Harvard’dan Emmy’ye: Michael Schur Nasıl Başardı?

The Office, The Good Place, Brooklyn 99 gibi bugüne dek yayınlanmış en iyi durum komedisi dizilerinin yazarlığını ve yapımcılığını üstlenen Michael Schur, 27 yaşında Saturday Night Live’daki yazarlığıyla ilk Emmy’sini kazandığında yapımcılığını üstlendiği, IMDB puanı en yüksek durum komedisi olan The Office’in yayınlamasına iki yıl vardı. 2006 yılında The Office için En İyi Komedi Dizisi Ödülü ile ikinci Emmy’sini kazanmış oldu. Aynı dizide Dwight karakterinin kuzeni Mose’u da canlandıran Schur, dokuz sezon boyunca The Office dizisini yapımcısı olarak kariyerine devam etti. The Office’e devam ederken Park and Recreation, sonrasında Brooklyn 99 gibi dizilerle adından söz ettirmeye devam etti.

The Office

Michael Schur, 1997 yılında Harvard Üniversitesinden mezun olduktan sonra kariyerine Amerika’da yayınlanan Saturday Night Live programında yazar olarak başladı.138 bölüm yazarlığını yaptığı Saturday Night Live’daki kariyerine 2004’te son verip 2005 yılında The Office’e odaklandı. The Office, 2001’de, aynı isimle İngiltere’de yayınlanmaya başlayan dizinin Amerika uyarlaması olarak yayın hayatına başlamış oldu. Michael Schur’un yapımcılığını ve yazarlığını üstlendiği Amerikan versiyonunun ilk sezonunun ilk altı bölümü boyunca her hafta izlenmelerinin düşmesi üzerine dizinin, İngiliz versiyonu gibi kısa ömürlü olup olmayacağı konuşuldu. Dizinin yapımcılarından Ben Silverman, ilk altı bölümün sonunda, dizinin iptal edilmemesi için NBC yetkililerini ikna etmeye çalışmış, uğraşları zor da olsa başarıyla sonuçlanmıştı. NBC, dizinin bütçesini yarıya indirse de diziye altı bölümlük daha şans vermişti. Böylece diziye ikinci sezon onayı çıkmış oldu. The Office, aldığı bu ivmeyle ikinci sezon için Emmy ödülüne layık görüldü.The Office, dokuz sezon boyunca seyircisiyle buluşmaya devam etti. Bugün sinema sektörüne yön veren oyunculardan bir kısmıyla bu dizi sayesinde tanıştık. Hala konuştuğumuz ve sosyal medyada adından söz ettiren dizi bu başarısını başta Altın Küre Ödülleri ve Primetime Emmy Ödülleri olarak toplam otuz ödül ile kanıtladı. Michael Schur, The Office’in yapımcılığıyla ilgilenirken 2005 yılında da The Comeback isimli bir dizinin yapımcılığını ve iki bölüm yazarlığını da yaptıktan sonra 2006 yılında Totally Awesome isimli filmin yazarlığını yaptı.

 

Park and Recration

Michael Schur, The Office dizisinin yapımcılığına devam ederken dizinin diğer bir yapımcısı olan Greg Daniels ile yapımcılığını üstlendiği Park and Recreation adlı dizi üzerinde çalışmaya başladı. Dizinin ayrıca iki bölümünün yönetmenliğini ve de yazarlığını yaptı. Park and Recreation ilk olarak The Office’in yan dizisi olarak tasarlansa da sonradan yapımcıları diziyi the Office’ten farklı, kendine özgü bir dizi olarak devam ettirmeye karar verdi. Park and Recreation, yedi sezon boyunca yayın hayatına devam etti.

