ABD’yi kasımdaki başkanlık seçimleri heyecanı sarmış durumda. Özellikle Cumhuriyetçilerin bu seçimde Obama’nın karşısına kimi çıkaracakları konusunda büyük bir heyecan mevcut Amerika’da. Bu konuda büyük bir eşik aslında aşılmış durumda. Çünkü 6 Mart’ta ABD’de Süper Salı yaşandı. Süper Salı; Ohio, Georgia, Massachusetts, Vermont, Virginia, Oklahoma, Tennessee, Idaho, North Dakota ve Alaska’nın aralarında olduğu 10 eyalette aynı günde yapılan ön seçimlere verilen isimdir. Burada çıkan sonuçlar genelde nihai sonuç içinde bir resim çizmiş olur.
Cumhuriyetçi adayların bu süreçte ekonomi ve dış politika konularına çok girmediklerini ve programlarını genelde Cumhuriyetçi Parti’nin değerleri ve din üzerine kurdukları görüldü. En büyük aday olarak öne çıkan Mitt Romney ABD ekonomisini ayağa kaldıracak tek adayın kendisi olduğunu, iş hayatındaki başarısına atıfta bulunarak ima ederken buna kendi partisi içinden bile muhalefet gelmesi biraz kafaları karıştırıyor.
İkinci büyük aday konumundaki Rick Santorum ise tam bir muhafazakar. Gey evliliklere karşı, geylerin askere alınmasına da karşı ve kürtajı kesinlikle reddediyor. Ancak Romney karşısındaki en büyük handikapı kampanyasına onunki kadar bağış toplayamamış olması. Diğer adaylar Newt Gingrich ve Ron Paul’a ise yarışta pek şans tanınmıyor.
Eyaletlerdeki ön seçim sonuçlarına bakacak olursak;
-Georgia: Burada seçimin galibi %47 ile Gingrich oldu. Bunda en önemli neden Gingrich’in 20 yıldır Georgia’yı parlamentoda temsil ediyor olması. Bir nevi kendi memleketindeki seçimi kazandı yani. Romney %26, Santorum %20, Paul ise %6 aldı.
-Idaho: Burada Romney büyük bir farkla kazandı %63 oy alarak. Bunda en büyük sebep ise Romney’nin Idaho’da yaşayan bir çok kişi gibi mormon olması. Santorum ve Paul %17’şer oy aldılar. Gingrich ise %2’de kaldı.
-Massachusetts: Bu eyalette de Romney çok büyük farkla galip geldi ve %72 oy aldı. Bunda Romney’nin Massachusetts’in eski valisi olması çok büyük etken oldu. Santorum %12, Gingrich %5, Paul ise %10 oy aldı.
-North Dakota: Bu eyalette birinciliği %40 oy ile Santorum kazandı. Paul %28 alırken, en büyük aday Romney’in bu eyalette %24 ile üçüncü olması şaşırttı. Gingrich ise sadece %8 oy alabildi.
-Ohio: Süper Salı’da sonucu en çok merak edilen eyaletti. Zira şu ana kadar ki her ABD Başkanı kendi partisinin Ohio’daki önseçimlerinden galip çıkmış. Hem de hepsi. O yüzden eğer ki bir Cumhuriyetçi’nin başkan olma ihtimali varsa o kişinin Ohio’daki seçimleri kazanan kişi olma ihtimali çok yüksek. Beklendiği üzere bu eyalette seçimler çok çekişmeliydi. Cumhuriyetçilerin en büyük adayı Romney, en büyük rakibi Santorum’u %1 oy ile geride bıraktı ve %38 ile bu eyaletten birinci çıktı. Gingrich %15 alırken Paul %9’da kaldı.
-Oklahoma: Bu muhafazakar eyaletten en muhafazakar aday Santorum’un %34 ile birinci çıkması şaşırtmadı. Romney %28 de kalırken Gingrich %27 Paul ise %10 oy almışlardı.
-Tennessee: Oklahomayla aynı görüşe sahip muhafazakar bu eyaletten de Santorum %37 ile birinci çıktı. Romney %28 alırken Gingrich %24 Paul de %9 oy oranına sahiptiler.
-Vermont: Romney bu eyaletteki seçimleri kendisi gibi mormon olan çoğunluk seçmenin yardımıyla %40 ile birinci tamamladı. Santorum %24, Gingrich %8, Paul ise %25 aldılar.
-Virginia: Bu eyaletteki seçimlere Santorum ve Gingrich yeterli imzayı sağlayamadıkları için giremezken Romney Obama’yı yenebilecek tek Cumhuriyetçi aday imajıyla bu eyaletteki oyların %60’ını almayı başardı. Paul ise %40’ta kaldı.
-Alaska: Alaska’daki seçimler 3 adayın yakın oy oranına şahit oldu. Romney %33 ile birinci olurken Santorum %29 ile ikinci, Paul %24 ile üçüncü, Gingrich ise %14 ile sonuncu oldu.
Yapılan bu önseçimler Süper Salı’da 10 Eyaletin 6’sını alan Romney’i Obama’nın seçimlerdeki rakibi yapacak gibi görünüyor. Ancak Cumhuriyetçi seçmen partinin hala tek aday etrafında birleşmemiş olmasını endişeyle karşılarken, bu durum Cumhuriyetçi adaylara olan güvenin de azalmasına neden oluyor. Obama hala favori ama o da ekonomik planının uzun vadede iş göreceğine halkı inandırmalı. El Kaide lideri Bin Ladin’in öldürülmesinin Obama’nın halk arasındaki imajının artmasına büyük katkı sağladığına şüphe yok ve Obama da bunu kullanacaktır. Ancak adaylar özellikle halkın artık savaş istemediğini anlamalı ve ona göre konuşmalılar.
