Aslında burada Oscar garantili derken en iyi film Oscarı’nı kastediyorum. Meramımı anlatmak adına kısa bir özet geçmeliyim. 2013 Oscar ödüllerinde en iyi film ödülünü Ben Affleck’in yapıp yönettiği Argo aldı. Bu bir çok insanın tepkisine yol açtığı gibi benim de tepkime yol açtı. Çünkü adaylar arasında belki de Argo’dan daha iyi yapım vardı, benim kanaatim “Life of Pi”nin alacağı yönündeydi, çünkü film hem Ang Lee’nin enfes yönetmenliğini, hem enfes bir senaryoyu, hem güzel oyunculukları hem de çok ileri bir görsel efekt çalışmasını barındırıyordu. Peki neden en iyi film ödülü Life of Pi’ye gitmedi de Argo’ya gitti?
Bunu anlamak tabii ki çok zor değil. Nasıl mı? Çok olmadı daha, 2010 senesinde Akademi yine herkesi şaşırtan bir kararla en iyi film ödülünü o dönemin bomba filmi Avatar’a değil de, The Hurt Locker’a vermişti.
Hatırlarsanız Avatar, 2010 senesinin en çok ses getiren filmi olmuştu. Yönetmenlik enfesti; James Cameron hem yönetmen koltuğunda harikalar yaratmış hem de senaryo olarak yeni bir akım oluşturmuştu, klasik uzaylı filmlerinden farklı olarak, bu sefer insanlar kötü adamı oynuyordu, uzaylılar değil ve insan ırkından birinin uzaylılar safını seçmesi çok ironik bir yaklaşımdı. Senaryonun dışında filmde kullanılan teknoloji herkesi büyülemişti; birincisi üç boyut teknolojisi, ikincisi filmdeki mavi devlerin beyaz perdeye aktarılışları ki bu bir çok sinema eleştirmeni tarafından siyah beyaz televizyondan renkli televizyona geçiş kadar ciddi bir gelişme olarak görüldü.
Ama bütün bunlara rağmen ödül The Hurt Locker’a gitti, Türkiye’de bu filmi 4287 kişi izlemişti o sene, ben de o 4287 kişiden biriydim. Filme diyecek hiç bir şeyim yok, elbette güzel bir filmdi ancak Oscar’ı Avatar’a karşı neden kazandığı belliydi. Çünkü Amerikan askerlerinin Irak’ta yaşadıkları psikolojik çöküntüyü anlatıyordu, Irak işgalinin en ağır eleştirildiği dönemlerden birinde vizyona girdi, hem Amerikan askerlerini o vahşet ortamında (Irak öyle tanıtılıyordu) yaşadıkları bunalımı anlatan bir filmdi (Amerikan askerinin Iraklı bir canlı bombayı kendi canını riske atarak kurtarmaya çalıştığı sahneyi hatırlatmak isterim), hem Irak’ı iğrenç bir bölge olarak gösteriyordu, hem de Irak işgalini eleştiriyordu en can alıcı zamanda. Tabii ki ödülü o almalıydı, bir tarafta tüm zamanların en fazla gişe hasılatını yapan Avatar, bir tarafta Amerikanları cici gösteren, Irak’ı ise bir vahşet ortamı olarak resmeden The Hurt Locker.
İşte Ben Affleck de buradan kıssadan hisse çıkarmış olsa gerek ki aynı yolu izledi The Hurt Locker’ın yönetmeni Kathryne Bigolow ile.
İşte en iyi filmi almak için yapılacaklar listesi;
1-Amerika’yı güzel lanse et, barışçıl, gelişmiş, insancıl şekilde.
2-Namuslu, dürüst, zeki, mütevazi, karizmatik bir Amerikan ajanı yarat, ailesinden çok ülkesini düşünsün, gerektiğinde kendi canını riske atsın.
3-Baş düşmanlarından olan İran’ı berbat bir yer olarak göster. (Filmde İran Ben Affleck’in ağzından şöyle ifade ediliyor; “Worst place you can think of!”)
4-Olabildiğince Amerikan bayrağı göster, her anlamsız sahnede, bazıları İranlı cani(!) insanlar tarafından yakılsın hatta.
İşte bütün bunları yaparsan, en iyi film ödülü garanti Ben Affleck, sonra sahnede bir kaç numara daha yapabilirsin; teşekkür konuşmanda İran’ı yine berbat koşullar altında şeklinde betimleyebilirsin, sonra bir kaç göz yaşı da güzel olur, o ağlama falan iyiydi tuttum! Ama sakin ol artık, bak sahnedesin, ödül elinde, oynamayı bırak!
Ne demek lazım, bu film bence çekilmek için, en iyi film ödülü alınmak için yapılmış, üzülerek izledim seremoniyi, Life of Pi gibi kusursuz bir baş yapıt dururken, İranlıların tümünü canavar olarak resmeden ve sinematografik açıdan da vasatın birazcık üstünde olan bir Argo aldı en iyi film ödülünü.
Öbür tarafta İran ise tabii ki rahatsız bu durumdan, kazananı Michelle Obama’nın açıklaması de cabası.
Onlar senaryonun çarpıtıldığını iddia ediyorlar, ve Argo’ya bir cevap filmi çekeceklerini söylüyorlar, filmin adı ve yönetmeni bile belli, ismi Genelkurmay olacak, yönetmen koltuğunda ise Ataullah Salmanianis oturacak. Bakalım Argo operasyonu İranlıların gözünden nasıl olacak. Şimdiden iyi seyirler.
“And the Oscar goes to……. Argo!!!”