Bugün 19 Mayıs. Atatürk’ün Bandırma vapuruyla çıktığı Samsun’dan, emperyalist devletlere ve onların maşalarına karşı onurlu bağımsızlık mücadelemizi başlattığı, kurtuluş meşalesini yaktığı kutlu günün 94.yıldönümü. Türk milletinin bağımsızlığına büyük önem veren ve bu yolda gerek savaş döneminde siyasal bağımsızlık için olsun, gerek savaş sonrası dönemde ekonomik bağımsızlık ve çağdaş uygarlık seviyesine ulaşmak için olsun son nefesine kadar çaba gösteren Atatürk, gençlerin Türkiye’nin geleceği için ne kadar önemli olduğunu da göz ardı etmemiştir.” Ey yükselen yeni nesil, gelecek sizindir. Cumhuriyeti biz kurduk; onu yükseltecek ve sürdürecek sizsiniz.” sözleriyle bu düşüncesini vurgulayan Atatürk, bu nedendendir ki Samsun’dan bağımsızlık mücadelesini başlattığı bu günü gençlere armağan etmiş ve her ne kadar son yıllarda kutlamaların önüne geçilmeye çalışılsa da 19 Mayıs Türkiye’de Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı olarak kutlanmaya başlanmıştır. Türkiye’nin geleceğini şekillendirecek olan gençlerin fiziksel ve ruhsal gelişiminde sporun da öneminin büyük olduğunu bilen Atatürk, bu yolda da önemli çabalar harcamış, örneğin kendi emriyle, Muhafız takımından oluşan, başında da spora meraklı Muhafız İsmail Hakkı Bey’in bulunduğu Muhafız Gücü adlı takımın kurulmasını sağlamıştır. 1927 yılından beri yapılan “Gazi Koşusu”nun da başlamasına severek izin vermiş, böylece Türk yarışçılık dünyasının en önemli klasiklerinden biri haline gelen bu yarışın başlamasına vesile olmuştur. Bütün bunların yanında kendisi de spor yapmaya büyük önem vermiş ,İstanbul’a her gelişinde Florya’ya sandalla açılarak kürek çekmiş, zaman zaman da binicilik yapmıştır. Spora ve sporcuya büyük değer veren ulu önderimizin en çok önem verdiği dallardan biri olan güreş sporuyla ilgili bir anısını da burada paylaşmak istiyorum.
İtalyanları yenen Milli Güreş Takımımız, Florya’daki Cumhurbaşkanlığı Köşkünde büyük Atatürk tarafından davet ve kabul olunup, yemeğe alıkonulmuştu. Atatürk İtalyanlar karşısında, parlak bir sonuç almış olan güreşçilerimizi teker teker kutlamış, bu arada özel bir sevgi duyduğu, sevimli ağır sıklet şampiyonumuz Çoban Mehmet’e takılmaktan da kendini alamamıştı:
“-Sen, herkesi kolayca yeniyorsun Mehmet” demiş, sonra ilave etmişti:
“-Seninle güreş tutsak, beni de yenebilir misin?”
Koca Çoban, çocuksu bir mahcubiyet içinde, başını öne eğerek:
“-Sizi bütün cihan yenemedi Paşam, ben nasıl yenebilirim?” demişti.
Büyük Atatürk Çoban Mehmet’in bu cevabı karşısında pek duygulanmış ve aslan yapılı ağır sıklet şampiyonumuzu alnından öpmüştü.
Bu örnekten de anlaşıldığı gibi, 20.yüzyılın yetiştirdiği en önemli dahi olan Ulu Önderimiz spor ve gençlik konusunda da ileriyi görmüş, Türkiye’nin geleceğini gençlerin şekillendireceğinin farkına varmış, onları gelişimleri için spora yönlendirmiş ve bu önemli günü de onlara armağan etmiştir. Reyhanlı’daki acı saldırıdan dolayı düğünlerini iptal etmeyenlerin bu olayı 19 Mayıs kutlamaları çerçevesindeki konserleri iptal etmek için bir araç olarak kullandıkları, her geçen gün Atatürk’ün daha da unutturulmaya çalışıldığı bu günlerde O’nun önemini bir kez daha hatırlamalı ve bu önemli günün anlamını daha iyi kavramalıyız. Hepinizin 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramınız kutlu olsun!