sessiz ve küçük harflerle susuyordu kadın,imagesCAD5ISVW
gece kirpikli gözleri
bir kemanın telleri arasında unutulmuş eski bir şarkıyı mırıldanıyordu.
bir çift hüzün damlasıydı kadının gözleri
düştüğü her yürekte bir şarkıya benzerdi adı
o, sessiz ve küçük harflerle susuyordu.

çatık kaşları vardı hemen yanı başında duran adamın,
hayatla kavgalı geniş omuzları…
annesine yalvaran yaramaz bir çocuk gibi
küçüldükçe küçülüyordu heybeti kadının gece kirpikli gözlerinin gölgesinde
belli ki sevmişti o da bir vakit
kadının saçlarında bir şarkının dağınık rüzgârları kalmıştı.

sessiz ve küçük harflerle susuyordu kadın,
geniş omuzlu adamın nefesi sert sessiz yalnızlıklar taşıyordu.
yükseldikçe anlamsızlaşan sesini
duymuyordu hiç kimseler.
yıllar var ki anıları şimdi kir toz içinde,
büyük bir titizlikle dinledi kadın.
kıpkırmızı yanaklarıyla, onun için üzüldü sonra…
sessiz ve küçük harflerin üzerini örttü dudakları,
elleri dokundu bu kez “koca” adamın omuzlarına,
“üzülme” diyordu susarken kadın,
“ben hep yanındayım.”

erkeğin omuzları büyüdü aniden,
gururu küçülürken çaresizliğiyle doğru orantılı,
“sevmek” diyordu…
“neresinden başlasam afilli bir yanlış…
üzülmez mi gözlerin ey hüznü gönle keder?”

“sen” diyordu gözleri kadının,
“sesli harflerimizi hangi sevdada unuttun?”

“bir gizli mühür,
bir sözsüz şarkı ki;
şimdi duymuyor kimse…
yalnızca sen ve ben…
birleşip bir cümleye bile sığamıyoruz…”

sessiz ve küçük harflerle susuyordu kadın,
incitmemek için
“seni seviyorum” cümlesinin
o en gizli öznesini…
ve gece kirpikli gözleri
bir kemanın telleri arasında unutulmuş eski bir şarkıyı mırıldanıyordu.
Başak Akgün
Ankara/2013

Leave a Reply