Türk mutfağının dünyaca meşhur olduğunu biliyoruz. İklim yapımızın elverişliliği sayesinde yetişen ürün çeşitliliği ve uzun yıllar boyu süregelen kültürümüzdeki geleneksel tariflerimizin Türk lezzetleri üzerinde etkisi oldukça fazla. Bir diğer etken ise coğrafi konum gereği komşuluk ettiğimiz ve uzun dönemler aynı topraklarda yaşadığımız farklı kültürlerin getirdiği farklı mutfaklar. Akdeniz, Arap ve Yörük mutfağının harmanlandığı bölgelerde midesine düşkün bir boğa burcu olarak mini bir gastronomi turu yaptığımı söyleyebilirim. Mersin, Adana ve Hatay’da geçen bir haftalık tatilimde tattığım çeşitli ünlü lezzetleri sizlerle paylaşmak istedim. Göreceğiniz gibi çoğu kez fotoğraf çekmeyi unutup direkt yemeğe daldım, bunun için affınıza sığınıyorum.
NOT: Diyette olanlara önerilmez.
Tantuni
Mersin denildiğinde akla ilk gelen lezzet tabii ki de tantuni. Hemen hemen herkese hitap edebileceğini düşündüğüm tantuni orijinal tarifi dışında tavuklu, biftekli veya yoğurtlu olarak da tüketilebiliyor. İstanbul veya Ankara gibi büyük şehirlerde yediğimiz tantunilerin aksine Mersin’de tantuni kıyma kadar ince kıyılmıyor. İnce yufka yerine de genelde açık ekmek dedikleri lavaş benzeri bir ekmeğe sarılıyor. Bazı yerler orijinalindeki gibi pamuk yağı kullanmaya devam ederken bazıları ülke genelinde olduğu gibi ayçiçek yağına yönelmiş durumda.
Kerebiç
Tantuni kadar meşhur olmayan kerebiç bir tür tatlı. İç dolgusuna göre fıstıklı veya cevizli olarak yapılan kerebiçin dışı irmikli bir tür kurabiye gibi. Birlikte servis edilen beyaz köpük ise çöven otu kullanılarak elde ediliyor. İlk başta “Ne alaka?” diyebileceğiniz bu ikili o kadar uyumlu ki diğer şerbetli tatlılar gibi insanı baymıyor. Boyutuna aldanmayın, 2-3 tane demeden ağıza atılıyor. Daha önce tatmadıysanız kesinlikle denemenizi tavsiye ediyorum. Dilerseniz tarçın ile de tüketebilirsiniz.
Sıkma
Mersin’de meşhur Yörük lezzetlerinden biri olan sıkma gözlemeye benziyor. Boş gözleme pişirilip arasına peynir veya patates konup dürüm hale getiriliyor. Lezzetli, doyurucu, pratik ve uygun fiyatlı bir alternatif.
Künefe
Her ne kadar Antakya künefesi meşhur olsa da Mersin künefesi de kendine has. Bol peyniri, ince hamuru ile değişik bir stile sahip olan bu künefenin hamurunda kullanılan kadayıf oldukça küçük parçalara ayrılmış oluyor. Öyle ki irmikle de karışık kullanılarak olabilecek en ince tabakaya ulaşılıyor. Künefeden beklentiniz bol peynirse Mersin usulü künefeyi kesinlikle denemelisiniz.
Lagos ve Kaya Koruğu Turşusu
Benim gibi balığı pek sevmeyen birini bile mest eden lagos balığı yağlı ve sulu bir yapıda. Büyük bir balık olduğu için kiloyla satılıyor ve genelde ızgara veya tava seçenekleriyle sunuluyor. Türkiye’de Mersin ve Hatay civarında çıkan bu balığı denemediyseniz mutlaka tatmalısınız. Deniz mahsulü denilince yine Mersin’e özgü kaya koruğu turşusu harika bir eşlikçi. Kendine has kekre bir tadı olan bu turşu aynı zamanda oldukça da faydalı. Tek bir parçası bile oldukça yoğun aromasını hissettirmeye yetiyor. Herkese hitap etmese bile değişik lezzetler tatmak isteyenler için güzel bir alternatif.
Tarsus Kebabı, Humusu ve Fındık Lahmacun
Mersin-Adana arasında yer alan Tarsus kendine özgü lezzetler bulunduruyor. Tarsus kebabının Adana kebabından farkı içinde soğan bulundurması. Benim gibi soğan severlerin daha çok hoşuna gideceğine eminim. Fındık lahmacun ise Tarsus kebabı gibi coğrafi işaret alan tescilli bir lezzet. İç yapısının diğer yerlerdeki lahmacunlardan farklı olduğu söylenebilir. Humus ise genel olarak bilinenden oldukça farklı. Meze gibi değil yemek gibi tüketilen Mersin humusu sıcak servis ediliyor. En sevdiğim mezelerden olan humus artık en sevdiğim yemeklerden de oldu. Denemediyseniz, sıcak sıcak humus yemenizi şiddetle tavsiye ediyorum. Tabak tabak götüreceğinizin garantisini verebilirim.
