Dinozor kelimesi eski Yunanca’da ‘korkunç kertenkele’ anlamına gelmektedir. İnsanlar yıllardır dinozorların apartmanlardan daha yüksek boylarıyla dünyaya hükmetmiş soğuk kanlı katil canlılar olduğuna inanıyorlar. Bu durum Triannasaurus Rex (T-Rex) gibi filmlere, çizgi filmlere ve romanlara konu olmuş popüler türler için geçerli olsa da aslında genelleme yapmak doğru değildir. Boyları 40-80 cm olan Microraptor türleri gibi aslında küçücük dinozorlarda bu gezegenin üzerinde yıllarca yaşadılar. İşin ilginç yanı Meksika’nın Yutacan yarımadası civarına düşmüş olan ve çapı 180 kilometreyi aşan o ünlü meteorun gezegenle buluşmasının ardından kurtulabilenler bu ufak ancak uçabilen türler arasından olmuştur. Ancak insanlara ilginç gelen boylarıyla yalnızca devasa olanlar akıllarda yer edinmiştir.
Kuşların gerek iskelet yapıları, gerekse eldeki fosil kayıtları bize uçan ve ilginç bir şekilde tüylü dinozorların (Örnek olarak bahsettiğim Microraptor türleri) kuşların ataları olabileceklerini göstermiştir. Her ne kadar kuşların sıcakkanlı hayvanlar olduğu bilinse de canlıların evrilerek çevre değişimine uyum sağladığını bildiğimizden ataları ile tıpatıp aynı olmaları beklenemez. Uzun lafın kısası, bugün bilinmektedir ki kuşlar aslında ‘yaşayan dinozorlardır’.
Takdir edersiniz ki dinozorlara sürüngen demek yanlış olmayacaktır. İlk sürüngenler bundan yaklaşık 300 milyon yıl önce ortaya çıktılar – ortaya çıkmak derken sürüngen diye adlandırılabilecek ilk canlının evriminden bahsediyorum, yoksa hiçbir canlının durduk yerde var olmadığını biliyoruz. İlk sürüngenden yaklaşık 40 milyon yıl sonra biriken mutasyonlar ve seçilim – kısacası evrim – yüzünden değişen canlılar Therapidler olarak adlandırılmış bir dala ayrılarak bilinen sürüngenlerden farklı bir yönde evrimleşmeye başladılar, bu grubun günümüzdeki temsilcileri bizlerin de dahil olduğu ‘memeliler’dir. Bu sürüngenlerin yok olduğu anlamına gelmiyor tabii ki, sürüngenlerden ayrılan bir grup memelilere evrilirken diğer yanda sürüngenler de evrimine devam etmiştir. Diğer 120 milyon yıl içinde sürüngenler ‘dinozorlar’ olarak adlandırdığımız başka bir dala daha ayrıldılar. Ancak tekrar etmem gerekir ki diğer sürüngenler de hala evrimine devam etmekteydi. Geriye kalan sürüngenle defalarca dallanarak yılan, timsah, kertenkele ve kaplumbağalar gibi birçok modern hayvanın temellerini oluşturdu. Ancak dinozorlar için her şey iyi gitmedi.
65 milyon yıl önce dünyaya çarpan meteor birçok dinozor türünün ani yok oluşuna sebep oldu, ancak tüm dinozorlar yok oldu demek yanlış. Çünkü bir grup tüylü dinozor hayatta kalmayı başardı ve bu 65 milyon yıl içinde basitçe ‘kuş’ dediğimiz canlıları oluşturdular. Buradan kuşların dinozorlarla akraba olduklarını değil, aslında dinozor olduklarını çıkarabiliyoruz.
Kuşların ve memelilerin aslında değişmiş sürüngenler olduklarını biliyoruz ve bugün artık kuşların sürüngen olarak adlandırıldığı birçok kaynak var. Yani sürüngen olmak için sürünmeye gerek olmadığı ortada.
Bir kuş sindirim sistemini üzerinizde sonlandırdığında şans getireceğine inanıyor ve piyango oynuyorsunuz. Şu andan itibaren üzerinize pisleyenin bir dinozor olduğunu biliyorsunuz, dinozorlarla yan yana yaşamak mı daha şaşırtıcı yoksa dinozor dışkısında şans aramak mı?
Kaynaklar;
http://evolution.berkeley.edu/evolibrary/article/evograms_06
https://answersingenesis.org/dinosaurs/feathers/did-dinosaurs-turn-into-birds/
http://i.livescience.com/images/i/000/070/544/original/dinosaur-family-tree.jpg?1411657059