Ankara’da müzik söz konusu olduğunda akla ilk gelmesi gereken yer olan “Shades”; Tunalı Pasajı’nın alt katına indiğinizde, hemen karşınızda duran küçük bir dükkan. Dükkan dediğime bakmayın, Shades aslında, 1990lı yılların başında Ankara’daki müzikseverlere Süleyman Özyıldırım tarafından bahşedilmiş bir müzik cenneti.
Pasajın merdivenlerinden indiğinizde anında görebileceğiniz gibi, kapısının önü bile plaklarla dolu olan küçük bir yer. Shades, sizi çok büyük ihtimalle, muhteşem caz eserleri ile karşılayacak. Başınızı çevirdiğiniz her yer albüm dolu olacağı için nereye bakacağınızı, hangi albümü inceleyeceğinizi şaşıracak; hatta dinlenecek ve üzerine konuşulacak daha çok albüm olduğunu bir kez daha fark edeceksiniz. Albümlerin yanı sıra, çok sayıda aksesuar da bulunuyor burada ve her aksesuarın bir serüveni var. Dikkat çeken o kadar çok obje var ki tek seferde hepsini görmek biraz zor.
Caz dinlemiyorsanız ve içeride çoğunlukla caz çaldığı için Shades’in size hitap edemeyeceği hissine kapıldıysanız,fena halde yanılıyorsunuz.Bu cennet, arşiv açısından oldukça geniş bir yelpazeye sahip, herhangi bir albümü arayıp da bulamamak neredeyse imkansız. Aradığınız albüm mevcut değilse bile, dükkan sahibi Süleyman Özyıldırım ne yapıp edip bulur getirir onu, merak etmeyin.
Kendisinden biraz bahsedeyim.İnanılmaz bir müzik bilgisine sahip, hangi türden konuşacak olursanız olun; mutlaka bir cevabı, bir fikri olacaktır. Müzikle ilgili her şeyi yalayıp yutmuştur. İnanması güç ama dinlemediği albüm neredeyse yoktur.
Herhangi bir albümün kartonetinden etkilenip veya sadece merak edip ‘Bu nasıl bir albüm, tarzı nedir, dinlemeye değer mi?’ gibi sorular sorduğunuzda kesinlikle tatmin edici bir cevap verecektir. Cevabı ise son derece objektif ve dürüsttür, kötüyse acımadan kötü der. Bu tavrı ile de karşısındaki kişiye güven verebiliyor. Hatta yine bu şekilde bir albüm sorduğunuzda direk albümü takıp dinletebilir size. Böylelikle, hiç dinlemediğiniz ve belki almaya cesaret edemediğiniz bir albüm olduğunda dinleme imkanına sahip olabilirsiniz. Dinlemeye vaktiniz olmadığı takdirde ise, Süleyman Özyıldırım’ın tavsiyesi üzerine de adını dahi duymadığınız bir albümü rahatlıkla alıp çıkabilirsiniz. Paranıza yazık olacağını düşünmemenizi öneriyorum, çünkü bu şekilde hiç dinlemediğiniz tarzlara doğru yola çıkabilirsiniz.
Shades, müziğe dair sadece aradığınızı size sunabilen bir dükkan değil, başka yerlerde kolay kolay bulamayacağınız müzik ve sohbeti harmanlayan sıcak bir adres. Bu konuda bir küçük tavsiyede bulunacağım. Shades’e uğrarsanız, orada kuvvetle muhtemel başka insanlar da olacaktır. O insanlara herhangi bir yerde karşılaştığınız kişiler gözüyle bakmayın, dikkatinizi verin onlara. Shades’in müşterisi değil, müdavimleridir ve sohbet ederken size küçük veya büyük mutlaka yeni değerler katacaklardır. Özellikle müzik üzerine konuşurken; gözlerinin parladığını, gerçekten müzikle yaşadıklarını hissedebilirsiniz. Unutmayın; müzikle beslenen her ruh değerlidir ve biraz da farklıdır. Kaldı ki, müzik hakkında konuşabilmek bile kişileri farklı kılan bir özellik.
Demem o ki; Shades, konu müzik olduğunda Türkiye’nin en iyisidir. Abarttığımı düşünmeyin, birkaç kez uğradığınız takdirde buna siz de inanacaksınız. Alışverişten daha fazlasını sunuyor ve Ankara’da yaşamayı daha cazibeli bir hale getirebiliyor o sıcacık mekan. Alışveriş yapmayacak olsanız bile uğramanızı, o atmosferi solumanızı şiddetle tavsiye ediyorum. Sanata belki de en çok ihtiyaç duyduğumuz şu günlerde daha sıkı sarılın müziğe, sanatın her türüne ve sanatçıya. Henüz bir albüm arşiviniz olmasa da bu dert değil, burası çok iyi bir başlangıç olabilir. Hatta şansınız varsa, Türkiye’de piyasaya sürülmemiş olan albümlere bile sahip olabilirsiniz. Bir uğrayın; müzik dinleyin, sohbet edin, Süleyman Özyıldırım’ın bir çayını için. Devamı da gelecektir zaten.
White
Dinlemediği albüm yoktur cümlesi çok abartılı olmuş öyle bir şey olabilirmi olamaz tabiiki.