Her ne kadar Ankara’ya sahil şehirlerinden gelmiş olan öğrencilerin bu şehre olan sevgisizliği gerçeğini değiştirmese de bir kaç gündür havanın oldukça güneşli olması mutlu etmiyor değil. İkinci röpörtajımız için yola koyulduğumuz bugün de onlardan biriydi, çoğu, bir sınav maratonundan çıkmış diğeri için hazırlanan Bilkent öğrencileri bir yandan da güneşin tadını çıkarıyorlardı ve her zamanki gibi sorularımıza cevap vermekte oldukça istekliydiler. (Tabi bakışlardaki “işim yok boş boş takılıyorum” ifadesiyle “bıktım bu ödevlerden sınavlardan projelerden, ilişmeyin bana” ifadesini ayırt edecek kadar tecrübeliydik artık) Bugün de kampüsün farklı yerlerinde “gözümüze kestirdiğimiz” arkadaşlarımıza Bilkent öğrencisinin ne düşündüğünü merak ettiğimiz bir konu hakkında sorular yönelttik: Bilkent’teki öğrenci kulüpleri.
Bildiğiniz üzere akademik hayatı kadar sosyal hayatı da dolu dolu olan okulumuzda yüzün üzerinde kulüp var. “Herhangi bir kulüpte aktif olarak yer aldınız mı?” sorusunu yönelttiğimiz arkadaşlarımızın hemen hemen hepsinden evet cevabı almış olmamız da bunun sebebini gösteriyor. Bilkent öğrencisi genel olarak kulüplerin oldukça faydalı olduğunu düşünüyor, ancak bazı şikayetleri yok değil. Bunlardan en sık duyduğumuz, okul yönetiminin birkaç köklü kulüp dışında diğer kulüplere maddi ve bürokratik manada ne yazık ki yeterli desteği vermediği oldu. Kulüplere de bazı eleştiriler yöneltildi, çoğu öğrenciye göre kulüpler daha içi dolu ve faydalı etkinlikler düzenlemeli, ayrıca hitap ettiği kitleyle daha etkin bir biçimde iletişime geçebilmeli. Bunların dışında hemen hemen herkes kulüplerin varlığından memnun, çeşitliliğin ve verimin arttırılmasını istiyor. Ayrıca söylediğimiz gibi, kulüp etkinliklerine katılmayan öğrenci hemen hemen hiç yok.
Bu keyifli röpörtaj(lar) esnasında aldığımız cevaplar ise aşağıdaki gibi:
-Kulüplerin faydalı olduğunu düşünüyorum, ben de Bilkent Genç Hukukçular Kulübü’nde aktif olarak çalışıyorum. Meslektaşlarımla tanışmamı, her türlü fikirden kişiyle bir araya gelmemi sağladığı için bana çok şey kattı. (Yağmur- Hukuk 3. Sınıf)
-Kulüpler etkinliklerinin reklamını yeterince yapamadığından istenilen fayda sağlanamıyor. Ben de daha 2 yıllık yeni bir kulüp olan Tasarım ve Mimarlık Topluluğu’nda çalışıyorum, bir çok ünlü ödüllü mimarı okulumuza çağırdık, tasarım haftası gibi etkinlikler düzenledik, ancak okul yönetimi bizim gibi kulüplere daha çok bütçe ayırmalı. Kaynakların çoğu mühendislikle alakalı topluluklara gidiyor. (Esin-İç Mimarlık 4. Sınıf)
-Operational Research Kulübü’nde kısa süre çalıştım, belki de çok fazla görev almamış olduğumdan çok bir şey kazandığımı söyleyemem. Kulüplerin varlığı genel olarak yararlı, parti benzeri etkinlikler düzenleyen bir çok kulüp var ancak eğlence etkinlikleri çeşitlendirilmeli. Mesela neden bir sürü kişi toplanıp paintball oynamaya gitmiyoruz? (Doğukan-Endüstri Mühendisliği 2. Sınıf)
-Evet kulüpler oldukça faydalı, MEC’te çalışıyorum, bir işletme öğrencisi olarak şirketlerle birebir muhatap olabilmenin bana çok şey kattığını düşünüyorum, daha aktif bir üniversite yaşamı geçiriyorum. Bizim kulüpte bu sıkıntı değil ama diğer kulüplerin bütçe yönünden ve hocaların danışmanlığı yönünden daha fazla destek görmesi gerekiyor.(Sema-İşletme 2. Sınıf)
