Bu yaz Türkiye’de yaşanan GEZİ olaylarına damgasını vuran “DURAN ADAMLAR” olduğu gibi bu hafta da 1 Eylül Dünya Barış Günü etkinlikleri kapsamında “BOYAYAN ADAM”lar ortaya çıktılar. Başta Ankara’da; Anıtpark, Kuğulupark, Meşrutiyet Caddesi, Kolej Meydanı, ODTÜ, Batıkent, Ulus, Sakarya Caddesi,Yüksel Caddesi, Antalya’da; Konyaaltı ve Manavagat, İstanbul’da; Arnavutköy, Fındıklı, Cihangir, Bahariye Caddesi’nden Moda’ya uzanan tramvay yolundaki dubalar, Mithatpaşa Caddesi, Şehit Kemal Keser Caddesi ve 186 sokak, Silivri, İzmir’de Konak, Edirne, Eskişehir, İzmit, Didim, kardeş ülkemiz Kıbrıs, ve belki de takip edemediğimiz başka yerler kamusal alan olan merdivenleri rengarenk boyadılar, onları o gün göğe çıkardılar, güzelim gökkuşağı renkleriyle cümbüş yarattılar. Bu eylemlerde yeralanları, televizyonlardan seyredenleri neşelendirdiler, mutsuz suratlara tebessüm getirdiler.
Topluma yayılan bu küçük ama manası büyük neşeyi sevmeyenler de varmış. Mesela, İstanbul’da Beyoğlu Belediyesi ekipleri, İzmit’te yine belediye ekipleri bu merdivenleri eski rengi olan griye boyadılar, tabii sosyal medyadan gelen güçlü tepkilerin hala ne anlam taşıdığını anlamadan. 21. Yüzyılın bilişim çağına ayak uydurmuş bu ülkenin gençlerine yanlış yapmanın zor olduğunu bilemeden. Yanlıştan dönenler de oldu. Beyoğlu Belediyesi, “merdivenleri biz griye boyamadık, kimin boyadığını araştırıyoruz” dedi ve hemen sonra merdivenler yeniden rengarenk hale getirildi.
Demek ki neymiş; talebi sadece barış olan bu neşeli gençler, başımızdaki yetkililere barış gökkuşağının ne olduğunu sonunda anlatabiliyormuş, bundan böyle renkli merdiven gören yetkililer öyle gri fırçalarını alıp koşamazlarmış, hemen yanı başımızda ateş alanı olan ülkelere verdiğimiz barış mesajlarının önüne geçemezlermiş.
Hepimiz kardeşçe, eşitlik içinde ve özgür olarak yurdumuzda ve dünyada tüm insanlık için barış içinde yaşamak istediğimizi yüksek sesle söylemeye devam etmeliyiz. Bazen böyle sıcacık eylemlerle, bazen çeşitli toplantı ve forumlarla Atatürk’ün Yurtta Barış Dünyada Barış mesajını her yerde işlemeye bıkmadan usanmadan devam etmeliyiz.
Zeynep Talu