Amerika Açık 2013, bu sene de her sene olduğu gibi heyecan verici maçlara ev sahipliği yaptı. Teklerde zafer erkekler tarafında Rafael Nadal’ın olurken, bayanlar tarafında Serena Williams’ın oldu. Final maçlarında oyuncular arasındaki çekişme had safhadaydı, özellikle erkekler tarafında. Nadal bu maçı alarak tam 13. Grand Slam şampiyonluğuna ulaştı ve “tüm zamanların en iyi 100 oyuncusu” listesinde erkeklerde 3. sıraya yükselmeyi başardı (merak edenler için 2. sırada Pete Sampras, 1. sırada Roger Federer bulunuyor).
Nadal, maç puanını aldıktan sonra sevinçten kendisini böyle yere attı.
Erkeklerde finalde Rafael Nadal ile Novak Djokovic karşı karşıya geldi. Oyun tam 4 saat sürdü. İki oyuncu da tam anlamıyla sınırları zorladı ve pes etmeden mücadele etti. Ancak Nadal, Djokovic’i affetmedi ve maçı 6-2, 3-6, 6-4 ve 6-1 skorlarıyla alarak şampiyonluk kupasını kaldırdı. Dizinden ciddi derecede sakatlanıp tam 7 ay kortlardan uzak kalan birisi için bu başarıya mucize dememek haksızlık olur. Her şey bununla sınırlı değil, bu sezon Nadal katıldığı 13 turnuvanın 10’unu kazanarak tenis severlerin ağzını açık bıraktı. Ki normalde uzmanlık alanı toprak kort olan bir oyuncu Nadal. Buna rağmen son 3 yılın en iyi sert kort oyuncusu olan Djokovic’i yenerek başarısını ikiye katladı. Bu başarı ve muazzam oyununun sırrını Nadal şöyle açıklıyor: “Pozitif düşünüyorum ve şansıma inanıyorum. Kazanmak için mükemmel olmalıyım.” Belki de her şeyin sırrı pozitif düşünme ve kendine inanmaktan geçiyor. Djokovic bu maçı kaybederek uğradığı hayal kırıklığını gizleyemedi ancak Nadal için şu cümleleri söyleyerek centilmenliğini ortaya koydu: “27 yaşında birinin 13 kere Grand Slam kazanması harika bir şey. İkimiz de çok hırslı oynadık ama sonuçta birimizin kazanması gerekiyordu.” Nadal, bu zaferle sert kortta da ustalığını bir kez daha kanıtladı.
Djokovic, maçı kazanmak için elinden geleni yaptı.
Bayanlarda ise final oyununda Serena Williams ile Victoria Azarenka karşılaştı. Williams, kazanmaya kararlı rakibi Azarenka’yı 7-5, 6-7 ve 6-1 skorlarla eleyerek geçen seneki şampiyonluğunu tekrar etmiş oldu ve 5. Amerika Açık zaferine ulaştı. Williams bu zaferle, Martina Navratilova Chris Evert’in kazandığı toplam Grand Slam sayısına, 17 zaferle bir adım daha yaklaşmış oldu. Maç, iki taraf için de oldukça çekişmeliydi. Williams, 2. sette çift hata yaparak hakimiyetini kaybetti ve Azarenka durumu 1-1 yaparak maçı çevirme şansı elde etti. Ancak son sette Williams muhteşem backhandlerini konuşturarak maçı almayı başardı. Williams maçın sonunda şunları söyledi: “Azarenka iyi oyuncu ve iyi bir savaşçı. Birden fazla Grand Slam’i kazanmasının sebebi de bu. Böyle iyi bir oyuncu olduğundan ötürü maç puanına kadar her şey bitmiş değildi.” Azarenka ise şunları söyledi: “Zor bir maçtı, ama finale kadar çıkmak ve dünyanın en iyi oyuncusu karşısında oynamak inanılmaz bir duyguydu.”
Williams’ın kupa sevinci görülmeye değerdi.
Gelelim turnuvanın kaybedenlerine… Federer, bu sezonla birlikte tenis hayatının en kötü zamanlarını yaşıyor. Oyuncu, Amerika Açık’tan da erken elenerek bir hayal kırıklığı daha yaşadı. Dünya sıralamasında tam 7. sıraya düşen oyuncu için hayranları endişeleniyor ve durumunun daha kötüye gitmesinden korkuyorlar. Federer, bir sonraki sınavını ATP World Tour Finals in London’da verecek. Oyuncu, bu turnuvada iyi bir derece alarak eski günlerine geri dönmeyi umuyor. Turnuvada diğer şaşırtan ve üzen isim ise İngiliz tenisçi Andy Murray oldu. Başarılı oyuncu geçen seneki şampiyonluğunu tekrar etmeyi umarken çeyrek finalde Stanislas Wawrinka’ya mağlup olarak turnuvadan erken ayrıldı.
David Beckham ve Kevin Spacey de final maçını keyifle izleyenler arasındaydı.
Amerika Açık 2013, bu yaz izleyicileri ekran başına kilitlemeyi başaran kaliteli maçlara ev sahipliği yaparak bir senenin Grand Slam sezonunun daha kapanışını yaptı. Bakalım seneye bizi hangi şampiyonluklar bekleyecek. İzleyip göreceğiz…
