Türkiye’de en çok eşofman altlarını görmeye alışkın olduğumuz marka Abercrombie & Fitch yaklaşık 1 yıldır zor günleri atlatamıyor. Sürekli davalar dizisiyle karşı karşıya kalan marka yine ırkçılık yaptığı iddiasıyla ilgili bir davayı kazanmaya çalışıyor. Peki kim bu bir anda her yerde gerçeği, taklidi; herkesin giydiği, giymeyenin de gözünün alıştığı, davalar dizisinden kurtulamayan marka Abercrombie & Fitch?
1892’de kurulan Abercrombie & Fitch kurulduğunda spor eşyaları satan, daha çok üst sınıfa hitap eden bir markayken 1977 yılında iflas ediyor ve ancak 1 yıl sonra yeniden alıcıyla buluşabiliyor.
Markayı rakipleri Hollister, American Eagle gibi markalardan ayıran temel özelliklere gelecek olursak. A&F mağazaları (özellikle Champs Elysees mağazası olmak üzere) mağazanın bulunduğu semtin markanın imza kokusu kokmasıyla ünlü. Tüm sokak mağazaya yaklaştıkça artan parfüm kokusuna sahip oluyor ve genellikle mağazanın önünde sıraya girmiş müşteri kitlesi ise mağazanın yerini belli ediyor. Sadece bununla kalmayan marka, mağaza girişlerinde üstsüz çalışan erkeklerle fotoğraf çektirme olanağını müşterilerine tanırken mağazanın içerisinde sanki bir gece kulübü gibi dans eden çalışanlar ve karartılmış bir ortam müşteriye sunuluyor.
Yeniden açıldıktan 20 yıl sonra ise başlıyor A&F’in bitmek bilmeyen karşı karşıya kaldığı suçlamalar. Önce çalışanı olan genç kızları cinsel obje haline getirdiği için suçlanan A&F daha sonra küçük yaşta çocuklara “giymesi uygun olmayan” şeyler sattığı gerekçesiyle yine suçlanan taraf oldu. Fakat son birkaç yıldır karşılaştığı sorunlar bununla kalmıyor. Marka bir süredir çalışanlarının, daha doğrusu çalışamayanlarının da dahil olduğu gruplar tarafından demek daha doğru olabilir işe alınmama sebebi olarak markanın sahip olduğu ırkçı tutumdan şikayetçi. Sadece ırkçılık değil buna ek olarak dış görünüşe bağlı ayırım ve sınıf ayrımı yaptığı da iddia edilen markayı ne kadar “kolay” günler bekliyor ve üst üste yaşadıkları bu derece ciddi suçlamalardan ne kadar darbe alarak çıkacaklar göreceğiz gibi.