Ziraat Türkiye Kupası’nda ilk maçını oynayan Galatasaray, UEFA Avrupa Ligi biletine kadar uzanabilecek olan final yolunda Ali Sami Yen Spor Kompleksi Nef Stadyumu’nda alt ligden Ege temsilcisi Altaş Denizlispor’u ağırladı. Statü gereği VAR sistemi olmayan maçta hakem Volkan Bayarslan ve ekibinin sorumluluğu büyüktü diyebiliriz. 2-0’lık Antalyaspor galibiyetinin ardından az da olsa rotasyon yapan Cimbom’da uzun süre sonra kulübeye dönen Fatih Terim, ilk kupa maçı için ilk 11’i İsmail Çipe-Oğulcan-Alparslan-Marcao-Ömer Bayram-Taylan-Morutan-Emre Kılınç-Cicaldau-Barış Alper-Mustafa Mohamed şeklinde kurdu. Fatih Tekke’nin teknik direktörlüğünü yaptığı, liginin son sıralarındaki Denizlispor ise eksiklerle İstanbul’a geldi ve Abdükadir-Emre Sağlık-Erdal Akdari-Muhammet Özkal-Gökhan Süzen-Özer Özdemir-Mustafa Çeçenoğlu-Bünyamin Balat-Muhammed Gönülaçar-İlhan Depe-Brahim Darri ilk 11’iyle sahaya çıktı.
Maç Galatasaray’ın akınlarıyla başladı diyebiliriz. Emre Kılınç’ın ortasında Mustafa Mohamed’in rahat kafa vuruşu auta giderken, sonraki pozisyonda ise ters taraftan yapılan diğer orta defans tarafından uzaklaştırılıyordu. 7. dakikada ise kazanılan topta yine Emre Kılınç güzel bir orta kesiyor, bu sefer kafa vuruşunu Denizlispor kalecisi Abdülkadir tek eliyle çizgiden çıkarıyordu. Devamında kullanılan kornerde ise defanstan dönen toptan sonuç çıkmayınca, ofsayt tartışmaları arasında ilk kez rakip ceza sahasına gelen Denizlispor, İlhan Depe’nin İsmail’in solundan geçen şutuyla golü buldu: 0-1. Sonrasında Galatasaray rakip yarı sahada kalmayı sürdürse de Mustafa Mohamed ve diğer oyuncularıyla bulduğu fırsatları değerlendiremedi, 20. dakikaya kadar da yoğun baskıyı sürdürdü diyebiliriz – ancak bu dakikada da içeriye çevrilen topu yine Denizlispor kalecisi kolayca kontrolü altına alıyordu. Cimbom -az sayıda da olsa- kendisine destek veren cefakar taraftarına mahcup olmamak isteğiyle, pres ve top kontrolü bakımından baskındı belki ama defans hattı gerisine sarkan toplarda Alpaslan-Marcao ikilisi sınıfta kaldı denebilir.
21. dakikada başlayan Galatasaray atağında Abdülkadir’in çıkardığı şutları çeken Cicaldau, Oğulcan ve Barış Alper Yılmaz da dahil olmak üzere Taylan ve Emre Kılınç Sarı-Kırmızılı takımın topla oynayan isimleriydi. Denizlispor’da ise kaleci Abdülkadir Sünger ve İlhan Depe haricinde etkili bir isim pek yoktu sahada. 29. dakikada ise Alpaslan Öztürk’ün ceza sahası dışından attığı sert ve estetik şutta kaleci Abdülkadir ilk hatasını yaparak topu ağlarında gördü: 1-1. Sonrasında 33. dakikada ilk organize atağını yapan Denizlispor’da kaleye çekilen şutu bu sefer İsmail Çipe kontrol etti. 38. dakikada ise eski Beşiktaşlı Gökhan Süzen’in pasında Denizlisporlu Brahim Darri rahatça topun dibine girerek kontra atağı golle sonuçlandırıyordu: 1-2. Sonrasında Galatasaray Mohamed ile direkten dönen şut başta olmak üzere birden fazla şans kaçırdı ve soyunma odasına tek farkla yenik olarak girdi.
Devre arasında Halil Dervişoğlu ve Kerem Aktürkoğlu, Cicaldau ve Barış Alper Yılmaz’ın yerine oyuna girerken Denizlispor aynı ilk 11’le sahadaydı. Oyuna girmesinin hemen ardından topla buluşan Kerem Aktürkoğlu ile ataklarına devam eden Galatasaray’da çift forvet tercihi doğruydu diyebiliriz, zira bitiricilik bakımından gününde olmayan Mustafa Mohamed tek başına demoralize olmaya başlamıştı. Ben bu satırları yazarken 49. dakikada Halil Dervişoğlu, onun ardından da 50. dakikada Mustafa Mohamed ceza sahasından gollerini atıyordu: 3-2. Fatih Terim’in ofanstaki değişiklikleri ve defansa yaptığı uyarılar gerçekten işe yaramış gibiydi. 57. dakikada Darri’nin savunma arkasına sarkması bu sefer golle sonuçlanmıyor, Galatasaray defansı atağın zayıf bir şutla sonuçlanmasını sağlıyordu. Sonrasındaki üç atakta Galatasaray gol bulamazken Sarı-Kırmızılılar ilk yarıdaki dengesiz oyunundan eser taşımıyordu bu sıralarda. Son 30 dakikaya giderken oyunun hakimi olan Cimbom skoru da istediği yere getirmişti. 60. dakikadan 62. dakikaya kadar organize şekilde atak geliştiren ve rakibe top göstermemeye başlayan ev sahibi ekibe karşı Fatih Tekke, ilk oyuncu değişikliğini yapmaya hazırlanıyordu (stoperler Leo Schwehlen-Akdari değişti). Bu sırada Mustafa Mohamed’in bir şutu daha direkten döndü ve altıpasta karşı karşıya kaçırdı – burada iki farklı pozisyondan bahsediyoruz. Sonrasında da 70. dakikaya dek baskı devam etti, 72. dakikada diğer bir hamle ile Fatih Tekke Bünyamin’in yerine Asım Hamzaçebi’yi oyuna alıyordu.
