J.K Rowling’in fantastik roman serisi Harry Potter’dan uyarlama bir spor olan Quidditch, Türkiye’de ve dünyada her geçen gün artan bir hızla yayılmaya devam ediyor. İlk olarak 2005 yılında Amerika’da başlayan sporda Amerika hâlâ ağırlığını korurken bu spor, başta Avrupa olmak üzere diğer kıtalara da yayılmış durumda. Türkiye’de de ilk olarak 2014’te ODTÜ’de başlayan spora ilgi giderek artmakta. Her yıl düzenlenen Türkiye Quidditch Kupası ve Türkiye Quidditch Ligi hem EQC’ye (Avrupa Quidditch Kupası) gidecek takımları belirlerken hem de takımların arasındaki rekabetin gözler önüne serilmesinde rol oynuyor. Bunun yanında düzenlenen özel turnuvalar ise kupa ile lig arasındaki dönemde oyunculara farklı bir tecrübe yaşama imkanı sağlıyor. Şimdi de birincisi 2016 yılının Ocak ayında METU Unicorns tarafından Adana’da düzenlenen ve Unicorns tarafından geleneksel hale getirilmiş İntergalaktik Kupası’nın beşincisinin hikayesine kısaca göz atalım.
Turnuvaya başlangıçta başvuran 12 takım olmasına rağmen 3 takımın gelmekten vazgeçmesi ve METU Ponicorns’un oyuncularının katılan takımların oyuncu eksiği nedeniyle diğer takımlara dağıtılmasıyla turnuva 8 takımla düzenlendi. Grup aşamasında takımlar bugüne kadarki başarılarına göre iki gruba ayrılırken Grup Altair METU Unicorns, ODTÜ Hippogriffs, Hacettepe Pegasus ve Avusturya ekibi Vienna Vanguards, Grup Bellatrix ise Norveç takımı OSI Vikings, İTÜ Zombees, METU Minicorns ve DEÜ Perytons’tan oluştu. Grup Altair’de günün ilk maçında ODTÜ Hippogriffs karşısında zorlanmasına rağmen snitch aralığında öndeyken snitchi alarak maçı kazanmayı başaran METU Unicorns kalan iki maçı rahatlıkla kazandı ve ilk günü lider tamamladı. Grubun ikincisini belirleyen maçta Hacettepe Pegasus ODTÜ Hippogriffs’i tamamında önde götürdüğü maçta mağlup ederken Vienna Vanguards Hacettepe Pegasus maçı hariç rakiplerine fazla direnç koyamadı ve günü 3 mağlubiyetle grup sonuncusu olarak tamamladı. Grup Bellatrix’te ise OSI Vikings tüm maçlarını kazanarak ilk günün lideri olurken bu satırlarının yazarının merc oyuncu (kayıtlı olmadığı bir takımda turnuva süresince oynayan oyuncu) olarak yer aldığı İTÜ Zombees, OSI Vikings mağlubiyetinden sonra aldığı Perytons ve Minicorns galibiyetleriyle ikinci, Perytons’u mağlup eden Minicorns üçüncü ve maç kazanamayan Perytons dördüncü oldu.
Grup birincilerinin grup dördüncüleriyle, ikincilerin ise üçüncülerle çapraz eşleşme yoluyla eşleştiği çeyrek finallerde OSI Vikings hariç Grup Bellatrix takımları güçlü rakiplerine fazla direnç koyamazken Vienna Vanguards’ı başa baş giden maçta snitch yakalayışıyla mağlup eden OSI Vikings, METU Unicorns ile yarı final oynamaya hak kazandı. Unicorns’a karşı da maçın ilk 15 dakikasında oldukça iyi bir direnç koymasına karşın yıldız vurucusu Mette Sundal’in sakatlanmasıyla oyundan düşen Norveç ekibi farkın açılmasına engel olamadı ve maçtan mağlubiyetle ayrıldı. Yarı finalin diğer ayağında ise kovalayıcı kadrosunun neredeyse tamamı kısıtlı tecrübeye sahip ve sayıca az Hacettepe Pegasus, ODTÜ Hippogriffs karşısında takımın en önemli vurucularından Mert Ayduman’ın snitch yakalayışıyla maçı uzatmaya götürürken 5 dakikalık uzatmada da snitch yakalamayı başaran Mert Ayduman takımını finale taşıdı ve aynı zamanda arayıcı olarak da ne kadar iyi olduğunu kanıtladı. Final ve üçüncülük maçlarından önce tamamlanan klasman maçlarında klasman yarı finalini kazanarak finale çıkan takımlardan İTÜ Zombees Vienna Vanguards’ı turnuvada snitch aralığında olan bütün maçlarında kendisine maçı kazandıran arayıcısı Ali Eray’ın snitch yakalayışıyla mağlup edip alt grubun şampiyonu (turnuva beşincisi) olurken DEÜ Perytons’u mağlup eden METU Minicorns da turnuvayı 7. tamamladı.
Finalden önce oynanan üçüncülük maçı büyük bir heyecana sahne olurken başından sonuna kadar dengeli bir mücadelenin sergilendiği maçta arayıcı pozisyonunda oldukça güçlü bir takım olan OSİ Vikings ODTÜ Hippogriffs’i snitch aralığında snitch alarak mağlup etti ve bronz madalyayı elde etti. Turnuvanın final maçında ise grup aşamasında ODTÜ Hippogriffs’le oynadığı maç haricinde bir kaybetme riski yaşamayan ev sahibi METU Unicorns, Hacettepe Pegasus’u da snitch aralığının dışında bir üstünlük kurarak mağlup etti ve kupaya uzandı.
Öncelikle, birçok as oyuncusundan yoksun ve sayıca az bir kadroyla gelmesine rağmen turnuvayı gerçek anlamda domine ederek kazanan METU Unicorns ciddi bir tebriği hak ediyor. Unicorns’un eksik bir kadroyla mücadele etmesine rağmen sahip olduğu bu dominasyon onların ne kadar iyi çalıştığını ve sistem takımı olma yolunda ciddi adımlar attığını gösteriyor. Kağıt üstünde oldukça gösterişsiz görünen kadrosuyla finale çıkmayı başaran ve tüm beklentileri aşıp herkesi şaşırtan Hacettepe Pegasus ise bir anlamda gönüllerin şampiyonu olurken bu ikincilik onların yeni oyuncularını ne kadar hızlı geliştirdiklerini ve takım halinde oynamayı başardıklarını kanıtladı denebilir. Turnuvaya katılan 11 kişilik kadrosunun yaklaşık yarısı merc oyunculardan oluşan, ancak maçlar ilerledikçe performansını yükselten ve en sonunda en güçlü Türk takımlarından ODTÜ Hippogriffs’i mağlup ederek üçüncülüğe uzanan OSI Vikings ise belki de bir sonraki sene üst grupta olması gerektiği mesajını vermiş oldu. METU Unicorns’u bu başarılı organizasyondan dolayı tebrik ederken takım bazında özel turnuvaların sayısının artmasını ümit ediyorum.