Brooklyn Nine-Nine

Park and Recreation, 2013 yılında altıncı sezonuyla ekranlara geri dönmeye hazırlanırken Brooklyn Nine-Nine ilk bölümüyle yayın hayatına başladı. Brooklyn Nine-Nine sekiz sezonluk yayın hayatı ve sahip olduğu 8,4 IMDB puanıyla Michael Schur’un The Office’ten sonraki en iyi dizisi olarak adlandırıldı. New York Polis Departmanına yeni bir şef atanmasıyla departmandaki sıradışı dedektiflerin ve memurların iş ve kişisel hayatını konu alan dizide cinsiyet eşitliğinden ırkçılığa bir çok konuya değinilmişti. Brooklyn Nine-Nine başarılı bir şekilde seyircisiyle buluşmaya devam ederken Rashida Jones ile Black Mirror için Nosedive (Dibe Vuruş) bölümünü yazdı.

The Good Place

Michael Schur, 2022 yılında yayınlanan TEDX konuşmasında son on yıldır Etik Felsefesi’ne olan merakından bahsetmiş ve 2016 yılında yapımcılığını ve bir kısmının yönetmen ve yazarlığını yaptığı dizi The Good Place’teki bir Felsefe Profesörü olan Chidi karakteriyle bu ilgisini senaryosuna yansıtmıştı. The Good Place, benim izlediğim en alışılmışın dışında durum komedisiydi. Dizi, bugüne kadar izlediğimiz durum komedileri gibi bir işyerinde veya New York’ta değil ölümden sonraki hayatta Good Place veya Bad Place’te yer alıyor. Başkarakterlerinin; geçimini yalan söyleyerek ilaç satan Eleanor, etik ve ahlak felsefesi professörü olan ve sürekli ikilemde kalıp başına dert açan Chidi, ünlülerle arkadaşlığından sıkça bahseden İngiliz model Tahani Al-Jamil ve Florida’da DJ’lik yapan Jason Mendoza’dan oluşan dizi dört sezonun ardından yayın hayatına veda etti.

Michael Schur, The Good Place’ten sonra Single Parents dizisinde bir bölümünde yönetmenlik ve Rutherford Falls dizisinde yardımcı yapımcı ve yazarlık görevlerini üstlendi.

Michael Schur’un Durum Komedisi İskeleti

Peki Michael Schur’un yaptığı diziler nasıl oluyor da hem bu kadar popülarite kazanıyor hem de uzun ömürlü oluyor? Bu soru için farklı cevaplar verilebilir.

“Durum Komedisi” kültürü, 1947 yılında Mary Kay and Johnny ile seyirciyle buluşmaya başladığından beri belli bir iskelete sahip; belli mekanlar, belli karakterler ve absürd olaylar. Michael Schur’un bu iskelete eklediği The Office’te Michael Scott, Brooklyn Nine-Nine’da Jake Peralta gibi çocuksu bir tavra sahip olan karakterler; diğer karakterlere her zaman bir adım uzak duran Brooklyn Nine-Nine’da Rosa Diaz, The Good Place’te Eleanor Shellstrop gibi karakter ile diğerlerine nazaran daha normal duran The Office’te Pem Beasley, Brooklyn Nine-Nine’da Amy Sentiago gibi karakterlerin aile bağlarını andıran bir arkadaşlık ilişkisine sahip olması, bu dizileri diğer durum komedilerinin yanında öne çıkmasına sebep oluyor.

Karakterlerin duygusal bağlarının yanında, Michael Schur’un dizileri –The Good Place dışında- izleyenleri çok da şaşırtmıyor. İlk bölümde az çok kimin beş sezon sonunda evleneceğini tahmin edebiliyoruz. Fakat yüz bölüm boyunca bu ilişkiler öyle özenli işleniyor ki yine de kendini izletiyor. Dizilerin yirmi dakikalık bölümlerini arka arkaya izlerken kendimizi beşinci sezon finalinde, ana karakterlerin ikisinin düğününde buluyoruz.

Michael Schur, 1997 yılında yazarlığa başladığından bu güne kadar adından söz ettirmeye devam ediyor. Bir kağıt firmasının ofisinde geçen bir diziyi dokuz sezon devam ettirebilmek de ölümden sonraki hayatta geçen bir komedi yazmak da kolay olmasa gerek. Fakat anlaşılan o ki Michael Schur’un hayal gücü ve yazma yeteneği her ikisine ve daha nicelerine yetecek kadar büyük.

Leave a Reply