Son 15 dakika itibarıyla ceza sahalarından çok orta saha mücadelesine sahne olan maçta Cimbom daha kontrollü oynamaya başladı ve takımı uzun süre sonra bir Denizlispor atağını kademeli bir şekilde karşılarken gördük. Bu dakikalarda Marcao ve Darri kendisini yere bırakırken yerlerini yedek kulübesindeki Nelsson ve Bekir Turaç Böke aldı; bu kadar yoğun maç temposu sonrasında fiziksel olarak zorlanmaları çok doğal denebilir. Ayrıca Morutan ve İlhan Depe de Berkan Kutlu ve Burak Gümüştaş ile yer değiştirdi. 83. dakikada gerçekleşen gerginlik sonrasında Alpaslan ve Asım sarı kart görürken sonrasındaki pozisyonda İsmail Çipe ilk göze çarpan kurtarışını yaptı, dönen topta Kerem Aktürkoğlu Denizlispor kalecisi ile karşı karşıya kaldı ancak Abdülkadir topu ayaklarıyla yine çıkardı.
90 dakikanın son 5 dakikası içerisinde Kerem’e yapılan faul sonrası kullanılan frikikte Galatasaray golü yine bulamazken, tek maçlı eleme turu usulü üzerine oynanan bir maç için tek farkla da olsa galibiyet almak yeterliydi – en azından Terim’in aklındaki buydu. 6 dakikalık uzatmanın hemen başında Emre Kılınç’ın şutunu yine Abdülkadir çıkarırken Denizlispor kalecisinin maçın adamı olmayı sonuna kadar hak ettiği ortadaydı. Denizlispor’un atağının ardından bu kez kontratağa çıkan Cimbom’da gol yine gelmedi, ardından Emre Kılınç oyundan çıkarken yerine Işık Kaan Arslan girdi. 96. dakikada ise bir sürpriz yaşandı: Alpaslan Öztürk ikinci sarı karttan oyun dışı kaldı ve misafir ekibin kullandığı son 3 kornerin sonuncusunda Nelsson karambolde kendi kalesine golü atınca maç beklenmedik bir şekilde 3-3 tamamlandı. Uzatmalara gidiliyordu.
Uzatmaların ilk devresi hem Galatasaray hem de Denizlispor pozisyonlarıyla başladı. 10 kişi kalan Cimbom yavaş yavaş baskınlığını yitirmeye başlarken misafir takım kornerlerle baskı kurmaya başlıyordu artık. Nelsson defansta Marcao’yu aratırken kale vuruşlarında da ribaunt üstünlüğü dengelenmiş gibiydi. Bir o kalede bir bu kaledeki pozisyonların ardından gol gelmezken uzatmaların ilk devresi -yine küçük bir gerginliğin ardından- 3-3 sonuçlanıyordu. İkinci uzatma devresinde oyundaki son değişiklik Ömer Bayram-Patrick van Aanholt ile sol bek mevkisinde gerçekleşmiş oldu. Mustafa Mohamed bu sefer de ofsaytta kalırken, gol yenen karamboldeki sorumluluğuna rağmen Işık Kaan Arslan takımda ayakta kalan isimlerden olduğunu gösteriyordu. Yeni giren van Aanholt’un kullandığı frikikte gol gelmezken orta sahalar artık hızla geçilir hale gelmişti. Yine Mustafa Mohamed ve Berkan Kutlu’nun şutları hedefi bulmazken, kaleci Abdülkadir ise hayatının maçını oynuyordu. Uzatmaların toplamında da gol gelmeyince 120 dakikanın sonunda penaltılara gidildi.
Penaltılarda zaten yorgun olan oyuncuların hata yapması yüksek ihtimaldir, fakat bu sefer futbolcular pek hata yapmıyor gibiydi – en azından ilk beşer penaltıcı için bunu söyleyebiliriz. Kaleci Abdülkadir’in 5. penaltıyı atmasıyla birlikte psikolojik üstünlük Denizlispor’a geçerken 6. penaltıyı kaçıran Oğulcan olacakların haberini veriyor gibiydi. Leo Schwehlen’in gole çevirdiği penaltıyla zor mücadeleyi kazanan Denizlispor bir üst tura yükselirken, Galatasaray yaptığı hataların cezasını kupada sadece tek maçta elenerek çekiyordu. Kimbilir, belki bu sonuçlar her iki takımda da değişikliklerin başlangıcı olur…
*Kapak fotoğrafı hurriyet.com.tr (hurimg.com), diğer resimler trthaber.com, fanatik.com.tr, galatasaray.org ve hurriyet.com.tr (hurimg.com) sitelerinden alınmıştır.