Frank Lampard. Chelsea taraftarını özlediği günlere kavuşturan adam, her mavili çocuğun hayallerini süsleyen kahraman. Hem saha içinde hem de saha dışında tam anlamıyla bir fenomen. Kupalarla dolu kariyerine nokta koyduğunu geçtiğimiz günlerde açıklayan Lampard’ın vedası özellikle Chelsea taraftarının içinde bir buruk duygu bıraktı.
West Ham’daki ilk yıllarında herkes onun, babasının şöhreti nedeniyle takımda olduğunu iddia ediyor, teknik direktör Harry Redknapp’in de yeğeni olması sebebiyle kulüpte kendine yer bulduğunu düşünüyordu. Bu noktada Redknapp’in bir basın toplantısında West Ham’lı bir taraftarın Lampard’ın yeteneklerini sorgulamasına karşı verdiği tepki ise oldukça ilgi çekicidir. Redknapp Lampard’ın yeteneklerine olan inancını çok net bir tavırla ortaya koymuş ve onun doğrudan 1 numara olacağını iddia ederek Lampard’ı sonuna kadar savunmuştur. West Ham’da geçirdiği 5 sezon boyunca çıktığı 148 maçta sergilediği performans, o basın toplantısında Lampard’ı eleştiren taraftarın ne kadar yanıldığını ve Redknapp’in de ne kadar haklı olduğunu tüm futbol dünyasına ispatlamıştır.
https://www.youtube.com/watch?v=_n5-M0skcco
Sene 2001 olduğunda ise Lampard’ın kariyerinde zirve noktaya çıkacağı kulüp olan Chelsea’ye transfer oluşu tüm West Ham taraftarını bozguna uğratmıştır. Ancak o zaman 23 yaşında olan bu genç adam kariyerindeki bir sonraki adımın, çok sevdiği kulübü West Ham’ı bırakmak olduğunun farkındadır. Transfer olacağı kulübün bir batı Londra takımı olması ise onun sadece ne kadar profesyonel olduğunu kanıtlar. Chelsea’de geçirdiği ilk 3 sezonda takımın vazgeçilmezleri arasına girdi ve özellikle yapmış olduğu asistlerle ön plana çıkan yıldız oyuncu, 2004-2005 sezonunda 50 yıl aradan sonra gelen şampiyonlukta kuşkusuz başrolü oynadı. West Ham’den takım arkadaşı Joe Cole’ün de takıma dahil olmasıyla birlikte performansı üst düzeye yükselen Lampard, 2005-2006 sezonunda kazanılan şampiyonluğa da 16 gol ve 8 asistlik bir performansla katkıda bulundu.
Başarılı kariyerinde istikrarını hep sürdüren İngiliz yıldız, Chelsea’nin 2009-2010 yılında kazandığı lig şampiyonluğu, FA Cup şampiyonluğu ve Community Shield kupası üçlemesinde kariyer rekorunu kırarak 22 gol 14 asistlik istatistiğe ulaştı ve Chelsea tarihine bir çentik daha attı. 3 sezon daha sürecek olan Chelsea kariyerine nokta koyarken ardında 3 lig şampiyonluğu, 1 Şampiyonlar Ligi şampiyonluğu, 1 UEFA şampiyonluğu, 4 FA Cup ve 2 Community Shield kupası bırakıyordu Frank Lampard. Hepsinden de önemlisi ise bir orta saha oyuncusu olmasına rağmen attığı 211 golle Chelsea tarihinin en golcü oyuncusu olarak adını altın harflerle yazmış olması.
Saatler onun için Chelsea’den ayrılığı gösterdiğinde birçok kişi onun futbol yaşantısının son demlerinde olduğunun farkındaydı ve bu yüzden de Manchester City gibi bir rakibe gitmesi bile onun bu parlak kariyerine, karakterli duruşuna ve saygın kişiliğine bir zarar veremedi. Ve elbette ki o da emeklilik planlarına fon oluşturma fırsatını kariyerinin son senelerini Amerika’da geçirerek buldu. Ardında mükemmel bir kariyeri bırakan Frank Lampard’a futbola dair bizlere yaşattığı tüm heyecanlar için teşekkür ederiz.
Farewell Frankie!