Kadrolu sorun yazarınız bendeniz Ayberk, bu yazıda da okulda bizzat muzdarip olduğum sıkıntılardan birini dile getireceğim. Okula 2011 döneminde başladım ve şu an son sınıftayım. Bu zamana kadar sırasıyla 91., 60. ve 77. yurtlarda kaldım. Hepsinin ayrı ayrı sıkıntıları vardı aslında. Tahmin ettiğiniz üzere bu yazımda taşlar, yurtlar tarafına doğru gidecek.
91. yurdu zaten bu yurtlarda kalan erkek öğrencilere anlatmama gerek yok. Gerek tuvaletlerinin kokusu, gerek yetersiz mutfakları ve mutfak havalandırmaları gerek üniversiteye yeni gelmiş olup henüz uyum sağlayamamış “sorun” öğrencileriyle sık sık yapılan oda kontrolleriyle 91. yurt zaten çekilmesi zor bir yerdi. Neyse bölüme geçince 60. yurtta yaşamaya başladım. 60. yurt kaldığım diğer yurtlara göre çok daha sakindi. Genel olarak diğer yurtlardan ayrı özerk bir yurt gibi çünkü sizi darlayan yurt görevlileri burada yok.
Fakat bu da şöyle bir sıkıntı yaratıyor ki eğer kapıda kalmışsanız ve oda arkadaşınız uyuyorsa size kapıyı açacak kimse yok. Bir saat insan beklediğimi biliyorum burada. Ayrıca iki kişilik ranzalı odaları o kadar “geniş” ki eğer arkadaşınız giyinmek için dolabın kapağını açarsa odadan çıkmak zorunda hissediyorsunuz kendinizi. Şöyle bir gerinmek mi istediniz? Kollarınızı tamamen açamıyorsunuz biraz uzunsanız. Bir tarafınızda ranza diğer tarafınızda dolap buna engel. Eğer kapı tarafında oturuyorsanız, masanızda geriye doğru yaslanmayı unutun çünkü dolabınız ve masanızın arasında sıkışık bir vaziyette olacaksınız. Ayrıca her katta yetersiz sayıda bulunan tuvalet ve banyolar yüzünden sıra beklemek zorunda kalabilirsiniz.
Gelgelelim 77. yurda. 2 yıldır bu yurtta kalıyorum. 3 kişilik odaları çok geniş. Banyoları ve tuvaletleri genel olarak diğer yurtlara göre çok daha temiz. Değişen tuvalet kağıtları sebebiyle kat kat tuvalet aradığımız olmuyor değil ama. Bu yurttaki genel sıkıntı da yazımın devamında odaklanacağım genel kural. Yurt görevlileri çok ilginç bir şekilde yurtta kalan herkesi tanıyor ve akşam 10’dan sonra başka kimseyi yurda sokmuyor. İşin bu kısmıyla bir sonraki paragrafta ilgileneceğim. Ama genel olarak 77. yurt kaldığım yurtlar arasında en iyi yurt diyebilirim.
Bildiğiniz gibi yurt kurallarımız hakkında birçok şikayet ettiğimiz nokta var. Karma yurt olayından oda içi kurallara kadar birçok konuda konuşuldu, girişimlerde bulunuldu şu ana kadar. Peki karma yurtlardan önce daha büyük bir sorun var bunu biliyor muydunuz? Biz yurtta kalan öğrenciler, hemen bitişikteki başka bir yurtta kalıyor olsak bile akşam 10’dan sonra arkadaşımızın yurduna gidemiyoruz. Bu özellikle 77. yurtta çok katı bir şekilde uygulanan bir kural. Yani bize akşam 10’dan sonra arkadaşlarımızla film seyretmek yasak. Odada ödev yapmak yasak, muhabbet etmek yasak. Çünkü biz Bilkent öğrencileri akşam 10’dan sonra ya kalitesiz ve tekel 76. yurt kantinine gitmek zorundayız, hava sıcak değilse çimlerde zaten oturamayız. Ya da o saatte ayakta ne işimiz var? Uyusak ya…
Bir cuma günü 60. yurtta kalan bir arkadaşımın gece 23.00’te film seyretmek üzere benim odama gelirken “gelemezsin bu saatte buraya ziyaret saati doldu” denilerek geri çevrilmesi kadar saçma bir şey olabilir mi? Hafta sonu arkadaşlarımızla zaman geçirmek için illa mis kokulu(!) Bilka’da ya da son derece rahatsız ortak alanlarda mı kalmamız gerek? Okulun kendi öğrencisine hem de yurtlarında kalan öğrencisine getirdiği bu kuralın mantıklı bir açıklaması var mı? Yani işin sadece eğlence boyutunu da düşünmeyelim, bunun projeleri var, ödevleri var, sınavları var. Eğer oda benim odamsa ve müsaitse ben bu işleri yapmak için kütüphaneye kadar yorulmak zorunda mıyım? Ya da rahatsız ortak çalışma alanlarını kullanmak zorunda mıyım? Zaten bu yaştaki insanların odada kiminle, hangi cinsiyetle ve nasıl yaşayacağına karışabilen yurtlar müdürlüğü, bu uygulamaya nasıl bir açıklama getirebilir ki?