17 Ocak 1944 Paris doğumlu, 60’lı yıllara sesiyle, güzelliğiyle ve şarkılarıyla damgasını vurmuş bir sanatçı: Françoise Hardy Madeleine…
Henüz 17 yaşındayken eline gitarını alıp şarkı söylemeye başlayan Françoise Hardy, 1962’de ‘Françoise Hardy’ adlı ilk stüdyo albümüyle dikkatleri üzerine çekmeyi başarmıştır. Özellikle ‘Tous les garcons et les filles’ isimli parçası, tüm Avrupa’da hit olmuştur. Daha sonra, 1963’te Monako’yu ‘L’amour s’en va’ isimli parçasıyla Eurovision’da temsil edip 5. olmuştur.
Çok dinlenen, çok sevilen parça: ‘Tous les garcons et les filles’
Özellikle ilk çıkış yaptığı senelerdeki tarzıyla Rock’n Roll’u, Sylvie Vartan ve France Gall gibi, temsil eden sanatçılardan biri olarak da görülmüştür. 2010 yılında ‘La Pluie Sans Parapluie’ ve 2012 yılında ‘L’amour Fou’ isimli olgunluk albümleriyle sevenlerini tekrar mutlu etmiştir.
Françoise Hardy 60’lı yıllara damgasını vurmuş derken mübalağa edildiği zannedilmesin, çünkü gerçekten de özellikle ilk iki yılda albümleri ve plakları o kadar fazla satış yapmış ki; Edith Piaf’ın ömrü boyunca sattıklarından bile fazla sayıdaymış. Marc Lavoine ile seslendirdiği ‘Chere Amie’ hala aşıkların dilinde olan bir parça.
O yıllarda birçok ülkenin müzik listelerinin başında kalmayı başaran sanatçı, birçok dilde şarkı seslendirmiştir. Herkesin hala hayranlıkla dinlediği en iyi Almanca parçalardan biri olarak adlandırılan ‘Träume’; bunlardan biri. Aynı zamanda ‘Françoise in Germany’ albümünde Almanca daha pek çok parça seslendirmesinin yanı sıra; İtalyanca, İngilizce, İspanyolca’da da çeşitli şarkıları bulunmakta.
‘Chateau en Suède’ (1963), ‘Une balle au coeur’ (1965), ‘What’s New Pussycat?’ (1966), ‘Masculin-Féminin’ (1966) ve ‘Grand Prix’ (1967) filmlerinde de rol almış olan sanatçının, özellikle Fransa’da hala ünü devam etmekte ve yumuşacık sesiyle aradan 50 yıl geçmiş olmasına rağmen hala dinleyenlerini ilk günkü gibi etkilemekte.
60’lı yılların sadece müzik piyasasını değil, aynı zamanda giyim modasını da belirlemiş olan Hardy, Fransız sanatçılar tarihine de adını altın harflerle yazdırmış bulunmakta.
Dinleyenlerine bugün dahi kadife sesi ve sözlerini kendi yazdığı, masal gibi şarkılarıyla büyük bir müzik ziyafeti yaşatmaya devam eden Françoise Hardy’e sonsuz teşekkürler.
Sanatçının benim en sevdiğim şarkısı da işte bu: ‘Le Temps de L’amour’.