Cezerye
En bilinen Mersin ürünü olan cezeryeden bahsetmesek olmaz. Hediyelik götürmek için ideal olan cezerye, Mersin’de taze taze yapıldığından oldukça yumuşak ve lezzetli oluyor. Dönüşte zevkinize göre fındıklı, cevizli veya fıstıklı bir kutu cezerye almadan buradan dönmemelisiniz.
Limon
Yukarda gördüğünüz gibi Mersin tam bir limon cenneti. Nerde ne yiyor olursanız olun bir tabak limon ikram ediliyor. Lime diyebileceğimiz küçük, ince kabuklu ve yeşil limonlarının aroması bir harika. Her yemeğe kullanabileceğiniz gibi tantuninin her ısırığında sıkmanız âdettenmiş.
Muzlu Süt
Adana’ya gelince meşhur muzlu sütünden tatmamak olmaz. Kocaman bardaklarda tüketilen muzlu süt, hazır olanlardan farklı bir tada sahip. İşin sırrı muzların dondurulup sütle buluşmasında. Muz aroması o kadar yoğun ki sütlü muz demek daha doğru olur. Adana sıcağına da birebir.
Şırdan ve Mumbar
Adana’nın has lezzetlerinden olan şırdan ve mumbar sakatat olması dolayısıyla herkese hitap etmeyebiliyor. Ancak yine de denemekte fayda var. İçi pirinç dolu olan şırdan ve mumbardan bu sebepten dolayı çok yoğun sakatat tadı alacağınızı düşünmüyorum. Ayrıca doyurucu olabildiği gibi fiyatları da uygun. Bolca baharat ile tüketmeniz tavsiye edilir.
Adana Kebap
Veee hepimizin bildiği meşhur Adana kebap… Yemeden olmaz desek yeridir. Acısıyla, yağıyla ve etiyle gerçek bir başyapıt. Şalgam eşliğinde yenilmesi gereken Adana kebap, sanırım çoğumuzun favorisidir. Türkiye’nin çeşitli yerlerinde iyi yapılıyor olsa da yine de yerinde yemekte fayda var. Adana’da önünüze gelen herhangi bir yerden yiyeceğiniz Adana kebabın sizi fazlasıyla tatmin edeceğine eminim.
Tepsi Kebabı ve Kağıt Kebabı
Sırada Hatay’ın meşhur lezzetleri var. Tepsi kebabı adından da anlaşılacağı gibi tepside pişen, domates ve biberle servis edilen bir yemek. Acısının kendisine çok hoş bir lezzet kattığını söyleyebiliriz. Normal kebaplara göre oldukça sulu bir kebap çünkü tepside kendi suyu ve yağı ile pişirilip yine aynı tepside servis ediliyor. Ekmek veya lavaş bandırarak yemek bu kebabı zirveye taşıyabiliyor. Kağıt kebabı ise daha kuru ve köfte havasında bir yiyecek. İçinde çeşitli otlar barındırıyor ve her ısırdığınızda yoğun yeşillik tadı alıyorsunuz. Yine hafif acılı bir lezzet olduğunu söyleyebiliriz.
Künefe, yine
Künefeden tekrar bahsetmemiz gerek. Bu sefer halis Antakya künefesi. Peyniri, kadayıfı ve şerbetiyle meşhur Antakya künefesi çoğu kişinin favorisi. Ne yazık ki bu künefeyi Hatay dışında yemeniz pek mümkün değil. Gerçek künefe yemek isteyenlerin Türkiye’nin en güneyine inmesi gerekiyor…
Bici Bici
Bu coğrafyanın bir başka ünlü lezzeti de bici bici. Uzun yıllardan gelen bici bici tatlısı nişasta, buz, pudra şekeri ve gül suyundan oluşuyor. Adana ve Hatay sıcağında insanların en güzel serinleme yöntemlerinden biri diyebiliriz. Yeni nesil bici biciler ise klasik tarifin biraz daha süslenmiş hali. Yine en altta nişastadan yapılmış muhallebi, üstünde buz ve gülden yapılan şerbet bulunmasının yanı sıra üstüne çeşitli meyveler veya dondurma eklenerek servis ediliyor. Üzerinde yine pudra şekeri dokunuşu yer alıyor. Bu şekliyle çok daha fazla insana hitap ettiğini söyleyebiliriz. Bu sıcaklarda serinlemek isterseniz bici bici sizin için güzel bir tatlı alternatifi olabilir.
Kaynakça
https://www.dondurmacihalil.com/
https://kmhesaplama.com/mersin-hatay-arasi-kac-km/
Diğer fotoğraflar kendi çekimimdir.
