Spor Toto Süper Lig’de 2013 yılının ilk derbisi 19. haftada oynandı. Lider Galatasaray, en yakın takipçisi Beşiktaş’ı ağırladı yeni direnaj sistemi ve çimlerinin görücüye çıktığı Türk Telekom Arena Stadı’nda.

Riera attığı 2.golün ardından sevinirken

Riera attığı 2.golün ardından sevinirken

Maç öncesinde bütün bir hafta Galatasaray adına en çok konuşulan konu Türk futbol tarihinin en önemli transferlerinden  biri olan Wesley Sneijder’di. Ancak maçtan kısa bir süre önce yayıncı kuruluş Lig Tv, Galatasaray’ın bir başka süper star Didier Drogba’yı da kadrosuna kattığını duyurdu. Yedek kulübesinde Sneijder ve Burak gibi isimler oturuyordu sarı kırmızılı takımda. Diğer tarafta da Almeida’nın yokluğunda bütün takımı etkileyecek değişiklikler yapmak zorunda olan Beşiktaş. Çünkü Almeida’nın yerine oynayabilecek tek isim, ki yokluğunu dolduracak demek imkansıza yakın, Holosko’ydu. Onu ileri uçta oynatmak demek sağ açığa Hilbert’i, sağ beke de henüz sadece 1 maça çıkan Mehmet Akgün’ü oynatmak demekti. Maç eksiği, takım arkadaşlarını tanıyamamak ve çok maç oynamamak gibi sorunlar olabilir bir futbolcu için  ancak  yetenek bu açıkları bir ölçüde kapatır. Bunun en güzel örneğini, ilk resmi maçında görevini iyi şekilde yerine getiren Gökhan Süzen’di. Beşiktaş kadrosunun darlığının sıkıntısını daha maç başlamadan yaptığı değişikliklerle yaşadı. Maça da hızlı başlayan taraf Fatih Terim’in geldiği zamandan beri iç sahadaki her derbide olduğu gibi Galatasaray oldu ve kurduğu baskının meyvesini 3. dakikada öne geçerek yedi sarı kırmızılılar. Ancak Sneijder ve Drogba transferlerinin en büyük nedeni olan hücumda üretken olamama sorunu devam etti ve Beşiktaş ilk yarıda oyunu dengeleyip Hilbert ve Olcay’la pozisyonlar da buldu. Ancak bu pozisyonları değerlendiremediği gibi bir türlü rakibin üstüne de gidemeyen Beşiktaş ilk yarının sonunda ikinci golü de yiyerek soyunma odasına kabusla gitti.

Hilbert'in kaçırdığı net fırsat

Hilbert’in kaçırdığı net fırsat

İkinci yarıda Oğuzhan’ı oyuna alıp Hilbert’i sağ beke Necip’i de sağ açığa çeken Beşiktaş duran toptan bulduğu golle umutlandı ve Galatasaray’ın panik yaşamasını sağladı. Bu noktada orta sahada rakibin üstüne gelemediğini gören Fatih Terim oyunun kontrolünü eline almak adına Sneijder ve Engin Baytar değişikliklerini yaptı. 61. dakikada önümüzdeki dönemlerde sıkça tartışılacak pozisyonda Melo’nun kırmızı kart görmesi işleri tamamen tersine çevirdi ve Beşiktaş bunca sorunu olduğu bir maçta hem moral hem de oyuncu sayısı olarak üstünlüğü eline aldı. Ancak bu üstünlüğü oyuna yansıtmak konusuna yeni transfer Dentinho’nun Corintians performansıyla top süremeyen dünkü hali kadar uzaktı siyah beyazlılar. Bir türlü rakibin üstüne gidemeyen, topu rakip alanda tutamayan Beşiktaş bir kişi eksik, forvetsiz ve orta sahada savunmayı en çok rahatlatan oyuncusu atılmış rakibinden bile az pozisyon üretti. Bu noktada Almeida’nın olup olmamasının bir önemi yok aslında. Beşiktaş oyun içerisinde kendi eline geçen önemli fırsatları değerlendiremeyince Galatasaray haklı bir galibiyet elde etmiş oldu.

Galatasaray'lı futbolcuların galibiyetin ardından sevinci

Galatasaray’lı futbolcuların galibiyetin ardından sevinci

Derbinin ardından puanlar değişse de sıralamalar hala aynı. Ancak Galatasaray çok kritik bir eşikte. Yapılan transferler takımı ya birkaç vites yukarı çıkarıp Şampiyonlar Ligi’nde en az çeyrek final oynatacak, ya da takım kimyasını bozacak. Çünkü Beşiktaş Almeida’nın yedeğini bulamazken Galatasaray Elmander, Umut Bulut, Burak Yılmaz,Hamit Altıntop, Amrabat,Emre Çolak, Engin Baytar gibi isimlerden sadece birkaçını oynatabilecek. 4-2-3-1 düzeninde forvette Drogba oynarsa ligin en golcü forvet hattı yedek oturmuş olacak. Tüm bunlar çok önemli riskler. Takım kimyasının oluşamaması durumunda Galatasaray büyük sorunlar yaşayabilir. Tam tersi olursa da Türk Futbol tarihine damga vuracak başarılar yakalanır. Galatasaray için çok kritik bir ay bizi bekliyor olacak. Beşiktaş için ise işler biraz daha ortada aslında. Mevcut oyun düzeniyle sürdürülebilir başarılar almak zor. Ancak bu yıl yapılabilecek tek şey kazanılan maçlardaki coşku, arzu ve hızlı hücuma çıkma özelliklerini kalan maçlarda yansıtıp alınabilecek maksimum puanı almak. Ancak Beşiktaş bu oyun düzenini çok geliştirmeli ki büyük maçlarda da galip gelebilsin.

Leave a Reply