Televizyon tahtını almaya hazırlanan dev: Netflix

2013 son çeyreğinin çoğu şirket tarafından sunulması ardından en çok dikkat çeken şirketlerden biri de 2,3 milyon adet yeni abonesi ve 50 milyon dolarlık net karı ile Netflix oldu. Henüz Türkiye’de hizmet vermeye başlamadığı için birçok kişinin Netflix hakkında bilgi sahibi olmayacağını düşünüyorum. Netflix Amerika başta olmak üzere İngiltere, Hollanda, Danimarka, Norveç ve İsveç gibi ülkelerde yayın yapan bir online medya akışı hizmeti. 2010’lu yılların başında, özellikle yüksek hızlı internetlerin yaygınlaşmasının ardından Amerika’nın en büyük DVD kiralama şirketlerinden Blockbuster’ı iflasa sürükleyen Netflix şimdi ise geleneksel TV yayını yapan HBO, AMC ve Showtime gibi kanalları tehdit etmekte.

 

Netflix’in özellikle son zamanlarda yapmış olduğu başarılı atılımlar bu piyasayı yakından incelemekte olanları bile şaşırtan bir nitelikte. Netflix birkaç yıl önce sadece film ve TV şovlarını kullanıcılarına internet üzerinden aktarma ile sınırlıyken, yakın zamanda içerik yaratma konusunda da ne kadar başarılı olabileceğini gösteren iki diziye imza attı: House of Cards ve Orange Is the New Black. Özellikle başrollerini Kevin Spacey ve Robin Wright’ın üstlendiği House of Cards oldukça geniş bir izleyici kitlesine sahip. Geçtiğimiz aylarda altın küre ödüllerini kazanan Robin Wright’ın mutluluğunu aynı zamanda yatırımcıların da paylaştığını söyleyebilirim. 2014 yılı başı itibariyle yaklaşık %30’luk bir değer artışı yaşayan şirket 26,5 milyar dolarlık bir değere ulaşmış durumda.    

71st Annual Golden Globe Awards - Show - Season 71

Robin Wright House of Card’taki performansı için Altın Küre ödülünü alırken.

Netflix’in abonelerinin sadece bir izleyici değil, izlemek istedikleri seçebilen birer kullanıcı olmaları şirketin sektördeki geleceği için umut vermekte. Zira standart kablo yayını yapan bir televizyon kanalının bir haftada gösterebileceği program maksimum 168 saatken, Netflix’te bu sayı çok daha yüksek. Ayrıca geçtiğimiz günlerde şirket aldığı kararla hesap seçeneklerini sadece bire indirerek tüm içeriklere erişimi 8 dolar gibi cüzi bir miktarla fiyatlandırdı. Halihazırda bulunan ve sürekli artmakta olan 44 milyon üyesiyle birlikte Netflix insanların neyi nasıl istediğini bildiğini gösteriyor. Online yayın akışı sektöründe ileriki günlerde rekabet artar mı bilinmez ancak, Netflix’in pazarda elinin çok güçlü olduğu aşikar. Firmanın Türkiye pazarına girip girmeyeceği tam olarak belli olmamakla birlikte, Türkçe bilen deneyimli dil uzmanı aradığını belirten ilan gözüme çarpmıştı geçtiğimiz aylarda. Tabi Türkiye’de DMCA gibi sıkı bir telif hakkı koruma kanunu henüz olmadığı için Netflix’in Amerika’da elde ettiği başarıyı Türkiye’de elde edeceğini düşünmek yanlış olur diye düşünüyorum.

 

Finansal veriler: Bloomberg

Fotoğraf: Paul Drinkwater/ The Associated Press

Leave a Reply

2 comments

  1. A

    Türkiyede bu derece potansiyelli (yasal olmayan) yabancı dizilerin yayınlandığı site yakın zamanlarda kapatılmıştı(d*z*-m*g) bence kapatılması yerine yasallaştırılıp bunun gibi cüzi bir rakama üyeliği olan bir siteye dönüştürülebilirdi.

  2. Fatih Yikilmaz

    HBO’nun game of thrones gibi bi dizisi varken pek tehdit olmaz onun icin