indir

“Bizim problemimiz halkın itaatsizliği değil, bizim problemimiz halkın itaatkarlığı

Bizim problemimiz dünyanın her tarafında hükümet liderlerinin diktalarına itaat edip savaşa giden insanların sayısı ve bu itaatkarlık yüzünden ölen milyonlar

Bizim problemimiz dünyanın her yerinde sefalate, açlığa, aptallığa, savaşa ve acımasızlığa itaatkarlığı

Bizim problemimiz hapisler küçük hırsızlarla doluyken ve büyük hırsızlar ülkeyi yönetirken insanların itaatkarlığı.

Bu bizim problemimiz”. Howard Zinn

Bizim problemimiz insanlığımızı unutmamız, insanlığımızı unutup etnik, dini sebeplerle ayrışmamız.

Bizim problemimiz yapılan her haksızlığa karşı çıkmayıp, kendimizden olanın zulmüne darılmamız.

Bizim problemimiz vicdanımızı duymamamız, çocuklar ağlarken çığlık çığlığa, kulaklığımızı takıp onları duymamamız, sürekli müzik dinlememiz bu kaos içinde.

Bizim problemimiz bir bütün olamamamız, birbirimize sahip çıkmamamız.

Bizim problemimiz inançlı olmamız, inancımızı korurken insanlığımızı unutmamız. İbadetin en güzelinin güzel ahlak ve insan sevgisi olduğunu es geçmemiz.

Bizim problemimiz paraya aşık olmamız, hem de yaşayabileceğimiz delidolu aşklar varken.

Kendi gücümüzü farkında olamamamız, halk olarak iktidar mücadelesine girmiş şahısları gözü kör bir aşkla alkışlamamız ve onlardan medet ummamız.

Biz halkız, biz halkken güzeliz, birlikteyken ve gücü elimizde tutarken. Sırf insan olduğumuzun bilincinde olmakla yapabileceğimiz bir karşı duruşu es geçerek, kendi aramızda acılarımızın büyüklüğünü kıyaslarken çekilen acıları göremeyecek kadar körleşmiş olmamız bizim problemimiz.

Biz insanız, madende 301 işçi öldüğünde de, Gazze’de insanlar katledilirken de insanız. Madendeki işçiler Müslüman ya da Türk olduğu için değildi üzüntümüz ya da Gazze’deki masum canlarla aynı inancı paylaşmak değil mesele. Mesele insan olmak, vicdan muhakemesi yapabilmek.

Ütopyalar yazabilmek de değil mesele, asıl mesele çocukların kan kokusu duymayacağı, insan hayatının 3. sayfa haberi kıvamına gelmeyeceği bir dünyaya yaklaşmak için adımlar atabilmek. Buna da kendimizden, kendi vicdanımızdan başlayabilmek. Bizim problemimiz bu, başlayabilmek yani bir türlü başlayamamak…

Leave a Reply