine adayan Gaudi bu evi bir Katolik mezhebi sembolü olarak planlamıştır ama yapım aşamasında bazı resmi engellerle karşılaşmış hatta binayı bırakma kararı bile almıştır. Fakat sonrasında ikna edilmiş ve devam etmiştir. Binanın en göze çarpan özelliği çatısı ve bacaları olmuştur. Baştan sona orijinal bir mimari ve tasarıma sahip olan La Pedrera günümüzde turistlerin en gözde noktalarından biridir.
Park Güell
Eusebi Güell ilk olarak Palau Güell olarak adlandırılacak bir ev yapmasını Gaudi’den istemiş, evin yapımının ardından da ikilinin dostluğu iyice pekişmiştir. Daha sonrasında da dostundan Park Güell’i yapmasını rica etmiştir. Park Güell esasen bir konut sahası olarak tasarlanmış ama bu amaç gerçekleşememiştir. Asıl amacına ulaşılamamış da olsa Park Güell bahçeleri, terasları, patikaları ve parkın girişindeki yapılarıyla müthiş bir kompleks olmakta ve yoğun bir ziyaretçi akımına uğramaktadır.
Picasso Müzesi
Museu Picasso, Picasso’nun sanatının gelişim yıllarında yaptığı eserlerini sunar ve sıra dışı Las Meninas yorumlamasını yansıtan eserlerinin sergilenmesi nedeniyle büyük öneme sahiptir. Müzeyi ziyaret etmek Picasso’yu ve onun Barcelona ile olan ilişkisini anlamanızı ve tabi ki de bu sıra dışı eserleri tanımanızı sağlayacaktır. Üstelik müzenin öğrencilere ücretsiz olması da gençlerin burayı ziyaretini teşvik etmesi bakımından önemli.
Barcelona Katedrali
Catedral de Barcelona üç tane orta sahanlık, bir yarım kubbeden oluşmakta ve Katalan Gotik tarzını yansıtmaktadır. Picasso Müzesi’ne çok yakın olan katedrali de müze ziyaretinizin öncesinde veya sonrasında ziyaret etmek güzel bir fikir olabilir.
Plaza de Katalunya
Katalunya meydanı şehrin kalbi olarak nitelenebilir, eski şehrin ilçelerle buluştuğu bu meydan tam bir merkez. Mimari yapılar, tiyatrolar, mağazalar, kafeler, restoranlar, ulaşım ağları, finans merkezleri burada. Havaalanına indiğinizde eğer şehre taksi veya özel aracınızla gitmeyi tercih etmezseniz, buradan kalkan servislerle de bu meydana gelmeniz mümkün.
Passeig de Gràcia
Gràcia Caddesi Katalunya meydanına açılan ünlü bir caddedir. Barcelona’nın hatta İspanya’nın en pahalı caddesi olarak bilinir. Cadde üzerindeki ünlü restoranlar ve mağazalar yüksek bütçeli turistler için ilgi odağıdır. Ayrıca Casa Mila gibi birçok ünlü yapı bu cadde üstündedir.
La Rambla
Barcelona’nın merkezinde uzun bir sokak olan La Rambla her saat kalabalık olup yerli, yabancı herkesin popüler mekânıdır.
Kolomb Heykeli
Kolomb Heykeli La Rambla’nın güney bitişinde deniz kenarında yer alır. Kolomb’un Amerika’ya olan yolculuğu onuruna yapılmıştır. Burada Kolomb eliyle denizi gösterir.
Port Vell
Barcelona’nın en ünlü limanıdır ve Kolomb heykelinin ilerisinde yer alır. Rambla de Mar adlı köprü yoldan geçilerek ulaşılır. Burada ünlü bir alış-veriş merkezi ve akvaryum vardır.
Barceloneta Plajı
Şehrin en eski ve en sevilen plajı Barceloneta’nın 1100 metre uzunluğunda kullanılabilinir kıyı şeridi vardır. Bu alanda bir sürü güneşlenme yeri, spor yerleri, restoran ve kafeler bulunur. Tabi ki denize girmeyi de unutmayın.
Ayrıca şehrin diğer önemli yerleri arasında Parc de la Ciutadella, Montjuic tepesi, Poble Espanyol, Tibidabo, Camp Nou Stadyumu ve Opium Barcelona gece klübü gösterilebilir.
Yemek Önerileri
Tüm İspanya’da olduğu gibi Barcelona’da da meze çeşitleri olan tapas yemenizi öneririm. Katalan mutfağına özgü bir atıştırmalık olan ve domates-zeytinyağının ekmek üzerine sürülmesiyle yapılan pa amb tomaquet de tadabilirsiniz, Sabah kahvaltısında İspanyolların patatesli omleti olan tortilla yerseniz, yanında da sütlü kahve cafe con leche içerseniz memnun kalacağınızı söyleyebilirim. Valensiya mutfağından çıkma olan İspanyol pilavı paella Barcelona’da da güzel yapılır, yani bu yemek de öğle veya akşam yemeği seçenekleriniz arasında olabilir.İçecek tercihinizi de sangria veya cavadan yana kullanabilirsiniz.
Kaynakça:
http://www.tourspain.org/barcelona/history.asp
http://www.sagradafamilia.org/en/
http://www.catedralbcn.org/index.php?option=com_content&view=article&id=24&Itemid=1&lang=en