Şampiyonlar Ligi
Milan- Barcelona: 0-0
Hayal kırıklığı. Kuralar çekildikten sonra, ben dâhil herkes bu maçın gollü geçeceğini düşünmüştü fakat ters köşe olduk. İlk yarısında kör dövüşü, ikinci yarısında ise sıkıcı bir taktik savaşı izledik. İki takım da pozisyon üretmesine rağmen oyun olarak Barcelona üstünlüğüyle geçti maç. Nou Camp’da oynanacak maçta Barcelona’nın Milan’a pek acıyacağını sanmıyorum.
Benfica- Chelsea: 0-1
Roberto Di Matteo’nun gelişi Londra’nın mavilerine yaramış gözüküyor. Kalou’nun golü ile Chelsea kazandı; fakat maçı kazandıran isim Chelsea’nın savunma oyuncusu David Luiz’in muazzam performansıydı. Benfica son vuruşlarda biraz daha iyi olsa, daha zevkli bir maç izleyebilirdik. Evine 1-0’ın avantajıyla giden Chelsea’nın zorlanmadan turu geçeceğini düşünüyorum.
Marsilya- Bayern Munich: 0-2
Bayern’in zorlanmadığı bir maç oldu, formsuz Marsilya karşısında beklenen bir skorla evine döndü. Maçın aklımda kalan tek yanı, Ribery’nin maç boyu ıslıklanması oldu. Allianz Arena’da Bayern’den çok farklı bir skor bekliyorum.
Apoel- Real Madrid: 0-3
Apoel’in rus tankı savunması ve bu savunmayı aşmaya çalışan bir Real Madrid izledik ta ki 75.dakikaya kadar. Savunmayı aşmayı başaran Madrid’in golleri ardı ardına geldi. Nuri Şahin ilk 11’de çıkması ve 90 dakika boyunca güzel oyunu şahsen beni gururlandırdı. Umarım ilk 11’de şans bulmaya devam eder. Bayern’den sonra Madrid’den de Bernabeu’da bol gollü bir galibiyet bekliyorum.
UEFA Avrupa Ligi
Sporting Lizbon- Metalist Kharkiv: 2-1
İlk yarısı ve ikinci yarısı tamamen farklı bir maç izledik. İlk yarı iki ekip de tutuk başladı. Metalist kontra ataklarla gol aradı. 2.yarıya hızlı başlayan Sporting Lizbon 2-0’u bulduktan sonra oyundan düştü ve cezasını son dakikada yediği penaltı golüyle ödedi. Bu gol Metalist için bir umut oldu.
Alkmaar- Valencia: 2-1
Maça iyi başlayan ve ilk yarıda 2 önemli pozisyonu değerlendiremeyen Valencia’nın cezasını Holman kesti. Mehmet Topal’ın harika kafa vuruşuyla beraberliği yakalayan Valencia, yine pozisyonlardan yararlanamayarak beraberliği koruyamadı ve 2.golü ağlarında gördü. Ben Valencia için umutluyum, hatta turu geçeceklerini düşünüyorum.
Schalke- Atl. Bilbao: 2-4
Gecenin en güzel maçıydı. Temponun bir an olsun dinmediği maçta gülen taraf Athletic Bilbao oldu. Bir nevi Raul ve Llorente kapışması izledik. Yaşlanmak bilmeyen İspanyol yıldız, attığı 2 golle tecrübesini konuşturdu fakat takımına galibiyeti getiremedi. Athletic Bilbao oyunuyla adeta kontra atak dersi verdi ki hak eden taraf da onlardı. Bu sene UEFA kupasını sonuna kadar hak eden bir ekip.
Atletico Madrid-Hannover: 2-1
Maç Madrid’in baskısıyla başladı ve golü de erken buldular. 90 dakika boyunca Madrid baskılı oynadı, Hannover de kontra ataklarla etkili olmaya çalıştı ve başardılar da. İlk yarı bitmeden Diouf ile beraberliği buldular. Golü yedikten sonra Atletico Madrid sağlı sollu ataklarla rakibini bunalttıktan sonra hak ettiği golü Salvio’nun ayağından buldu. Hannover aynı futbolu rövanşta da gösterirse turu geçeceklerini ihtimal bile vermiyorum.
