Tehlike Bu Sefer Batıdan Geliyor: Bizans ve I.Haçlı Seferi – I

220px-Alexios_I_Komnenos

Görsel 1: I. Alexious Komnenus’un portresi.

Bizans denildiğinde aklımıza entrikalarla dolu bir devlet gelir. Halk arasında “Bizans entrikaları” diye kullanılan bu tabir belki de tarih arenasında, 1123 yıl bulunmuş bir imparatorluk hakkında yanlış fikirlere kapılınmasına sebep olmaktadır. Bizans diplomasisinin hep arkadan iş çeviren ve entrikalarla dolu bir yapıda olduğu fikrine karşı olarak, tarihe yön veren gerçek için Bizans diplomasisine biraz değinilmesi gerekmektedir. Yapılacak bu üç bölümlük çalışmada Bizans İmparatorluğu’nun batıdan gelen en büyük tehlikelerden biri olan, Haçlı Seferlerine karşı diplomatik ilişkilerini kullanarak nasıl onlara karşı durduğu incelenecektir. İlk üç Haçlı Seferini zarar görmeden atlatabilen Bizans İmparatorluğu, bu üç farklı dönemde yaşamış, diplomatik açıdan deneyimli imparatorları sayesinde kaybettikleri toprakları geri almıştır. Aynı zamanda dini fanatizm ateşiyle batıdan gelen haçlıları, sorunsuz bir şekilde ülkeden geçirmeyi de başarmışlardır.

 

I.Haçlı Seferi fikri bir bakıma Bizans imparatoru I.Alexious Komnenus’un Papa II. Urban’dan talebi doğrultusunda ortaya çıkmıştır. Hristiyan âleminin ve Avrupa’nın korunması için son kale olarak gösterilen Bizans’ın, Müslümanlara karşı dayanamaması ihtimali üzerine toplanan büyük bir haçlı ordusu belki de imparator Alexious’un yaptığı en büyük hata olarak gösterilebilir. 18 Kasım 1095’te Fransa’nın Clermont şehrinde toplanan konsül, 1077 yılından beri Müslümanların elinde olan kutsal toprakları kurtarmak için herkese çağrı yapar. Bu çağrı toprak sahibi olmak isteyen baronlar ve ekonomik sıkıntılar altında ezilen kesim arasında büyük ilgi görür. Kadınıyla erkeğiyle dini fanatizmle dolu büyük bir topluluk bu sefer için hazırlıklara başlar. Büyük bir halk hareketlenmesine dönüşen bu çağrı, Bizans’ın beklentilerini yok etmiştir çünkü Bizans profesyonel askerlerden kurulu birlikler beklerken; tehlike arz eden başıboş, yağmacı gruplarla karşılaşmıştır. Bu durum karşısındaysa imparator Alexious, bazı tedbirleri yürürlüğe sokar.

first_crusade_route_map

Görsel 2: I.Haçlı Seferinin izlendiği yolu gösteren harita.

Dürazzo yakınlarında imparatorluğa bağlı olan Peçenek birlikleri, gelen Haçlı gruplarına refakat etmek üzere görevlendirilir. Fakat refakat süreci beklendiği gibi gitmez ve 40 bin kişilik düzensiz bir güçle gelen ilk topluluk, Balkanlar’dan geçerken her yeri yağmalarlar. Bu duruma seyirci kalmayan bölgesel Bizans birlikleriyse her yağmada serserilerden oluşan bu gruba saldırır ve 40 bin kişilik grubun, 4’te 1’i Konstantinopolis’e gelene kadar yok edilir. 21 Kasım günü ise Yalova yakınlarında Selçuklular tarafından tuzağa düşürülen bu gruptakiler, ya tutsak edilir ya da öldürülür. Böylece Bizans İmparatorluğu I.Haçlı Seferi’nin ilk dalgasını atlatmış olur. Lakin, gelecek ikinci dalga birlikler ilk gelenlere göre çok daha profesyonel ve ekipmanlıdır. 80 bin kişilik kuvvetle gelen bu profesyonel ordunun başındaysa, Fransa kralının küçük kardeşi Hugh Vermadois, Loren Dükü Godfrey ve kardeşi Baldwin vardır. Daha güçlü olan Haçlı ordusu karşısında önceden izlediği siyaseti uygulayamayacağını anlayan Alexious, bu sefer liderlerle Anadolu’da ele geçirilen yerlerin tekrardan Bizans’a verilmesi için antlaşmaya varmaya çalışır. İlk başta yapılan görüşmelerden bir sonuç çıkmasa da sonradan taraflar şartları kabul ederler ve Alexious onları Anadolu tarafına geçirir. İkinci dalganın da sorunsuz bir şekilde atlatılmasından sonra sırada 10 bin kişilik bir güçle gelen Toulouse Kontu IV.Raymond ve Fatih William’ın büyük oğlu Normandiya Dükü Robert vardır. Yine aynı şekilde gelen son parti de sorunsuz bir şekilde karşıya geçirilir ve Alexious rahat bir nefes alır. I.Alexious Komnenos’un batıdan gelen tehlikeyi büyük bir diplomatik çabayla imparatorluğundan savuşturduğu görülmektedir. Şimdi sırada daha önceden bu coğrafyada hiç savaşmamış ve rakiplerine göre tecrübesiz olan haçlı ordusundan gelecek haberleri beklemek vardır. Zamanla gelen haberler Bizans’ta büyük bir sürpriz etkisi yaratır çünkü haçlı ordusu zaferlerle ilerleyip 1099 yılında Kudüs’ü ele geçirmiştir. Müslümanların hazırlıksız olarak yakalandığı bu dönemde çok büyük bir ordunun hiç beklenmedik bir şekilde batıdan doğuya gelişi bir anda büyük bir başarıya ulaşmıştır. Çünkü, o dönemde dini fanatizmle yola çıkan binlerce kişilik bir ordunun, hedeflerinin Kudüs olduğunu anlamak için ayların geçmesi gerekiyordu.Haçlıların hedefinin Kudüs olduğunun geç fark edilmesinden dolayı da büyük bir yenilgi kaçınılmaz oldu.

I.Alexious Komnenos, kendi hatasıyla çağırdığı Haçlı ordusunu diplomatik ilişkilerdeki yetenekleriyle ülkesinden uzak tutmayı başarmıştır ve Haçlıların kazandığı zaferler sonrasında oluşan kargaşayı iyi değerlendirerek, Bizans’ın kaybettiği birçok toprağı geri almıştır. Bu bağlamda incelendiğinde Bizans’ın yetenekli imparatoru sayesinde nasıl oluşan kötü durumdan karlı çıktığını ve Bizans diplomasisinin sadece entrika yapmaktan ibaret olmadığını görmekteyiz.

 

 

 

Kaynakça:

  • Kapak Resmi: http://deremilitari.org/2013/04/the-first-crusade-1095-99-a-short-narrative-from-contemporary-sources/
  • Görsel 1: https://en.wikipedia.org/wiki/Alexios_I_Komnenos
  • Görsel 2:http://www.angelfire.com/hi5/interactive_learning/crucades2/first_crusade.htm
  • Dikici, Radi. (Mayıs.2007). Şu Bizim Bizans. Remzi Kitabevi.
  • Gregory, Timothy. A History Of Byzantium. Blackwell Publishing. 2005.

 

 

Leave a Reply