-Kulüplerin bir çoğunun faydalı olduğunu düşünüyorum, Bilkent İktisadi Araştırmalar Topluluğu’nda görevliyim. Bir kulübün dışardan çok süslü görünüp içi boş çıkan etkinlikler yapmasındansa daha içidolu katılanlara bir şeyler katabilecek etkinlikler yapması gerektiğini düşünüyorum. Sadece CV’ye yazmak için kulüplerde görev alınmamalı. (Hanifi-İktisat 1. Sınıf)
-Operational Research Kulübü’nde görev almıştım, argo tabirle pek “randıman” alamadım. Kulüplerdeki hiyerarşik sistemi doğru bulmuyorum, ama genel olarak kulüpler yaptığı seminer, konferans gibi etkinlikler nedeniyle faydalı. Yeni kulüpler teşvik edilmeli. (Ömercan-Endüstri Mühendisliği 2. Sınıf)
-Kulüpler genel olarak memnun edici, OR’da çalışıyorum, sektörlerle alakalı etkinlikler, firmalarla muhatap olma vs. açısından oldukça çok şey kattığını düşünüyorum. Hazırlıkta da bir çok kulübe gitmiştim, en çok OR’ın ortamı hoşuma gitti. (Ece-İktisat 1. Sınıf)
-OR, MEC gibi kulüplerin parti tarzı etkinliklerine katılmıştım. Bölümle alakalı daha fazla eğitici seminerlere yer verilmesi gerektiğini düşünüyorum. (Mert-Endüstri Mühendisliği Hazırlık)
-Kulüplerin yalnızca izcilik yaptığını düşünüyorum, bir oymak beyi var ve hepsi onun peşinden gidiyor, çoğu bağ çıkar ilişkisine dayalı. İnsanlar yalnızca CV’ye yazmak için boş boş işlerle uğraşıyor, bunu 2 sene kulüp başkanlığı yapmış biri olarak söylüyorum. Kulüplerin yapısı değiştirilip verimli ve yararlı hale getirilmeli. (İsmini vermek istemeyen bir öğrenci- Uluslarası İlişkiler 3. Sınıf)
-Kulüp aktivitelerine derslerin yoğunluğundan dolayı hiç katılamamıştım, ama açıkçası pişmanım. Yeni mezun biri olarak karşıma ders dışı aktiviteler yapıp yapmadığım sorusu çıkıyor, özellikle yurt dışı başvurularında. Kulüpler daha iyi reklamını yapıp öğrencileri kendisine çekebilmeli. (Mine-Elektrik Elektronik Mühendisliği Mezun)
-Daha önce TDP’de çalışmıştım ama derslerin yoğunluğu nedeniyle eskisi gibi ilgilenemiyorum.Faydalı ve eğlenceli olduğunu düşünüyorum, onca ağır dersin ödevin arasında okul dışında bir şeyler yapmak eğlenceliydi. (Elif-Kimya 3. Sınıf)
-3 senedir Siyaset Platformu’nda görev alıyorum, çok keyifli ve faydalı olduğunu düşünüyorum. Kulüp olarak Bilkent öğrencisinin siyasete bakışını değiştirdik, ilgiyi arttırdık. Kulüplerin case çalışmalarını arttırması ve olabildiğince çok kişiye ulaşmaları gerektiğini düşünüyorum, kulüplerin amacı olabildiğince çok öğrenciye iş yaşamı tecübesini daha üniversitede tattırmak olmalı. (Pınar-İktisat 3. Sınıf)
-Hiç bir kulüpte aktif rol almadım, yalnızca bazı tknik seminerlere katıldım. Katılmanın etkinlik düzenlemekten daha eğlenceli olduğunu düşünüyorum, illa bi kulüp kuracak olsam yine teknik bir konuda olurdu, Android kulübü gibi. (Ecem-Bilgisayar Mühendisliği 4. Sınıf)
-Müzik Kulübü ya da Tiyatro Kulübü gibi kulüplere gittim ancak faydasını göremedim, kulüplerin bir çoğunda organizasyon eksikliği olduğunu düşünüyorum. Kulüpler daha koordineli çalışmalı, farklı üyeleri memnun edecek bir yapıya sahip olmalı, herkes aradığını bulabilmeli. (Ecem-İç Mimarlık Hazırlık)
Not: Bu söyleşi Enver Ellialtıoğlu ve Merve Daştan tarafından gerçekleştirilmiştir.