Söyleyecek bir sözün varsa, her zaman üstüne söz söyleyecekte vardır. Eğer söyleyecek birden çok sözün varsa, sana söz söyleyeceklerin sayısı da artar. Yani aslında fikirlerimizi ne kadar çok ortaya koyarsak , o kadar çok muhalif kazanmış oluruz. Fikir tabanlı habercilik , muhabir tabanlı haberciliğe göre yapılması kolay gözükse de , eğer haberci gerçekten hiç bir kişi ya da kuruma bağlı kalmadan kendi fikrini ortaya koyabiliyorsa, o zaman işi zordur. Dayanacağı hiç kimse olmadan sadece tek destekçisi “fikri” olan kişi yalnızdır ve yalnızlık aslında hiç bir zaman kolay olmamıştır.
Bu hafta içinde Mehmet Ali Birand’ı uğurladık aramızdan. Aynı hafta Hrant Dink’i andık gelecek hafta ise Uğur Mumcu’yu anacağız. Hrant için adalet isterken , Mumcu için bir kez daha “uğurlar olsun” diyeceğiz.
Her ölüm erken ölümdür demiş yine bir ocak ayında kaybettiğimiz Cemal Süreya ama bu üç ölüm arasından , Mehmet Ali Birand, Uğur Mumcu ve Hrant Dink’le karşılaştırıldığında belki biraz daha şanslıydı diyebiliriz. Ölüm için ecel, bir tetikçi ya da bir bombadan önce gelmişti. Üstelikte 71 yıl beklemişti. Bazı insanlara ölüm yakışmaz , Birand da onlardan biriydi. Sanki her Kanal D’ yi açısımızda, o hayat enerjisi ve gülen yüzüyle her zaman heyecanlı bir şekilde yer yer takılarak bazen de günleri karıştırarak bize bir şeyler anlatacak gibiydi. Bu yüzden ölümüne kimileri çok üzüldü, kimileri çok şaşırdı , kimileriyse hala kabul edemedi. Bazılarınınsa ölüm hep üstündeydi, Mumcu ve Hırant gibi. Onların ölümüne ise kimileri çok üzüldü , kimileri çok sevindi. Bir “fikri” savunduklarından, bir çok grubu , kurumu ve kişileri karşılarına almışlardı. Sevenleri kadar sevmeyenleri de vardı , nefret eden bile çoktu, öldürmek isteyenlerse sonuca en çok mutlu olanlardı.
Gazeteci olmak hiç bir zaman kolay olmadı. Onlar için ecel ile ölmek aslında bir kardı. Üç ölüm aynı ayda olunca ister istemez bir kıyaslama yaptırdı ve “keşke Mumcu ve Hrant’ın da bir 71 yılı ve Birand gibi her akşam söyleyecek bir sözü olsaydı” dedirtti.. Gidenlerin ardından temennimiz , her gazetecimizin üretmek ve fikirlerini söyleyebilmek için en az Birand kadar uzun bir ömre sahip olmasıdır.