Sanıyorum ki çocukluğuma dair hatırladığım en belirgin anılarda hep Eurovision var ve Avrupa’da büyümüş pek çok çocuk için de aynı durum geçerlidir diye düşünüyorum. Türkiye artık yarışmacı olarak katılmıyor olsa ve bu yarışma zaman içinde oldukça politik ve kültürel bir mücadele alanı haline gelmiş olsa da ben dün gece Hollanda’nın Rotterdam şehrinde düzenlenen beste yarışmasından oldukça keyif aldım. Sosyal medya ve özellikle de Spotify’da biraz gezindikten sonra fark ettim ki Türkiye’den pek çok insan bu yarışmayı izlemekten hala oldukça keyif alıyor.
Önceden tek gün içinde yapılan ve sonuçlanan yarışma, katılımcı ülke sayısının oldukça artmasıyla beraber artık üç güne yayılarak düzenleniyor. Bilindiği üzere ise kazanna ülke ertesi sene yarışmaya ev sahipliği yapıyor. Geçtiğimiz sene Covid-19 önlemleri için ertelenen yarışma bu sene seyircili düzenlendi.
Dün gece gördük ki oylamada en az ülkelerin oyu kadar seyirci oyu da etkili. Öyle ki, ülkelerin oylaması bittikten sonra sıralama baştan başa değişti. Halk oylamasında İtalya en çok oyu alırken sıfır oyla en az oyu alan ülkeler İngiltere, Almanya ve İspanya oldu.
Bir pop müzik yarışması olarak ün salan Eurovision’u bir rock grubunun kazanması için oldukça ilgi çekti. Henüz 20’li yaşlarının başlarında olan grup üyelerinden oluşan Måneskin İtalya’ya 1990 yılından beri 31 sene sonra Eurovision birinciliği getirdi.
Peki Måneskin’e birinciliği getiren etmenler neydi?
En baştan beri İtalya en çok tutulan ülkeydi ve grup üyelerinin genç enerjisi sosyal medyada grubun öne çıkmasını sağladı. Bundan da öte, onca pop şarkısının içinden bir rock grubu olarak sıyrılmayı başarabildiklerini düşünüyorum. Grubun halihazırda varolan hayran kitlesi de elbette en büyük etmenlerden biriydi. Maneskin’in galibiyeti İtalya’nın yarışmadaki üçüncü zaferiydi ve sanıyorum ki artık İtalya’nın kazanmasının sırası gelmişti.
Bazı Talihsizlikler ve Hayal Kırıkları
Birleşik Krallık şarkıcısı James Newman’ın şarkısı “Embers” hiçbir aşkı ateşleyemedi ve tek bir puan alamadı, tıpkı İngiltere’nin iki yıl önceki Eurovision’da yaptığı gibi sonuncu oldu. ABD’li rapçi Flo Rida, San Marino’ya eşlik ederken bekledikleri başarıyı yakalayamadan ve yalnızca 50 puanla yarışmayı bitirdiler. Diğer bir tarafta Finlandiya’nın sert grubu Blind Channel “Dark Side” şarkısıyla listenin ilk 10’unda yer alamadı. Bunun yanında İzlanda’nın Daði isimli eğlenceli grubundan iki kişinin pcr testlerinin pozitif çıkması sonucu İzlanda finale yükselmiş olsa da finale uzaktan katılmak durumunda kaldı.
Bir gecelik de olsa pandemiyi unutmak, herkesi yanyana görmek herkes için umut vericiydi. Umarız ki pandeminin bittiği, yan yana olabileceğimiz daha çok Eurovision görebiliriz.
Sizi Maneskin’in final performansıyla baş başa bırakıyorum.