115 yıllık bir geçmişe sahip Monte Carlo Masters turnuvası bu yıl da kıyasıya bir çekişmeye sahne oldu. Katılım listesi başlangıçtan bir gün öncesine kadar saklı tutulan turnuva, bu yıl ATP erkekler dünya sıralamasının ilk 10 sırasındaki raketlerden 7’sine ev sahipliği yaptı. Katılıp katılmayacağı merakla beklenen Roger Federer turnuvada kendini yormaktansa eşiyle evlilik yıldönümünü kutlamayı tercih etti. Ve böylece tenis severlerin final beklentisi net şekilde ortaya çıktı ; Nadal-Djokovic.
Turnuvayı son yedi yıldır kimseye kaptırmayarak tenis tarihinde bir rekorun kıyısına gelen ve toprak kortların tartışılmaz raketi Nadal ve son yüz maçının 92’sini kazanarak ATP’de 1 numaraya yükselen Djokovic kimseyi yanıltmadı. Son olarak yarı finalde rakipleri Gilles Simon ve Tomas Berdych’i geçen başarılı raketlerin karşılaşması büyük beklenti yarattı.
Toprak kortta beklenenden iyi performans sergileyen Djokovic’in finale kadar 9 kez servisi kırılmasına karşın, toprak kortların efendisi sayılabilecek Nadal’ın yalnızca iki kez servisi kırıldı. İşte toprak kortta inişli çıkışlı bir görüntü çizen Djokovic bu görüntüsünü sürdürdü ve henüz üçüncü oyunda servisi Nadal tarafından kırıldı. Djokovic’in servislerde inişli çıkışlı görüntüsü sürdü ve 9. oyunda bir kez daha servisini kırdırtarak seti 6-3 geride bitirdi.
Maçın ikinci setine de iyi başlayan taraf İspanyol raket oldu ve 2 kez rakibinin servisini kırarak seti 6-1 maçı da 2-0 kazanan taraf oldu. Bu sonuçla üstüste 8. kez Monte Carlo’dan mutlu ayrılarak tenis tarihinde de bir rekoru ele geçirdi; herhangi bir turnavayı üstüste kazanan ilk ve tek tenisçi olmasının yanında 20. kez bir masters turnuvası kazanarak bu alanda da rekor kırdı.
Djokovic ise Nadal’la karşılaştığı son 7 finali kazanmışken, uzun bir aradan sonra rakibine boyun eğdi. Bu sonuca rağmen ATP sıralamasında açık ara farkla 1 numara Djokovic.